“Çiftçinin kâr etmediği tarım sürdürülemez” | Güney Gazetesi Mersin

“Çiftçinin kâr etmediği tarım sürdürülemez”

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ayhan Kızıltan, ithalata bağlı tarımın Türkiye için bir sosyal sorun haline geldiğini belirterek “Gıdaya erişimin hayati olduğu bir dönemde devletin destek mekanizmaları arttırılmalı ve çeşitlendirilmelidir. Çiftçinin kar etmediği bir tarım sektörü sürdürülemez” dedi.

“Çiftçinin kâr etmediği tarım sürdürülemez”


ABİDİN YAĞMUR

 

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ayhan Kızıltan, geçtiğimiz ay düzenledikleri “Üretmezsek Tükeniriz” adlı konferansı ve Türkiye’de tarımın durumunu değerlendirdi.

Kızıltan, “Tam da gıda ve tarım ürünlerinin fiyatlarının olağanüstü arttığı, tedarikte sorunlar yaşandığı bir dönemde yapılan bu konferans ortaya koyduğu düşüncelerle sorunlara ve çözümlere ışık tuttu, Mersin dinamikleri yine en doğru zamanda en etkili bir görevi yerine getirdi” dedi.

 

“YENİ BİR TARIM DÜZENİ BAŞLADI”

 

Kendine yetme politikasıyla birlikte birçok ülkenin “tarımda korumacılık” yapmaya başladığını ifade eden Kızıltan, “Yani, üretmiyorsanız, paranız olsa da tarım ve gıda ürünü alamayacağınız dönemler yaşıyoruz. Tüketim alışkanlıkları değişiyor. Online alışveriş hızlandı. Pandemi kısıtlamalarıyla birlikte konserve gibi uzun raf ömrü olan, saklanabilen paketli ürünler daha revaçta. Bakliyat gibi uzun süre depolanabilen ürünler popüler hale geldi. Ayrıca, üretmek tek başına yetmemeye başladı. Bunların taşıması ve lojistiği pahalandı ve ithalat daha pahalı hale geldi. Pandemi sorunu bitmeden üstüne bir de Rusya-Ukrayna çatışması başladı. Küresel bir etkisi olan Rusya-Ukrayna çatışması, özelinde bu ülkelerden yağ ve buğday gibi temel gıda ve tarım ürünü ithal eden Türkiye’yi daha da fazla etkiledi. Bu emtiaların fiyatları iç pazarda çok fazla arttı. Yani, ithalata bağlı tarım sosyal sorun haline geldi” ifadelerini kullandı.

 

“KÖY ZENGİNLEŞMEDEN TARIM KURTULMAZ”

 

Tarım politikalarının özerk olması, ulusal politikalarla oluşması ve bakandan bakana değişmemesi gerektiğini ifade eden Kızıltan, “Kırsalı ve köyleri zenginleştirmeden tarımı ve hayvancılığı kurtaramayız. Milli ve etkin bir tarım politikası ancak milli düşüncelerle oluşur. Türkiye’de 1980 sonrası sanayi hamlesinde tarımın gereksiz olduğu, sanayileşmek için tarımdan çıkmak gerekir gibi yanlış düşünce ve telkinler tarımı bu hale getirdi. Oysa güçlü sanayi ülkeleri aynı zamanda güçlü birer tarım ülkesidir. Tarım sektörü hiçbir sektöre engel değildir. ABD ve Rusya hem sanayi hem de tarım ülkesidir. Rusya’dan hem buğday hem de S-400 savunma füzelerini satın alıyoruz” dedi.

 

“MERSİN TARIMDA ÖNEMLİ BİR KONUMDA”

 

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mersin sadece üretici değil, aynı zamanda ihracatçı bir il. Pandemi ile bakliyat tüketimi arttı. Mersin bakliyatın sanayiye dayalı üretimini ve ihracatını yapan bir il. Taze sebze ve meyvenin de başkentlerinden biri. Tarım ürünlerinin bir kısmını ithal edip, işledikten sonra katma değer yaratarak satıyoruz. Bu önemli. Ama artık buğday ithal ederek bu lojistik, petrol ve girdi maliyetleriyle sürdürülebilir ve rekabetçi şekilde un ihraç etmemiz mümkün görünmüyor. Sonuçta tarım beraberinde birçok sektörü besliyor. Birçok ülke de destek mekanizmalarını buna göre veriyor. Gıdaya erişimin hayati olduğu bir dönemde devletin destek mekanizmaları arttırılmalı ve çeşitlendirilmelidir. Çiftçinin kar etmediği bir tarım sektörü sürdürülemez.”