Toroslar Belediyesi, Karabağ Zaferinin birinci yıl dönümünde, “Vatan Muharebesi: Tek Millet İki Devlet” paneli düzenledi. Panelde, yaklaşık 30 yıldır Ermeni işgalindeki topraklarını geri alan Azerbaycan’ın tarihi harekat sırasında verdiği mücadele ve 44 günde gelen zaferde Türkiye’nin desteğine de dikkat çekildi. Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleşen ve Türkiye ve Azerbaycan milli marşlarıyla başlayan panele gençler yoğun ilgi gösterdi.
Çağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Khaladdin İbrahimli’nin moderatörlüğünü yaptığı panelde; Azerbaycan eski Dışişleri Bakanı ve Bosna Hersek Büyükelçisi Prof. Dr. Vilayet Guliyev, Çağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Koç, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Turaç Aliyeva ile Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Merziye Memmedli konuşmacı olarak yer aldı.
“TÜRKİYE, HEM DEVLET HEM MİLLET OLARAK AZERBAYCAN’IN YANINDA YER ALMIŞTIR”
Panelin açılışında konuşan Toroslar Belediye Başkanı Yılmaz, Türkiye ve Azerbaycan milli marşlarını söylerken duygulandıklarını söyledi. Yılmaz, “Öncelikle Azerbaycan'ın 44 gün süren destansı mücadelesinde şehit düşen yiğitlerimize Allah'tan rahmet, gazilere acil şifalar dilerken, şu anda ruhları üzerimizde dolaşan tarihe mal olmuş tüm şehitlerimiz ve başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Gazi Osman Bey’den Gazi Ahmet Muhtar Paşaya kadar Türklerin ayak bastığı her yeri vatan yapan tüm gazilerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Bu vesileyle güçlü Azerbaycan'ın temellerini atan umum milli lider Haydar Aliyev'i de burada rahmetle yad ediyorum. Karabağ'ı 30 yıllık hasretin ardından ana vatanla buluşmasını sağlayan Azerbaycan ordusunun neferlerini bu vesileyle kutluyor ve onları dualarla cepheye gönderen anaların ellerinden öpüyorum” diye konuştu.
“BU DESTAN TÜRK TARİHİNE ALTIN HARFLERLE YAZILMIŞTIR”
“Bu destan Türk Tarihine altın harflerle yazılmıştır” diyen Başkan Yılmaz; “Karabağ Destanı ile Harı Bülbül Destanı yeniden yazılmış: Azerbaycan askeri anlatıdaki bülbül örneği, göğsünü öne koyarak Karabağ'ı, güzel Şuşa'yı Ermeni işgalcilerin ve destekçilerinin siyah rüzgarından korumuş, yiğitlerimizin kanı-canı pahasına Harı Bülbül zaferin sembolü haline gelmiş. Efsanedeki bülbül sevdiği çiçeğe birleştiği gibi, yaklaşık üç bin şehidin kanı da Karabağ topraklarına karışmış; Şehitlerimiz Harı Bülbül olmuşlardır. Türkiye, bu süreçte Azerbaycan'ın yürüttüğü mücadeleye en başından itibaren tüm kurum ve kuruluşlarıyla destek verdi, bütün imkanlarıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin yanında oldu, ‘iki devlet, tek millet şiarını’ rehber aldı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün veciz ifadesiyle Azerbaycan'ın kederini kederimiz, sevincini sevincimiz bildik. Bu anlayışla Karabağ'ı 30 yıl boyunca sinede yara eyleyerek Türk dünyasının kutup yıldızını birlikte parlattık. Azerbaycan halkının yaşadığı onca acıya rağmen kalıcı istikrar için takdire şayan bir tavır sergiledi, ancak açıkça savaş hukuku ağır biçimde ihlal edilerek, insanlık onuru ayaklar altına alındı. Bu zulüm içerisinde Dağlık Karabağ'a da yıkım, katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin de artık akıllarının başlarına getirilmesi tarihi bir sorumluluk olarak bizlere verilmişti Karabağ’da bunun gereği yerine getirildi” ifadelerini kullandı.
“KARABAĞ AZERBAYCAN’DIR, AZERBAYCAN TÜRKİYE’DİR”
Türk dünyasının entegrasyonunda bir engelin daha aşılmasının haklı gururunu yaşadıklarını belirten Yılmaz, “Biz Türkler; bağımsızlığımızı, toprak bütünlüğümüzü ve egemenliğimizi ilgilendiren meselelerde de kardeşlik hukukuna uygun şekilde dayanışma içinde olan Türk dünyası olarak Dağlık Karabağ’ın anavatanla tekrar kucaklaşmasının yeni bir uğura işaret ettiğini görüyor ve biliyor, Türk dünyasının entegrasyonunda bir engelin daha aşılmasının haklı gururunu yaşıyoruz. Karabağ zaferiyle sadece Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü savaş meydanında kazanılmamıştır, Türk dünyasının eksik parçası yerine oturtulmuştur. Türklerin attığı siyasi ve diplomatik adımlar da meyvesini vermiş, uluslararası tüm kurumlar Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü tanımış ve desteklemiştir. Bu zaferle Kafkasların tarihinde yeni bir sayfa açılmıştır. Bu yeni bir başlangıçtır. Millette kişileri birbirine bağlayan nesne, sadece kök birliği, çıkar ve ihtiyaç değil, bunlarla birlikte ve aynı zamanda ülkü olduğu bilinciyle bir kez daha haykırıyoruz ki Karabağ Azerbaycan’dır, Azerbaycan Türkiye’dir. Karabağ Zaferi, hepimizin bayramı” şeklinde konuştu.
Siyasi ve uluslararası gelişmeler ve bunun bölge üzerindeki etkilerinin de anlatıldığı panelin ardından Azerbaycan eski Dışişleri Bakanı ve Bosna Hersek Büyükelçisi Prof. Dr. Vilayet Guliyev ile akademisyenler, 8 Kasım’ın Azerbaycan için tarihi bir gün olduğunu belirterek, Başkan Yılmaz’a böyle anlamlı bir günde düzenlediği program ve destekleri için teşekkür ettiler. (İHA)