‘Oyalama Komisyonu’na dönüştü | Güney Gazetesi Mersin

‘Oyalama Komisyonu’na dönüştü

‘Oyalama Komisyonu’na dönüştü


 

ABİDİN YAĞMUR

 

KESK Mersin Şubeler Platformu bileşenleri, KHK ile işten atılan kamu çalışanlarının işe edilmesi ve OHAL İnceleme Komisyonunun lağvedilmesi çağrısında bulundu. Platformun açıklamasında, OHAL İnceleme Komisyonunun oyalama mekanizmasına dönüştüğü ve KESK üyelerinin dosyalarının özellikle bekletildiği ileri sürüldü.

15 temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL sürecinde binlerce kamu çalışanı KHK ile ihraç edilmiş ve TBMM bünyesinde OHAL İnceleme Komisyonu kurularak itirazlar bu komisyona yönlendirilmişti.

Aradan geçen sürede OHAL kalktı ancak OHAL İnceleme Komisyonu kaldı. Komisyon faaliyetine devam ettiği için, KHK ile işten atılan memurlar, komisyondan sonuç almadan mahkemeye gidemiyor. Bu da mağduriyet süresinin uzamasına neden oluyor.

KESK Mersin Şubeler Platformu bileşenleri bu soruna dikkat çekmek amacıyla Özgür Çocuk Parkı’nda bir basın açıklaması düzenledi. Açıklama sırasında, KHK ile ihraç edilen, kansere yenilen ve öldükten sonra işine iade edilen 28 yıllık öğretmen Selman Taş’ın fotoğrafları da taşındı.

Platform adına açıklama yapan BES Şube Başkanı Murat Doğan, “Bilindiği üzere; ‘kişiye özgü çıkarılan’ KHK’ler eliyle Resmi Gazete’ de isimlerinin yayınlanmasıyla on binlerce kamu emekçisi ihraç edilmiştir. Bu şekilde hukuk düzeninin en temel ilkelerinden biri, “yasama organının tasarruflarının idare tarafından değiştirilemeyeceği” ilkesi pervasızca ihlal edilmiştir. İhraç kararlarına karşı hiçbir başvuru yolunun olmamasının yarattığı hukuki kriz, önüne on binlerce başvuru gelen AİHM’ in de içinde olduğu bir pazarlık süreci sonucu bir oyalama mekanizmasıyla aşılmaya çalışılmış ve 685 Sayılı KHK ile OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu kurulmuştur. OHAL İnceleme Komisyonuna bazı kanun hükümlerini geçersiz kılma yetkisi verilerek hukuksuzluk devam ettirilmiştir. Bir idari organa yargı yetkisi verilmiş, kişilerin savunması dahi alınmayarak bu yönüyle yargının da üzerine çıkarılmıştır” dedi.

 

“TOPLUM VİCDANINDA HESAP VERECEKLER”

 

OHAL İnceleme Komisyonunun aradan geçen 4 yılda birçok dosyayı reddettiğini, 11 bin 544 dosya için ise hâlâ karar vermediğini ifade eden Doğan, “Oyalama diğer faşizan, hukuk dışı politikalarla da birleşerek işkenceye, cezalandırmaya dönüştürülmüştür. Mersin’de ihraç olduktan sonra tedavi sürecini maddi ve manevi zorluklar içerisinde yürütüp hayatını kaybeden ve iki yıl sonra 17 Mayıs’ta özür diler gibi göreve iade edilen Salman taş arkadaşımızı ve bu şekilde hayatını kaybedenleri de onlara yaşatılanları da unutmayacağız. Bu haksız, hukuksuz kararların altına imzası olanlar ve kanaatleriyle ihraçlara yol açanlar toplum vicdanında ve hukuk karşısında hesap vereceklerdir. Bu vesile ile bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; süreç daha fazla uzatılmamalı, hukuksuzca ihraç edilenler derhal görevlerine iade edilmelidir. Hukuken de aklanan yüz akımız Barış Akademisyenlerinin başvuruları kabul edilerek işlerine, kürsülerine, öğrencilerine dönmelerinin önü açılmalıdır. İhraç edilenler ve aileleriyle birlikte yüzbinlerce insanın anayasal haklarının ellerinden alınarak açlık ve sefalete mahkûm ettirilerek sisteme biat ettirilmeye çalışılması insanlık suçudur ve bunun hesabını vereceklerdir. Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin bir organı gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL Komisyonu derhal lağvedilmelidir. İhraç edilen tüm arkadaşlarımız bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmedir” dedi.