Derdimi anlatsam “Roman” olur | Güney Gazetesi Mersin

Derdimi anlatsam “Roman” olur

Akdeniz Belediyesi, TOKİ ile iş birliği yaparak Barış Mahallesi’nde kentsel dönüşüm projesini başlattı. Bahçe Mahallesi’nde de ilk kazmanın önünüzdeki günlerde vurulması bekleniyor. Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, son belediye meclisi toplantısında, “Önümüzdeki günlerde Turgutreis Mahallesi için de müjdemiz olacak” demişti. Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam’a, kentsel dönüşümün bir Roman mahallesi olan Turgutreis’i nasıl etkileyeceğini sorduk. Daylam, Romanların barınma sorunundan eğitim sorununa, iş sorunundan sağlık sorununa onlarca sorununu anlattı.

Derdimi anlatsam “Roman” olur


ABİDİN YAĞMUR

 

Akdeniz Belediyesi ve TOKİ işbirliğiyle kent merkezinin en eski mahalleleri olan Barış ve Bahçe mahallelerinde kentsel dönüşüm projeleri için adım atıldı.

Yoğunlukla Roman vatandaşların yaşadığı Turgutreis Mahallesi’nde de kentsel dönüşüm uygulanacağı Akdeniz Belediye Başkanı Mutafa Güktak tarafından açıklandı. Turgutreis Mahallesi’nde nasıl bir proje yapılacağı ise henüz belli değil.

Bölgedeki sosyal ve ekonomik yapıyı iyi bilen isimlerin başında Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam geliyor. Ali Daylam’a Turgutreis Mahallesi’nde nasıl bir uygulama yapılmasını beklediklerini sorduk.

Daylam, “Romanların Turgut Reis Mahallesinde 80 yıllık bir geçmişi var. Kentler büyüdükçe Roman mahalleleri şehrin göbeğinde kalıyor. Birçok kesimde Roman camiasının yaşadığı yerleşkelere nasıl bir yöntemle ellerinden alıp, bu rantı kendi lehimize çeviririz düşüncesi var. Bunu maalesef birçok yerde yaşadık ve Romanlar müthiş mağduriyetlere maruz kaldı” dedi.

 

“KENAN YÜCESOY DÖNEMİNDE MAĞDUR EDİLDİK”

 

Daylam, 2004-2009 yılları arasında Akdeniz Belediye Başkanı olan CHP’li Kenan Yücesoy döneminde gündeme gelen bazı olayları hatırlatarak, “Kenan Yücesoy’un Başkanlığı zamanında Mersin’de de bunu Turgut Reis Mahallesi Saadettin Bey ilköğretim Okulu’nun karşısındaki büyük alanda yaşadık biz. Yıllardır orada yaşayan insanlarımız mağdur edildi. Büyük parsa içinde bir arsaydı söz konusu alan. Oradan birileri önce büyük bir yer satın aldı ve mahkemede açık artırma usulüyle o dönemin belediye başkanı olan Kenan Yücesoy 18 uygulamasını getirip süreci hızlandırdı. İnsanların elinden yok pahasına evleri alındı ve o insanlar evlerini ağlayarak terk etmek zorunda kaldı. Belleğimizde bu problem var, Sulukule örneği var” dedi.

 

“KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN YAPILDIĞI BARIŞ MAHALLESİ İLE TURGUTREİS’İN YAPISI BİR DEĞİL”

 

Barış ve Bahçe mahallelerinin bir bölümünde, Turgutreis Mahallesinin ise çoğunluğunda Romanlar’ın yaşadığını söyleyen Daylam, Romanların korku ve endişeyle beklediğini söyledi.

Daylam, kentsel dönüşüme giden Barış Mahallesinde bir veya iki katlı v evlerde yaşayan insan sayısının bir veya iki kişi olduğunu ama Turgutreis’te durumun faklı olduğunu söyledi.

Daylam, “Bizim özelimiz farklı. Bizim burada ev sahibi insan sayısı yüzde 12. Bu yerlerde de yaşayan insan sayısı çok fazla. 100 metrekarelik bir alanda odalar içinde 4- 5 aile yaşayabiliyor. Dar alanda çok inşan yaşıyor. Onlardan 100 metrekarelik yeri alıp bir kişiye bir daire verirseniz geriye kalan aileler ne yapacak. Borca giren kişi borcunu nasıl ödeyecek” dedi.

