“Sefalete mahkûm ettiler” | Güney Gazetesi Mersin

“Sefalete mahkûm ettiler”

Birleşik Kamu İş üyesi kamu çalışanları, 2021 yılı bütçesini ve kamu çalışanlarına verilen zam oranını protesto etti. Birleşik Kamu İş Mersin İl Başkanı Yakup Tekin, “Açlık sınırının 3.146 lira yoksulluk sınırının 11.186 TL’yi aştığı bugünün koşullarında hiç kimsenin kamu emekçilerinin maaş artışlarında TÜİK vasıtası ile açıklanan sahte enflasyon rakamlarını reva görmeye hakkı yoktur” dedi.

“Sefalete mahkûm ettiler”


ABİDİN YAĞMUR

 

Birleşik Kamu İş üyeleri Özgür Çocuk Parkı’nda düzenledikleri protesto gösterisinde, “Bize dayatılan maaş zammı oranını kabul etmiyoruz” yazılı pankart açtı.

Burada bir açıklama yapan Birleşik Kamu İş Mersin İl Başkanı Yakup Tekin,  “TÜİK, 2020 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 1,25, bir önceki yılın Aralık ayına göre enflasyonun yüzde 14,60 olduğunu iddia etti. İddia diyoruz çünkü, TÜİK halka gerçekleri açıklamakla yükümlü bir kurum olması gerekirken, verileri ayarlama kurumuna dönüşmüş durumdadır. Markette, manavda, pazarda, 5 TL olan ürünün fiyatı TÜİK verilerinde 1 TL olarak gösterilmiştir.  Markette, pazarda gıda ürünlerinde fiyat artışı son bir yılda yüzde 30’ları buldu.  Son bir yılda doğalgaza yüzde 34, elektriğe yüzde 33 oranında zam geldi.  Açıklanmış olan oran çalışanların, emeklilerin, asgari ücretlilerin gerçek enflasyonunu yansıtmamakta,  bu oran sadece iktidarın istediği oranı yansıtmaktadır. TÜİK verilerini manipüle edenler, ülkede ısrarlı bir şekilde ekonomik kriz yokmuş gibi hissettirenler dahi gerçek enflasyon oranlarının bu olmadığına kendileri de oldukça iyi biliyor” dedi.

 

“EN HAFİF TABİLERLE VİCDANSIZLIKTIR”

 

Açlık sınırı son bir yılda yüzde 19 artarken, memur maaşlarına ve emekli memur aylıklarına yüzde 7.36, SSK ve BAĞ-KUR emekli aylıklarına da yüzde 8.36 oranında zam geldiğini ifade eden Tekin,  “Bu yılda TÜİK’in çarpıtmaları sayesinde memur ve emekliler, açlık sınırının altında bir zam artışına mahkum edildi. TÜİK, memurun ve emeklinin maaş zammına adeta el koydu. İktidar böylesi bir ortamda emekçilere sefaleti ve açlığı layık görmüş, krizin faturasını bir kez daha emekçilerin sırtına yüklemiştir. İktidar, devlet kurumlarının her birinde 4 maaş alan bürokratlara para bulurken, yurt dışındaki faiz lobilerine milyarlarca dolar faiz ödemeye devam ederken, bir avuç müteahhitte para bulurken, memurun ve emeklinin yüzde 7,36 zamma muhtaç edilmesini emekçiler olarak kabul etmiyoruz. Enflasyonun yüzde 14,6 olduğu, asgari ücrete yüzde 21,6 oranında zam yapıldığı bir ortamda kamu emekçilerinin maaşları yüzde 3+4,37 oranı ile sefalet koşullarına mahkûm edilmesi en hafif tabirle vicdansızlık ve adaletsizliktir. Açlık sınırının 3.146 lira yoksulluk sınırının 11.186 TL’yi aştığı bugünün koşullarında hiç kimsenin kamu emekçilerinin maaş artışlarında TÜİK vasıtası ile açıklanan sahte enflasyon rakamlarını reva görmeye hakkı yoktur” ifadelerini kullandı.

 

“VERGİ YÜKÜ AZALTILMALI”

 

Birleşik Kamu İş Mersin İl Başkanı Yakup Tekin açıklamasını şöyle sürdürdü:

“TÜİK, sepet oyunlarıyla enflasyonu eksik hesaplayarak, kötü ekonomi yönetiminin yol açtığı yüksek enflasyonu gizleyerek bütün faturayı emekçilere ödetmektedir. Halkın; çarşıda, pazarda karşı karşıya kaldığı gerçek enflasyon, halkın enflasyonu verilerine göre yüzde 29,9’dur.   Milyonlarca kamu emekçisi, emeklisi ve ailelerini sevindirecek ve her dönem yaşadığımız kayıpların giderilmesini sağlayacak koşullar şunlardır: AKP iktidarı ve TÜİK, enflasyonu gizleyen anlayışını ve sahte verilerle açıklanan oranları terk etmelidir.  Kamu çalışanlarımızın kayıpları telafi edilmeli,  toplu sözleşme masası yeniden kurulmalı ve memurlarımıza ek zam verilmelidir. Kamu emekçilerinin sadece satın alma gücünün korunabilmesi için maaşlarına en az yüzde 30 oranında zam yapılmalıdır.  Enflasyon farkı ile birlikte memurun zammı %7,37 olarak ilan edildiği anlayış terk edilmeli memurun aldığı %3 oranlı sefalet aldatmacasında vazgeçilmelidir.

Emekçilerin;  temel ekonomik sorunları arasında yer alan işsizlik, enflasyon, hayat pahalılığı, yoksulluk, yüksek borçluluk gibi sorunlara kalıcı çözümler için kamucu politikalara dönülmelidir. Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır. Vergi dilimleri 15’ten yüzde 10 düşürülmelidir ve sabit tutulmalıdır.”