MAYSA DERYAYEVA
Mersin Çevre Platformu Sözcüsü Sabahat Aslan, Türkiye’de son yıllarda uygulanan kontrolsüz ve plansız sanayileşme programlarında, gelişmiş ülkelerin kirli teknoloji transferine, nükleer atık ve tehlikeli sanayi atıkları ve plastik atık ithalatının sınırsız ve kontrolsüz yapıldığını gözlemlendiğini söyledi. Aslan, “Gelişmiş Ülkelerin plastik çöp atıklarını yıllarca Çin ithal etmekteydi. Çin plastik atık yüzünden ülkesindeki havanın suyun ve toprağın kirliliğinin arttığını ve buna bağlı insanların sağlıklarının bozulduğunu görünce 2018 yılında plastik atık ithalatını durdurdu. Çin’in plastik atık ithalatı yasağının ardından Çin’e ithal edilen plastik atıklar artık ülkemize ithal edilmeye başlanmıştır. Ülkemiz başta Avrupa Birliği ülkelerinden olmak üzere diğer ülkelerden de en çok plastik atık ithal eden ülke konumuna gelmiştir. Türkiye’ye plastik atık ihraç eden ülkeler arasında ilk sıralarda İngiltere, Belçika, Almanya, ABD, Hollanda, İspanya, İtalya, Slovenya, Fransa ve Japonya yer almaktadır. Uzmanlar Avrupa'nın dört bir yanından Türkiye'ye her gün yaklaşık 241 kamyon dolusu plastik çöp ithal edilmekte olduğunu söylüyor” diye konuştu.
“TEHLİKELİ PLASTİK ÇÖP İTHALATININ YAPILMASI KABUL EDİLEMEZ”
Türkiye’nin tehlikeli plastik atık deposu haline gelmesine karşı olduklarına dikkat çeken Aslan, “Ülkemize gelen plastik çöp atıklarının ancak yüzde 10’unun geri dönüşümü sağlanabilmektedir. Maalesef son zamanlarda Mersin’de de ithal plastik atıklarının ormanlık alanlarına döküldüğü gözlemlenmiştir. Plastik çöp atığı geri dönüşüm tesisleri riskli ve kirletme potansiyeli çok yüksek tesislerdir. İthal plastik çöp atıkları dökme ve yakma faaliyetleri yüzünden tarımsal alanlarımız, su kaynaklarımız ve denizlerimiz plastik çöplerin neden olduğu son derece zehirli kimyasallarla zehirlenmektedir. Bu zehirler toprağımızın gıdamızın, suyumuzun ve havamızın kirlenmesine ve sağlığımızın bozulmasına neden olmaktadır. Ülkemiz de sıfır atık projesi devam ederken çevre ve insan sağlığını bozan tehlikeli plastik çöp ithalatının yapılması kabul edilemez” dedi.