Pandemi sürecinde yaşananlar hakkında bir değerlendirme yapan Seçer, “Toplumdaki yargılar tuzla buz oldu. Siyasette Cumhuriyet Halk Partisi’nin şu anda en büyük rakibi görünen AKP’nin de iddialarını çürüten bir süreç oldu. Bu süreçte Cumhuriyet Halk Partili belediyeler imkansızlığı imkana dönüştürüp, her eve, her ocağa, ihtiyaç sahibi her yurttaşın derdine çare olmaya çalıştı” dedi.
“BİZLERİN BAŞARISI ÜZERİNE KURGULANABİLECEK BİR SÜRECE GİRİYORUZ”
70 yıllık bir zaman dilimi içerisinde en başarılı oldukları süreci yaşadıklarını belirten Seçer, “Herkesin takdirini kazanan belediyelerimiz var. Bu birikimle bu kurultayı yapıyorsunuz ve çok kısa bir süre diyebileceğiniz bir zaman dilimi içerisinde genel seçim yaşayacaksınız. Ardından da yerel seçim. Belki de birleştirilmiş bir seçim yaşanacak. Bütün bunları düşündüğünüz zaman çok önemli bir kurultay. Bizlerin başarısı üzerine kurgulanabilecek bir sürece giriyoruz” dedi.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun özellikle son seçim sürecinde önemli bir başarının altına imza attığını sözlerine ekleyen Vahap Seçer, “Son seçim matematiksel rakamların yarıştığı değil, stratejik kararların sonucu belirlediği bir seçimdi. Türkiye’de şu anda bir partinin iktidarı yok. Gelecekte de CHP, AKP iktidarından ziyade, yine birlikteliklerin, ittifakların iktidarı söz konusu olacak” diye belirtti.
“BİZ İNANIYORUZ, TÜRKİYE’Yİ YÖNETEBİLİRİZ. YÖNETECEK KADROLARA SAHİBİZ”
Seçer, Türkiye’yi yöneteceklerine inandığını ifade ederek, şunları söyledi: “Türkiye’yi yönetecek kadrolara sahibiz. Siyasette olgudan ziyade, algı önemlidir. Pandemi süreci de bu algıları ortadan kaldıracak önemli bir şans verdi. Toplum görmeye başladı. ‘CHP yönetemez, yapamaz’ gibi değerlendirmeler bir anlamda ortadan kalkmış oldu. Sokağa indiğimiz zaman o çocukların, o kadınların bize ilgisi, bugüne kadar bizim yanımıza yaklaşmayan, elimizi sıkmayan, yaşam biçimi ve dünya görüşü olarak bizi farklı gören insanların bizim boynumuza sarılıp öptüğünü görüyoruz. Demek ki halkın gönlüne girmişiz. Halk bize inanıyor, bizi seviyor.”
Kurultay’ın önümüzdeki dönemde siyasete etkisinin neler olacağını da ifade eden Seçer, “2023 Cumhurbaşkanlığı seçimi ve ardından yerel seçimler. Belki de her ikisi bir arada yapılacak. Bugünkü kurultay, o günkü sonuca tesir edecek bir kurultay. Bugün biz buradan başarılı çıkarsak, biliniz ki önümüzdeki süreç de başarılı bir şekilde yürütülecektir, yönetilecektir” diye belirtti.
“KURULTAY SONUCU OLUŞACAK KADROLAR, TÜRKİYE'NİN YAKIN TARİHTEKİ SİYASAL BAŞARILARINI BELİRLEYECEK”
Türkiye’nin siyasal açıdan önemli bir sürece gireceğini de ifade eden Seçer, “Bu süreci yönetecek bir siyaset hafızası, kurum hafızası, parti hafızası olan, toplumun sorunlarını bilen, her alanda konunun otoritesi olan kadrolara ihtiyacı var ki, doğru kararlar verilebilsin. Doğru stratejilerle bu süreci götürelim. Sonunda başarı ortaya çıksın. Yani bu kurultay sonucu oluşacak kadrolar, Türkiye'nin yakın tarihteki siyasal başarılarını belirleyecek” dedi.
“MANİPÜLASYON KONUSU OLARAK KULLANILDI”
Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi kararı hakkında da konuşan Seçer, “Manipülasyon konusu olarak kullanıldı. Toplumu yönlendirmek, yeni gündemler oluşturmak, toplumun hassasiyetlerine, inançlarına, özeline yönelik birtakım söylemler, siyaset yapma şekli, samimi siyaset yapma şekli değil. Toplumun da gerçekten temel sorun olarak görülen sorunlarına çözüm bulan yaklaşımlar değil. Bir anlamda toplumu rehavete düşürme, uyutma, dikkatini farklı tarafa çekme, cambaza bak taktiği adeta. Bence Sayın Genel Başkan da, partimiz de, Ayasofya konusunda bir çatışma ortamına girmedi. Bu işin üzerine gitmeden, onların açtığı yoldan, peşlerine takılıp gitmeden bu sürecin atlatılmasının, ülke açısından daha mantıklı ve hayırlı olacağını düşünüyorum. Bizim asıl yapmamız gereken, işlerin üstünün örtülmesi, unutulması, soğutulmasının önlenmesi” diye konuştu.
“15-24 YAŞ ARALIĞININ YÜZDE 70’İ MERSİN BÜYÜKŞEHİR’DEN MEMNUN”
Z Kuşağı olarak adlandırılan gençlerden, CHP olarak nasıl oy alacaklarını anlatan Seçer, “Gençlerin bize karşı çok büyük ilgisinin olduğunu görüyoruz. 15-24 yaş aralığının % 70’inin belediyemizin yaptığı hizmetlerden memnun olduğunu ve desteklediğini görüyoruz. Bu da bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” dedi.
“SİYASİ İSTİKRAR YOKSA EKONOMİK POLİTİKANIZ OLAMAZ”
Manifestonun temel başlığı olarak ekonomi üzerinde durulduğunu kaydeden Seçer, “Siyasi istikrarsızlıktan tutun, Türkiye'nin dış politikasına kadar birçok olumsuzluk Türkiye ekonomisine olumsuz bir tablo ile yansıyor. Eğer siyasi istikrar yoksa, istikrarlı bir yönetim, ekonomik politikanız olamaz, olması da beklenemez” dedi. (Haber Merkezi)