MAHMUT SÖNMEZ
Emek Demokrasi Platformunun destek verdiği basın açıklaması Özgür Çocuk Parkı’nda yapıldı. İşçiler ‘Saraya değil, emekçiye bütçe’ sloganıyla parka girdi. Sendikalar adına açıklama yapan Genel-İş Şube Başkanı Kemal Göksoy, ülkeyi yönetenlerin büyüme rekorlarından, şahlanan Türkiye’den bahsettiğini ama bunun bir avuç sermayedar ve yandaş şirket için geçerli olduğunu, emekçiler ve halk için işsizliğin büyüdüğünü, pahalılığın her geçen gün arttığını söyledi.
“EMEKÇİDEN ALINAN VERGİLER PATRONLARA AKTARILIYOR”
Her sabah Türk Lirasının döviz ve zamlar karşısında eridiğini, yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyandıklarını söyleyen Göksoy, “Bu zorlu süreçte TBMM’de hepimizin geleceğini yakından ilgilendiren, 2022 Bütçe yasa teklifi görüşülüyor.” dedi.
Türkiye’de yıllardır bütçelerin ülke kaynaklarının, emekçilerden, halktan alınan vergilerin sermayeye-patronlara, yandaşlara aktarılmasının bir aracı haline dönüştüğünü belirten Göksoy, “Türkiye salgın süresince milli gelirine oranla kendi halkına en az nakit desteği veren ülkelerden biri olmuştur. Türkiye dolaylı ve dolaysız vergilerle işçilerin-emekçilerin patronundan daha yüksek oranda vergi ödediği bir ülke haline gelmiştir” dedi.
Göksoy işçinin cebinden alınanların işverenlere-patronlara, yandaş müteahhitlere teşvik, prim desteği, ‘hazine garantisi’, faiz olarak aktarıldığını, milyonların yoksullaşırken, bir avuç şirketin şahlandığını söyledi.
Göksoy, halkın cebinden alınanlarla eğitime, sağlığa, sosyal güvenliğe değil silahlanmaya ve iktidarın destek beklediği silah tüccarı devletlere aktarıldığını belirtti.
MÜLAKAT ELEŞTİRİSİ
Adalet ve eşitlik taleplerinin ekonomik taleplerin önüne geçtiği bir dönemin yaşandığını belirten Göksoy, “Kamu emekçileri çalıştıkları kurumlarda iş barışı istiyor, ücret adaleti istiyor, kariyer ve liyakat ilkelerinin hayata geçmesini istiyor. Gerek kamuya giriş gerekse de görevde yükselme sınavlarında mülakat uygulamalarının kaldırılmasını istiyoruz” dedi.
Göksoy, kamuda kariyer ve liyakat sisteminin çökmesinin nedenlerinden birisinin de mülakat uygulaması olduğunu ve bu uygulamanın iş barışını bozarken, kamu hizmetinin niteliğini de her geçen gün azalttığını söyledi.
Göksoy, bu nedenle kamu kurumlarında mülakat değil, liyakatın esas alınmasını istediklerini belirtti.
BÜTÜN KAMU ÇALIŞANLARINA 3600 EK GÖSTERGE TALEBİ
Adil bir ek gösterge sisteminin pansuman tedavi ile geçiştirilemeyeceğini söyleyen Göksoy, geleceklerinin seçim malzemesi yapılmasına da izin vermeyeceklerini söyledi. İktidarın memuru değil kamu emekçisi olduklarını dile getiren Göksoy, “İnsanca bir yaşam sürdürebileceğimiz maaş kadar çalıştığımız kurumlarda adalet ve eşitliğin hayata geçmesi öncelikli talebimizdir. Siyasi iktidar tarafından sınırlanan şekliyle 3600 ek göstergenin kamuda eşitsizliği derinleştireceğinde 3600 ek göstergenin ayırımsız bütün kamu çalışanlarına verilmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
İşçilerin cebinden alınanların, bir avuç yandaşın aldığı beş rakamlı üçer beşer maaşa, itibar adı altındaki şatafata, yandaş vakıflara-cemaatlere aktarıldığını belirten Göksoy, “Oysa bütçe işçiler, emekçiler, işsizler, emekliler, küçük esnaf, çiftçiler, dar gelirliler, yani bu halkın “geçinemiyoruz” diyen büyük çoğunluğunun nefes alması için kullanılmalıdır” ifadelerini kullandı.
İŞÇİLER NE TALEP EDİYOR?
Genel-İş Şube Başkanı Kemal Göksoy 2022 bütçe görüşmeleri öncesi taleplerini söyle sıraladı:
•Ücretli kesimlerin omzuna yıkılan vergi yükün hafifletilsin, bütçe gelirleri büyük oranda kar, faiz ve servetin vergilendirilmesine dayansın.
•Asgari ücret ve bütün ücretlerin asgari ücret kadarı için tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın ve net ödensin. Böylece tüm ücretler yaklaşık 750 lira artırılsın.
•Elektrik, su, doğalgaz ve internet faturaları vergi ve kesintiden muaf tutulsun.
•Dolaylı vergiler düşürülsün, tüm gıda ürünlerinde KDV sıfırlansın.
•Eğitim, sağlık gibi kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına son verilsin, kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılsın.
•En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine yükseltilsin.
•Herkese temel gelir güvencesi sağlansın.
•Toplumsal Cinsiyete Duyarlı bir bütçe hayata geçirilsin.