Bu durumu Akdeniz Belediye Başkanı’na ilettiklerini söyleyen Daylam, mağduriyet yaratmadan, kentsel dönüşümün rantını başkasına peşkeş çekmeden dönüşümün gerçekleştirilmesini temenni ettiklerini söyledi.

 

 

Romanlar pandemi de enstrümanlarını sattı, intihar etti”

 

Pandemiden önce de Romanların ekonomik olarak büyük sıkıntıları olduğunu söyleyen başında Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Daylam, Romanlar arasında sürekli geliri ve işi olmayanların pandemiden önceki oranının yüzde 96’larda olduğunu kaydetti.

Romanların var olan ekonomik sorunlarının pandemiyle beraber katlandığını söyleyen Daylam, “Pandemiyle her şey yerle bir oldu. Romanların çoğunluğu müzisyenlik, ev temizliği ve sokak satıcılığı yapar, günübirlik geçimlerini sürdürdükleri işlerde çalışıyorlardı. Pandemiyle birlikte bu insanların neredeyse hepsi işsiz kaldı. Maalesef dönemde kendi enstrümanını satanlar, hatta intihar edenler bile oldu” dedi.

Pandemi de işsizliği had safhada yaşayan Romanların pandemi zamanında devletin verdiği kredilerden faydalandığını söyleyen Daylam, “Şu an kredilerin geri ödemesi başladı. Zaten işsizlik ve yoksulluktan belleri bükük bu insanların şimdi o krediyi nasıl ödeyeceklerini kara kara düşünüyorlar. Ekonomik krizden kaynaklı da iş alanları çok daraldı. Bu insanların çoğunun evi kira, çocukları var birde kredi borcuyla büyük bir çıkmaz ve buhranın içindeler. En azından verilen kredilerin yeniden yapılandırılması veya ötelenmesi gerek” ifadelerini kullandı.

 

“ROMAN MAHALLELERİNDE SINIFLARIN YÜZDE SEKSENİ GÖÇMEN”

 

Roman vatandaşların hayatın her alanında olduğu gibi eğitim alanında da dezavantajlı olduğunu belirten Daylam, “Romanlarda kreşe gitmeyen çocuk oranı yüzde 98’lerde. İlkokul üçten okulu terk edenlerin oranı yüzde 37, lise mezunu oranımız yüzde 2, üniversite mezunu oranımız binde bir. Pandeminin ardından kaymakamlık ve milli eğitim müdürlüğüyle yaptığımız çalışmalarda durumun daha kötüye gittiğini gördük” ifadelerini kullandı.

Daylam’a göre eğitimde yaşadıkları diğer büyük sıkıntı Roman çocuklarının yoğunlukla gittikleri okullarda şu an fazlasıyla Suriyeli göçmen çocuklarının olması. Eğitmenlerin de genelde bu okullardan başka okullara gitme çabası içinde olduklarına değinen Daylam, “Onlarda bir yılgınlık var. Eğitmenin Suriyeli çocuğa bir şey vermesi çok büyük zaman ve enerji kaybına yol açıyor. Romanların da bu kısır döngüden aradan çıkıp da orta okul ve lise boyutuna geçmesi mucize aslında. Yaptığımız araştırmalara göre göçmen çocukların bizim okullarda oranı yüzde on olmalı ama şu an bu oran yüzde seksenlerin üzerinde bu konuyla ilgili acil kalıcı çözümler üretilmeli yoksa bu jenerasyon heba olacak” dedi.

Daylam, “Burada ilgili belediye başkanları dezavantajlı gruplarla çalışma yapacaksa, sorunun adı Romanlarsa eğer ilgili müdürlüğün adı konsa ve Roman masası kurulabilse keşke. Çünkü; artık her değişen müdüre meseleyi baştan anlatmak zorunda kalıyoruz. Belki uzun yıllar sonra gerçekleşir bu” ifadelerini kullandı.