"Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok" | Güney Gazetesi Mersin

"Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok"

Mersin Kadın Platformu, Muğla’nın Ula ilçesinde 16 Temmuz’da ortadan kaybolan ve önceki gün eski sevgilisi tarafından öldürüldüğü ortaya çıkan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin için eylemdeydi.




ESRA ŞASİ YAĞMUR

 

Muğla'nın Ula ilçesinde 16 Temmuz'da ortadan kaybolan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in eski sevgilisi tarafından vahşice öldürülmesi birçok ilde protesto edildi. Mersin Kadın Platformu'nun çağrısıyla Pozcuda biraraya gelen kadınlar İstanbul Sözleşmesi'ni tek taraflı feshi yerine uygulanmasını bir kez daha dile getirdiler.    

'Pınar Gültekin isyanımızdır', 'Ölmek değil yaşamak istiyoruz', 'Erkek vuruyor devlet koruyor' şeklinde sloganlar atan grup adına, açıklamayı platform üyesi Ceren İnan okudu.

Pınar Gültekin'in vahşice öldürülmesi olayının ilk olmadığını ancak son olması için kadınların bir kez daha sokaklarda olduğunu belirten İnan, "Çünkü erkek şiddetinin münferit olmadığını biliyoruz; çünkü kadın cinayetlerinin politik olduğunu biliyoruz. Pandemi günlerinde aldığı ilk kararlardan biri 6284 sayılı kanunu askıya almak olan iktidar, kadın cinayetlerinin sorumlusudur" dedi.

 

"BİZİ ÖLDÜRENLER BULUNAMIYOR"

AKP iktidarının İstanbul Sözleşmesi’ni hedef göstererek kaldırmaya çalıştığını söyleyen İnan, "Erkek şiddetini önleyen ve kadınları koruyan yasal düzenlemeler tartışmaya açıldıkça Pınar’ı katleden eski sevgilisi gibi biz kadınlara karşı, bedenlerimize ve yaşamlarımıza karşı gösterilen bu cüret güç kazanıyor. İktidar yıllardır gerektiği gibi uygulanması için mücadele ettiğimiz İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmayı tartıştıkça kayıp bedenlerimiz bulunamıyor, bizi öldürenler bulunamıyor ya da bize şiddet uygulanmayan bir gün bulunamıyor. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bugün hayatta olacak olan Pınar ve daha yüzlerce kadın için gerçek adalet İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasıyla gelecek, biliyoruz" diye konuştu.

 

"HAYATLARIMIZ ELİMİZDEN ALINIYOR"

İstanbul Sözleşmesi'nin maddelerini anımsatan İnan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"İstanbul Sözleşmesi diyor ki, kovuşturma sürecini etkin yürütün. Yani şiddet failine takım elbise giydi diye iyi hal indirimi vermeyin, haksız tahrik indirimleri vermeyin, konuyla bağlantısı olmayan kadının özel yaşamına dair bilgileri mahkemenin konusu yapmayın, failleri aklamayın, “bir kereden bir şey olmaz” demeyin diyor!

Öyleyse soruyoruz, bu maddelerden hangisi İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırmak için gerekçe olabilir? Hiçbiri! İstanbul Sözleşmesini kaldırmaya çalışmak, uygulamamak biz kadınların hayatlarını ellerinden alıyor. Bugün Pınar için ve katledilen bütün kadınlar için buradayız. Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz kalmadığı için buradayız. İstanbul Sözleşmesini uygulayın demek için buradayız. İstanbul Sözleşmesi bizim yaşam güvencemizdir, mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz!"