Bakliyatta savaş tedbiri Mersin ekonomisini vuracak | Güney Gazetesi Mersin

Bakliyatta savaş tedbiri Mersin ekonomisini vuracak

Ticaret Bakanlığı 10 Mart tarihli bir genelge ile mercimek, nohut, buğday, arpa, çavdar, ayçiçeği yağı ve tohumunun da aralarında olduğu ürünlere Transit Ticaret Yasağı getirdi.

Bakliyatta savaş tedbiri Mersin ekonomisini vuracak


ABİDİN YAĞMUR

Bakanlığın bu kararı bakliyat ve hububat sektöründe paniğe neden oldu çünkü halihazırda antrepolarda bulunan ürünlerin büyük kısmı, üçüncü ülkelere gönderilmek üzere ithal edilmiş ürünler. Sektör temsilcileri, "Transit ürünler üçüncü ülkelere gönderilse bile elimizde iç piyasaya yetecek ürün var. Fiyatlar da normal düzeyde. Böyle bir karar ancak savaş halinde alınır. Bu karar bir bakliyat koridoru olan ülkemizin güvenilirliğini sarsar" diyor. Genelgenin, başka ülkelere ait ürünlere de el koymak anlamına geldiğini belirten sektör temsilcileri arpa, nohut, buğday gibi yükleri olan gemilerin karardan sonra Türk limanlarına girmediğini, açıkta beklediğini de ileri sürdü.

Ticaret Bakanlığı, Türkiye'deki antrepolarda bulunan bakliyat ve hububat ürünlerinin yurtdışına çıkarılmasını yasakladı. İlgili genelgenin yayınlanmasının ardından başta Mersin olmak üzere ticaret kentlerinde bakliyat sektöründe endişe başladı.

Çünkü yasak kararı hem nakit akışının durması hem de firmaların bağlantılarını kaybetmesi anlamına geliyor.

 

“BU ÜRÜNLERİN RUSYA UKRAYNA SAVAŞIYLA İLGİSİ YOK”

Akdeniz İhracatçı Birlikleri Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Başkanı Hüseyin Arslan, bakanlığın getirdiği transit ticaret yasağını şöyle yorumladı: "Türkiye bir enerji koridoru. Aynı zamanda Türkiye bakliyat ve hububat açısından bir gıda koridoru. Türkiye’ye gelen ürünler büyük oranda Irak, İran, Suriye gibi ülkelere, yardım kuruluşlarına gönderilmekte. Hatta bu ürünler Azerbaycan’a, Gürcistan’a kadar gidiyor. Bizim Türkiye’de her zaman yeterince mal bulunması sebebi, mesela geçen yıl pandemide bizim sıkıntı çekmememizin nedeni Türkiye’nin ihtiyacından fazlasını getiriyoruz, kalanları ihraç ediyoruz. Yani Türkiye’de sürekli transit depolarda bulunan mallar Türkiye için avantaj sağlıyor.  Türkiye güvenilir bir ülke.  Son alınan kararla birlikte, başka ülkeye ait malın da dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Sadece ithal edebilirsin diyor. Şimdi bu durum Türkiye’nin güvenilirliğini zedelediği gibi tüccarın da güvenilirliğini zedeliyor. Kredi ödemesi gelen kişi, malını satması lazım, malını satamıyor. Bakliyatın bunun dışında tutulması lazım. Çünkü fasulye, mercimek ve nohut fiyatları şu an dünya standartlarına uygun. Bu ürünlerin Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgisi de yok."

 

“GÜVEN SARSILDI”

Mersin'de faaliyet gösteren ihracatçı bir firmanın yetkilisi bakanlığın yanlış kararı kaldıracağını umduklarını söyledi. Şirket yetkilisi yasağı şöyle yorumladı: “Alınan karar yanlış bir karar. Çünkü Türkiye bir transit noktasıdır. Birçok ülke ile köprü vazifesi görür. Transit yasağına giren ürünler Irak’a, İran’a, Suriye’ye Türkiye üzerinden gönderiliyor. Kırgızistan, Özbekistan’tan gelen ürünler Balkanlar’a, Arap ülkelerine Türkiye’den gidiyor.

Savaş durumunda ülkeler bazı ürünlerin ihracatını yasaklayabilir. Fakat transitteki ürünlerin ihracatını yasaklaması bu ürünlere el koyduğu anlamına gelir. Biz savaşta değiliz. Yüz binlerce ton ürün Mersin, İskenderun, İzmir’de antrepolarda bulunuyor zaten. Bunlardan bir kısmı ithal edilebilir, bir kısmı transit ihraç edilebilir. Bu yasakla birçok firmaya darbe vurulmuş oldu. Bankalar tedirgin oldular çünkü firmaların malları dondurulmuş durumda. Bu rakamlar az değil. Bin ton nohut 2 milyon dolar civarında. Büyük rakamlar. Firmalar için büyük külfet. Zaten firmalar büyük sermayeli değil. 1 lira sermayesi olan şirket 10 liralık iş yapar. Ucu ucuna denk getirir işini. Gelen parayla ödeme yapar, diğer işe başlar. Hükümet yasağı koyuyor ama bankalara vade vermesi lazım.

Güven de sarsıldı. Mersin Limanına yaklaşmakta olan buğday, soya, mısır, arpa yüklemiş gemiler şu an açıkta bekliyor. Çünkü mala el konulacak.

Birçok dünya firması Mersin’i gıda üssü olarak kullanıyor. Transit depolama yapıp buradan başka ülkelere gönderiyorlardı artık getirmeyeceklerdir. Bu mallardan bir kısmı iç piyasaya da veriliyordu. İç piyasaya tedarikte de sıkıntı yaşanacak ve enflasyon artacak. Gıda, bakliyat ülkemiz için çok ciddi bir silahtır. Bu kadar üretim ve depolamanın olduğu bir başka şehir yok. Bu karar, tüm dünyayı Mersin’e mal gönderme konusunda tereddütte bırakacaktır. Dünya devleri Mersin’e mal göndermez çünkü şu an malını çıkaramıyor, niye göndersin?

Bakliyat sektörünün cirosu 4.5 ila 5 milyar dolar. Mersin'de bankacılık sektörünün cirosunun yüzde 40’ı bakliyat sektörü ile. Bu hatan dönülmesi lazım."