“Kadın sığınma evleri açılsın” | Güney Gazetesi Mersin

“Kadın sığınma evleri açılsın”

“Kadın sığınma evleri açılsın”


 

ZELİHA ÖZİPEK

 

Günebakan Kadın Derneği ‘’Yasalar Uygulansın Kadın Danışma Merkezleri ve Kadın Sığınma Evleri açılsın’’ projesiyle ilgili basın açıklaması yayınladı. Yayınlanan açıklamada, “.  Kadın danışma merkezleri ve kadın sığınma evlerinin açılmasını, açılmış ve açılacak olan merkezlerin Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve kadınların güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile mücadele de daha etkili olmasının yol ve yöntemlerinin açığa çıkarılmasını amaçlamıştır” denildi.

 

Projenin Mersin Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz, Mezitli, Toroslar ve Yenişehir Belediyelerini kapsadığı belirtilen açıklamada, “Aynı zamanda Belediyeler ile STK’lar arasında iletişimin gelişmesi, sığınma evleri, danışma merkezleri ve bağlı hizmetlerinin geliştirilmesinde sürdürülebilir iş birliği hedeflenmiştir” ifadeleri yer aldı.

 

“KADINLARIN GEREKSİNİMLERİ DİKKATE DİKKATE ALINMALI”

 

“Kadına yönelik şiddet toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucudur” denilen açıklamada, “Eşitsizlik ve şiddet karşılıklı olarak birbirini besliyor ve bu sorun toplumsal bir sorundur. Dünya Ekonomi Forumu 2019 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi'nde Türkiye 153 ülke arasında 130. sırada bulunuyor. Yerel yönetimler demokrasinin temel kurumlarındandır. Ülke düzeyinde sağlıklı bir demokrasiye erişmek için, yerellerde katılımcılık, eşitlik, haklara erişim önemsenmelidir. Ülke genelinde ve de yerel yönetim birimlerinin birçoğunda “eşitliği hedefleyen” çalışma birimleri bulunmamaktadır. Kadına yönelik hizmetler genellikle toplum hizmetleri veya aile hizmetleri içerisinde yer almaktadır. Bu durum kadınların güçlenmesi için gereken temel ihtiyaçlara ve eşitliğe yönelen hizmetlerden ziyade toplumun kadına yüklediği geleneksel sorumluluklara göre hizmet üretilmesine sebep olmaktadır. Herkese eşit yerel kamu hizmeti ‘’ anlayışı sonuçta eşitlik sağlamamaktadır. Yerel hizmetlerin sunumunda kadınların gereksinimleri dikkate alınmalıdır” ifadeleri kullanıldı.

 

“İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE ÇALIŞMAK ZORUNDAYIZ”           

 

Sivil Toplum Kuruluşları ve belediyeler arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi amacını taşıdıkları belirtilen açıklamada, “Mersin’de yaşayan biz kadınların can güvenliğimizle, şiddetten korunarak eşitliğe giden yolda hem STK lar arasındaki hem de belediyeler ve STK’lar arasındaki iletişim ve iş birliğinin gelişmesini hedefledik. Birbirini destekleyen yerden söz üretebilmenin isabetli ve etkili adımların atılmasına katkısı olacağına inanıyoruz. Biz STK’lar bu kentte şiddeti ve sorunları daha yakın yerden gören hatta içinde olan ve sorunları yaşayanlarız. Belediyeler ise sorun çözmekle yükümlü ve güçlü kurumlardır. Cinsiyet temelli şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması hiçbir kurumun tek başına çözebileceği bir sorun değildir. Kültürel dönüşümü de gerektiren bu sorun için tüm özel, resmî kurumlar ve sivil toplum örgütleri olarak iş birliği içinde çalışmak durumunda olduğumuz gerçeğiyle karşı karşıyayız” ifadeleri yer aldı.

 

“ŞİDDETİN OLMADIĞI, SIĞINAKLARA İHTİYACIN KALMADIĞI BİR DÜNYA İSTİYORUZ”

 

Son olarak açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“28 Mayıs Cuma günü online olarak Büyükşehir, Akdeniz, Mezitli, Toroslar, Yenişehir Belediyeleri ilgili birim sorumluları, Mersin’de Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddetle mücadele alanında çalışan STK temsilcilerinin ve konuk belediyelerin katılımı ile bir çalıştay düzenleyeceğiz. Bu umutla yapmayı planladığımız çalıştayda; Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve şiddet ilişkisini koparmadan planlanan hizmetlerin, kadınların beklediği hizmetler ve yöntemlerle buluşmasının olanakları ve imkânlarını araştırmayı, Ve bu süreçte başta cinsiyet ayrımcılığı olmak üzere tüm ayrımcılıklardan arınmış, çoğulcu demokrasiyi ve uzlaşma kültürünü geliştiren, hemşerilik hukukuna ve ortak yaşam bilincine hizmet eden ufka daha çok yaklaşmayı diliyoruz. Aslında biz kadınlar şiddetin olmadığı, sığınaklara ihtiyacın kalmadığı bir dünya istiyoruz. Bunun yolu eşitlikçi bir dünya kurmaktan geçiyor.”