MAYSA DERYAYEVA
‘Tehlikeli Zekâ’, ‘Cam Kafes’, ‘Zamanı Kandıran Adam’ ve ‘Gri Bohem’ kitaplarının yazarı Eray Aydın’la bir söyleşi gerçekleştirdik. Yazar ve öğretmen olan Eray Aydın, “Herkes bir sanatçı hamuruna sahiptir” diyerek gençlerin okumasını ve yazmasını tavsiye etti.
-Eray Aydın kimdir, kendinizden bahseder misiniz?
Eray Aydın: Bir yazar ve öğrenmenim. Bu ikisi dışında iz bırakacak ya da dinlemek için vakit ayrılacak bir yönüm yok. Ancak bu iki alanda yani yazarlıkta ve öğretmenlikte oldukça iddialıyım.
-Kitap yazmaya nasıl karar verdiniz ve bu yolculuğunuz nasıl başladı?
Eray Aydın: Hayal kurabilen ve içinde bir şeyler üretme dürtüsü olan herkes bir sanatçı hamuruna sahiptir. Eğer bu iki hissi duyumsuyorsanız bir gün mutlaka harekete geçeceksiniz demektir. Ben de orta okul ve lisede önce şiirler yazmaya başladım. Ardından Türkiye’de herkesin şair olduğu ama kimsenin şiir okumadığını fark edince düz yazıya yöneldim. Tüm üniversite hayatım boyunca yazdığım roman 5 yılın sonunda reddedildi. Bu kez öyküye yöneldim. Bu kitabın yayınlanmasıyla yazarlık hayatım başladı diyebilirim.
-Yazdığınız romanlarda nelerden ilham alıyorsunuz?
Eray Aydın: İlhama çok inan bir insan değilim. Aslında çalışma azmi kendinizi yeterince zorlarsanız o ilham her koşulda gelebiliyor. Ancak iyi fikirler yürürken geliyor.
-‘Gri Bohem’ kitabınızı ne zaman yazmaya başladınız ve ne zaman okuyucunuzla buluştu?
Eray Aydın: Bir yıl önce edebiyat yaşamımda köklü değişime gittim. Önceleri sadece bilim kurgu ve polisiye tarzında yazıyordum. Ama son bir yılda artık varoluşçu edebiyata geçiş yaptım diyebilirim. Camus, Sartre, Kafka gibi yazarlardan bu donemde özellikle etkilendim. Özellikle Milan Kundera tekniğimin oturmasında çok etkili oldu sanıyorum. Tabi son donemde üst üste yasadığım bazı sıkıntılar da bunda etkili oldu. Boşanmam babamı kaybetmem yasadığım şehri ve isimi değiştirmem ciddi bir hastalık atlatmam hepsi birkaç ay içinde oldu. Ihsan hayattaki önceliklerini ve anlam yüklediği herzeyi sorguladığında gerçekten değişiyor
-‘Gri Bohem’ kitabında okuyucuyu neler bekliyor?
Eray Aydın: Öncelikle aksiyon dozu olan bir kitap ve gizemlerle örülü ancak diğer romanlarımda olmayan bir psikolojik tahlil ve toplum eleştirileri de kitapta var. Kitabin konusu Paris’te yasayan renk körü bir Türk ressamla ilgili. Hem renk körü hem de çok zengin olduğu için tanınan biri olmuş. Ama kariyeri düşüşte. Bizim ressam bir gün yanlışlıkla bir göçmeni öldürür ve hayatında ilk kez bir rengi görür, ölen adamdan akan kanın kırmızı rengini. Gerisini anlatmayayım. İyi okumalar dilerim.