Köyde bir bayram havası | Güney Gazetesi Mersin

Köyde bir bayram havası

Köyde bir bayram havası


ABİDİN YAĞMUR

 

Mezitli Sanayi Sitesi Kooperatifi, Davultepe’deki tarım alanlarının üzerinde sanayi sitesi kurmak lobi yapmış, Cumhurbaşkanlığı bu proje için acele kamulaştırma kararı çıkarmıştı.  Bahçe sahibi vatandaşların açtığı davaya bakan Danıştay, hem acele kamulaştırma kararını iptal etmiş hem de belediyenin sanayi sitesi yapma yetkisinin olmadığına hükmetmişti. Bu kararla Davultepe’de 60 bin narenciye ağacının sanayi sitesi uğruna kesilmesinin önüne geçildi. Danıştay’ın bu kararı Davultepe sakinleri arasında memnuniyetle karşılandı.

Davultepeli çiftçiler, acele kamulaştırma kararına karşı açılan davalara bakan Avukat Kübra Erşahin ile bir araya gelerek Danıştay kararı hakkında ayrıntılı bilgi aldılar, hukuk zaferini kutladılar.

 

“HERKESİN DESTEĞİYLE ÜSTESİNDEN GELDİK”

 

Sanayi sitesi kurulmak istenen Anayurt Mahallesinin muhtarı Musa Oral, mahalle halkının bahçelerini korumak için uzun zamandan beri mücadele ettiklerini, Davultepe’deki narenciye alanlarının sürekli farklı projeler için heba edilmeye çalışıldığını belirterek, “2018 yılından beri mücadele ediyoruz. Avukatımıza, halkımıza teşekkür ediyorum. Herkesin desteğiyle bu sorunun üstesinden geldik” dedi.

 

“RANT İÇİN BURAYA EL KOYMAK İSTEDİLER”

 

Yörede çiftçilik yapan Sadettin Erşahin de “Bahsi geçen arazilerde biz uzun süredir, dedelerimizden bu yana geçimimizi sağlıyoruz. Ve sağlamaya da devam ediyoruz. Bu topraklar öyle kolay kazanılmadı. Bu arazilerin hepsi taşlıktı ama biz büyük emekler sarf ederek, başka yerden toprak çekerek burayı tarıma uygun hale getirdik. Zaman içinde tapularımızı aldık. Buranın denize yakın olması ve görüntüsünün güzel olması nedeniyle belli bir kesimin sanayi bölgesi adı altında rant sağlamak için buraya el koymak istediler. Ama bizler buraya sahip çıktık. Sağ olsun avukat yeğenim de bizlere önder oldu. Asıl önemli olan bizlerin buraya sahip çıkma istediğimiz ve bunu büyüklere göstermemiz. Bizlerin bu derdini dinleyen Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan’a, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e ve en önemlisi de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bizi bu mutlu güne, bu sevinçli güne kavuşturdukları için hepsinden Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.

 

“BABALARIMIZIN FRANSIZLARA VERMEDİĞİ TOPRAĞI ÜÇ BEŞ RANTÇIYA VERMEDİK”

 

Çiftçi Mehmet Gök de Danıştay kararını şöyle değerlendirdi: “Hepinizden Allah razı olsun. Bütün yetkililerden, bizimle ilgilen kim varsa hepsinden Allah razı olsun. Bizim bu topraklarımız elimizden alınmadı. Bizim buralarda her birimizin üçer beşer dönüm arazisi var. Bu araziler taşlık, kayalıktı. Benim yevmiye verecek param yoktu, ameliyatlıydım, kendim balyozla taşları ufaltıyordum, taşları römorka yüklüyordum, dağlara götürüyordum. Oradan toprak getirip bahçemizi oluşturduk. Üstüne de üç beş limon  ağacı diktik, zeytin diktik. Çocuklarımız için diktik. Şimdi 6 tane torun var, her birine birer dönüm düşüyor. Fransızlar Mersin’i işgal ettiğinde, babamlar Müftü Deresinin orada Fransızlara baskın yapmışlar. Dedemiz, babamız üçer beşer dönüm toprağımızı Fransızlara vermemiş bunlar Fransız mı? Fransız olsalar kovardık. Kovmadık hakkımızı aradık. Babalarımızın Fransızlara vermediği toprağa üç beş rantçıya vermedik.”

