Eğitimde tehlike çanları | Güney Gazetesi Mersin

Eğitimde tehlike çanları

Eğitimde tehlike çanları


 

ABİDİN YAĞMUR

 

Eğitim-Sen Mersin Şubesi, pandemi sürecinde eğitimde yaşanan sıkıntıların gözlemciler tarafından izlenmesi ve çözüm önerileri sunulması için Eğitim İzleme Kurulu oluşturulması çağrısında bulunmuş, çok sayıda dernek, sendika ve meslek odası bu kurula üye vermişti. Eğitim İzleme Kurulu, uzaktan eğitim süreciyle ilgili bir araştırma yaptı ve hazırladığı raporu kamuoyuyla paylaştı.

Rapora göre araştırma 226 öğretmen ile görüşülerek yapıldı. Öğretmenlerin yüzde 35’i Tarsus, yüzde 17’si Yenişehir, yüzde 16’sı Toroslar, yüzde 13’ü Akdeniz, yüzde 13’ü Mezitli ve yüzde 6’sı diğer ilçelerde görev yaptığını beyan etti.

“Uzaktan eğitimle ilgili eğitim/destek aldınız mı?” sorusuna öğretmenlerin yüzde 18’i “Uzaktan eğitim ile ilgili seminere katıldım” yanıtı verdi. Eğitim ve destek almadığını söyleyen öğretmenlerin oranı ise yüzde 28 oldu.

“Kurumunun sağladığı online platform ve uygulamaları yeterli bulan” öğretmen sayısı 84 kişi iken öğretmenlerin yüzde 53’ü yani 130 kişi farklı online platform/uygulamalar kullanmak zorunda kaldığını belirtti.

Uzaktan eğitim nedeniyle internet maliyeti artan öğretmen oranı yüzde 35, ders yapabilmek için yeni cihaz alan öğretmen oranı yüzde 38 oldu.

Katılımcı öğretmenlerin yüzde 52’si evinde ders için bir düzenleme yapmak durumunda kaldı.  Katılımcıların yüzde 64’ü müfredatın uzaktan eğitime uygun olmadığını düşündüğünü ifade etti.

Katılımcı öğretmenlerin yüzde 64’ü uzaktan eğitim sürecinde velilerin desteğini hissedemediğini söyledi. Uzaktan eğitim sürecinde meslektaş dayanışmasının olmadığını ifade eden öğretmenlerin oranı ise yüzde 84 oldu.  “Uzaktan eğitim sürecinde kurumun desteğini hissettim” önermesine öğretmenlerin yüzde 94’ü “Katılmıyorum” diye yanıt verdi.

 

BİRİNCİ DÖNEM KAYIP YIL OLDU”

 

Eğitim İzleme Kurulu’nun raporunda şu görüşler yer verildi:

“Öğretmenlere hem “uzaktan eğitim uygulamaları”, hem de uzaktan eğitimde kullanılacak “materyal tasarım/geliştirme” konusunda yeterince destek sağlanmamış olması, 2020-2021 eğitim öğretim yılının birinci döneminin özellikle öğrencilerimiz açısından büyük ölçüde kayıp bir dönem olmasına neden olmuştur.”

 

“EK MASRAF ÇIKTI AMA EK DERS ÜCRETİ ÖDENMEDİ”

 

“Uzaktan eğitim sürecinde öğretmenlerin derslerin niteliğini artırmak için bilgisayar, tablet, internet vb. alarak yeni harcamalar yapmak zorunda bırakılmış ve artan internet ve telefon faturaları nedeniyle giderlerde önemli artışlar yaşanmıştır. İnternet, bilgisayar ve tablet desteği görmeyen öğretmenler, uzaktan eğitim sürecinde ek ders ücretlerinin ödenmesi sürecinde de çeşitli mağduriyetlerle karşı karşıya bırakılmıştır.”

 

“FAZLA ÇALIŞMA EĞİTİM EMEKÇİLERİNİ YIPRATTI”

 

“Yasalarla tanımlanmış sekiz saatlik çalışma süresi, öğrencileri ve velileri desteklemek üzere daha uzun saatlere, akşam saatlerine ve hafta sonlarına kadar uzamıştır. Okul çağında çocukları olan eğitim ve bilim emekçileri evde sessiz bir yer/uygun ortam bulmak için büyük özverilerde bulunarak çalışmalarını sürdürmüşlerdir. Bu çabaların yanı sıra, ağırlıklı olarak kadın eğitim emekçilerinin üstlerinde kalan yoğun ev içi sorumluluklar, toplumsal alanda da göz ardı edilen sorunlarının uzantısı olarak, daha da ezici ve yıpratıcı hale gelmiştir.”

 

“ÖĞRENCİLER EĞİTİM DÜŞÜNCESİNDEN KOPTU”

 

“Pandeminin yarattığı kaygı ve strese, eğitime erişememe ve uzaktan eğitimde yaşanan sorunlar da eklenmiş ancak bu sorunların çözümüne, öğrencinin eğitim düşüncesinden kopmamasına, motivasyonun yükseltilmesine dair yeterli psikolojik destek ve rehberlik hizmeti sunulmamış; bu konuda gerekli yönlendirmeler yapılmamıştır.”

 

“EŞİTSİZLİKLER KATLANARAK ARTTI”

 

“Bu süreçte karşı karşıya kalınan en büyük problem hâlihazırda var olan eşitsizliklerin daha da artması, katlanarak çoğalması olmuştur. Özellikle sosyoekonomik durumu iyi olmayan düşük gelirli alt sınıflar, yoksul aile çocukları, tarım işçisi çocuklar, anadili farklı olan çocuklar ve diğer dezavantajlı gruplar uzaktan eğitime ulaşamamış, sistemin dışında bırakılmışlardır. Kısıtlı imkânlarla uzaktan eğitime erişim sağlayabilen, ailenin ortak cep telefonunu vb cihazlarını kullanan çocuklar da bu süreçte internet erişimi, uygun zaman ve mekân olmayışı gibi sorunlarla eğitim haklarından etkin biçimde yararlanamamış, hatta mahrum bırakılmışlardır. Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden yürütülen canlı derslere katılım, birçok okulda %15-20 dolaylarında kalmıştır. Öğrencilerin dersleri izlemek için gerekli teknolojik donanım ve internetten yoksun olmaları eşitsizliklere yol açmış, anayasal bir hak olan eğitim hakkı kullanılamaz hale gelmiştir.”