Mersin'de sosyal medya üzerinden kurdukları Mersin Sosyal Yardımlaşma Gönüllüleri, Gülnar’a Gönül Verenler Topluluğu ve Sokak Hayvanlarımızı Koruma ve Besleme Etkinliği sayfalarıyla bir araya gelen hayırseverler, yaptıkları hizmetlerle gönülleri fethediyor.
Çoğunluğu sağlık çalışanlarının oluşturduğu, hiçbir kurumdan destek almadan ve tamamen kendi imkanlarıyla sokak hayvanları başta olmak üzere ihtiyaç sahibi her kesimin yardımına koşan ‘iyilik melekleri’nin amacı dil, din, ırk ayırt etmeden Mersin’de yaşayan ihtiyaç sahiplerinin yanında olmak.
2003 yılında kurdukları topluluklarla yardıma ihtiyacı olanların yardımına koşan ve kuruculuğunu Aslı Kuzu Aktoprak’ın yaptığı sosyal yardımlaşma grupları, her kesimin ihtiyacına koşarak gönüllere dokunuyor.
“İYİLİK, İNSANLIK SANATIDIR ASLINDA"
Yaptıkları sosyal farkındalık projelerini tamamen gönüllülerden oluşturan ve kendilerini iyiliğe adadıklarını belirten Aktoprak, “Oluşturduğumuz topluluk gruplarımızda, iyilik yapma ve yaşamın derin anlamı sloganıyla yola çıktık. Gönüllülerden oluşan gruplarımız kendini iyiliğe adamış iyilik meleklerinden oluşmaktadır. Tek gayemiz dil, din, ırk ayırt etmeden kimin ne derdi varsa kendi imkanlarımız çerçevesinde hiçbir kuruluştan destek almadan ihtiyaç sahiplerinin kalbine dokunmak. Gücümüz yettiğince insanlara yardım etmek, sokakta yaşayan can dostlarımıza ve doğaya sahip çıkmaktır. 'İyilik, insanlık sanatıdır aslında' sloganıyla hareket ediyoruz” dedi.
“BU İŞ GÖNÜL İŞİDİR"
Yaptıkları işin hiçbir beklentileri olmadan tamamen gönül işi olduğunun altını çizen Aktoprak, “Maddi manevi bir beklentimiz olmadan, ekimizle birlikte gece gündüz insanlığa, doğaya ve sokak hayvanlarına hizmet ediyoruz. Karşılığında bir şey beklemiyoruz. Ekibimizde herkesin sorumlu olduğu bir işi var. Mesai saatleri dışında tamamen gönüllülerden oluşan ekibimiz, yeri geliyor günlerce uykusundan fedakarlık ediyor, yeri geliyor kendi bütçesinden kısıp belirlediğimiz kişilere daha fazla yardım etmenin tatlı telaşını yaşıyor. Sevdiğiniz insanlara, ailenize zaman ayıramadığınız zamanlar oluyor. Fakat yaptığımız iş gönül işi olduğu için ve insanların yüzünde tebessüm oluştuğunu görünce geriye ne yorgunluk, ne stres kalıyor. İnsanların ihtiyaçları karşılandığı zaman veya sokakta yaşayan can dostlarımızla ilgilendiğimiz zaman içimiz huzurla doluyor. Yatağa girdiğimiz zaman huzurla uyuyabiliyoruz” ifadelerini kullandı.
"İYİ NİYETİMİZDEN FAYDALANMAK İSTEYEN ART NİYETLİ KİŞİLER DE OLABİLİYOR"
Hayata geçirecekleri projelerin taslak veya uygulama aşamasında zorluklarla da karşılaştıklarını anlatan Aktoprak, “Yaptığımız veya yapacağımız çoğu projemizde maalesef art niyetli kişilerle karşılaşabiliyoruz. İyi niyetimizi suistimal etmek isteyen, projemiz üzerinden reklamını yapmaya çalışan veya hak yemeye çalışanları Allah’a havale ederek yılmadan, yolumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz. İnşallah ilerleyen süreçte dernek çatısı altında daha çok kişiye yardımcı olmak gibi hayallerimiz var” diye konuştu. (İHA)