 

“PLANLARA TARIM ARAZİSİ OLARAK İŞLENMELİ”

 

Davultepeli çiftçi Fatma Gök de “Karadan çok mutlu oldum. Hep birlikte olduğumuz için mutlu oldum. 70 yaşına vardım, çok çalıştım orada. Ama böyle ne rezilliklerle, beyimle beraber çok çalıştık. 60 sene emek çektik. Toprak çektik üstüne öyle meydana getirdik. Gidecek diye çok ağladım, üzüldüm. Günlerce ağladım emeklerimiz boşa gidecek diye. Ama sizler sahip çıktınız, başkanlarımız da sahip çıktı. Hepsinden Allah razı olsun” diye konuştu.

Çiftçi Halil İbrahim Kaplan da “Danıştay’ın verdiği karardan dolayı mutluyuz. Hepimizin emeği var bu bahçelerde. Bu araziler tarım arazisi. Burada 1960’larda yapılan DSİ sulama kanalı var. Tarım arazisi olmasa sulama kanalı niye olsun. Planlarda bu arazilerin tarım bölgesi olarak gösterilmesini istiyoruz” dedi.

 

“TÜRKİYE’DE BİR İLK GERÇEKLEŞTİ”

 

Vatandaşa ait tarım alanlarının acele kamulaştırılmasını öngören Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin iptali istemiyle açılan davalara bakan Avukat Kübra Erşahin, Danıştay’ın kararının, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin iptali açısından ilk örnek olduğunu ifade etti. Kamulaştırma kararlarının daha önce Bakanlar Kurulunca alındığını, davaların da Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açıldığını kaydeden Erşahin, bu dosyada ise ilk kez Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin iptalinin istendiğini, Danıştay’ın da iptal kararı verdiği bir ilke imza attığını kaydetti.

Avukat Kübra Erşahin dava süreciyle ilgili olarak şunları söyledi:

“Evlerimizin, bahçelerimizin alınacak olması, 60 bin ağacın kesilecek olması kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu. 71 dava açıldı. Dava süreci boyunca hiç vazgeçmedik. Belediye meclisine gittik. İlgili makamlara sorunlarımızı anlattık. Danıştay 6. Dairedeki hakimler de mağduriyetimizi gördü ve kararı iptal etti. Çok şükür ki 60 bin ağacımız kesilmeyecek. Davultepe’ye sanayi sitesi yapılmayacak. Bu mücadelemizin ve davanın çevrecilere örnek olacağına inanıyorum.  Danıştay, Mersin Büyükşehir Belediyesinin bir kooperatif adına kamulaştırma yapamayacağına dikkat çekti. Adaletli, hakka, hukuka hizmet eden bir karardır. Köylülerimize hayırlı olsun”

 

“DAVAYI AÇTIĞIMIZDA ÖNÜMÜZDE EMSAL KARAR YOKTU”

 

“Acele kamulaştırma kararları daha önce Bakanlar Kurulu kararı ile alınıyordu. İlk kez 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile acele kamulaştırma kararı alındı. Bizde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile acele kamulaştırma verilen yerlerin başında geliyorduk. 4 şehirle birlikte verilmişti.

Ve bizim davamız Cumhurbaşkanlığı kararnamesine karşı açılan ilk davalardan biri oldu. İptal edilmiş bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yoktu biz davayı açtığımızda. İlk kez bu davada iptal kararı verilmiş oldu. Burada büyük bir mağduriyet vardı, hukuksuzluk vardı ve büyük bir rant vardı. Biz bu ranta dur dedik.”