ABİDİN YAĞMUR
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, merkez 4 ilçede görev yapan muhtarlarla bir araya geldi.
Siyasetçinin başarılı olmasının yolu muhtarlarla iletişimden geçtiğine değinen Seçer, “Ben bir siyasetçiyim ama hizmetlerimde siyaseti bir kenara bırakırım. Büyükşehir Belediyesi asla siyasi, bölgesel, mezhepsel, yaşam biçimi ayrımı yapmadan hizmetlerini ulaştırır” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesinin güçlü bir kurum olduğuna değinen Seçer, şikayet etmediklerini ancak hükümetin ayrımcılığını tenkit ettiklerini kaydetti.
Seçer, “Biz güçlü bir belediyeyiz. Ağlayan sızlayan bir belediye değiliz. Ağlamayana emzik vermezler. Ama bizi ağlayacak bir tarafımız yok. Biz aciz siyasetçilersek burada ne işimiz var. Bu koltuklar değerli koltuklar. 2.5 milyon insana bu belediye hizmet ediyor, 1 milyon 900 bin nüfus için gelen bütçeyle hem de. Buna dikkatinizi çekerim. Böyle de bir tablo var. İller Bankası, Çevre Bakanlığı, Spor Bakanlığı bütün kurumlar, diğer kamu kurumlarına aktardıkları kredi, hibe, bunları alt alta toplayın, bunlar nereye gitmiş. Yüzde 95’ten fazlası Cumhur İttifakı belediyelerine gitmiştir. Bakın çok net bir iddia ortaya koyuyorum. Ben 3.5 yıl içinde hiçbir kamu bankasından borçlanamadım. Hiçbir devlet bankasının kapıları bize açılmadı. Belediye adı vermeyeceğim. O ilçelerin muhtarları var. İlçenize yapılan hizmetlere bakın, o hizmetlerin sponsoru kim? Yüzde yüze yakını kurumların hibeleridir. Spor Bakanlığının, Çevre Bakanlığının, Spor Toto’nun, Milli Piyango’nun. Yukarıda Allah var. Şurada vicdanımız var. Bu şartlarda ben belediye başkanlığı yapıyorum. Bu bir şikayet değil. Bir tenkit” ifadelerini kullandı.
“İKTİDAR KURUMLARI SOPA GİBİ KULLANMASIN”
Millet İttifakına mensup olmayan bir belediye başkanına haksızlık yapılsa ilk önce kendisinin karşı çıkacağını vurgulayan Seçer, “Bir belediye başkanı, bir belediye başkanını aşağı çekmek için ayağından çekmez. Sen git beldene hizmet et. Sokaktaki çöpünü topla. Belediye başkanlığı siyasetten uzaktır. Mersin’in çok sorunları var. Belediyemizi aşan sorunlar var. Gidin havaalanıyla uğraşın. Gidin Taşucu bağlantı yolunu yapın. Silifke’ye gidemiyorsunuz yaz aylarında. Erdemli’ye gidemiyorsunuz. Bir saatlik yol 3 saat oluyor. Denizi doldurup havaalanı yaptılar. Koca İstanbul havaalanı bitti, bizim havaalanı bitmedi. Pamukluk Barajını bitirin de ben suyu ucuza vereyim vatandaşa. Belediyeden ne istiyorsunuz? Kurumlar var. Vatandaşlar var. Bu belediye yanlış yapmış. Gidin gereğini kurumlar yapsın. Ama iktidar da kurumları bir sopa gibi kullanmasın. Bunun adı demokrasi olmaz” dedi.
“BENİM ARSAM YOK. KAMU İÇİN KAVGA EDİYORUM”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer konuşmasında, belediye meclisinde gündeme gelen imar rantı tartışmalarını da değerlendirdi. Seçer şunları söyledi:
“Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinde en büyük kavga imar konularında oluyor. Benim Mersin’de bir metrekare arsam yok. Ben ziraatçiyim varsa Tarsus’ta tarlam var. Ne benim, ne ailemin, ne çocuklarımın Mersin’de bir metre arsası yok. Ben Tarsus’ta da arsa zengini değilim. Benim kafamda hiçbir zaman kolay yoldan para kazanma olmadı. Gidin bakın bütün neyim varsa işle ilgilidir. Tarımdır, sanayidir, insanlar çalışır. Gidin bakın tarım dışında, daha önce ev yapmak için aldığım 500 metrekare arsa dışında sonra da vazgeçtim, benim bir metrekare bir şeyim yoktur. Bunu niye özenle anlattım. Belediye başkanlığı dikkat edilmesi gereken görevlerdir. İşin işine rantı, parayı, arsayı, avanta kazancı soktuğun zaman senin yaptığın iş de hayır yok. Bakın mecliste kavgalar bundan çıkıyor. Ben orada vatandaşın hakkını korumak için kavga ediyorum. Kendi arsam için kavga etmiyorum. Yoğunluğu artırın, benim burada arsam var diye değil. Yapmayın kamuya da bir şey aktarın efendim. Her kalem oynatmak bir rant. Ben CHP’nin belediye başkanıyım. Sosyal demokrat bir belediye başkanıyım. Sermaye düşmanı değilim. Hatta ekonomik olarak liberal denetimli bir bakış açım vardır. Ama bu demek değildir ki kapanın eline kalsın. Kamuyu benim düşünmem lazım. Buraya imar açıyoruz. Güzel, arsa sahibi zaten bir liralık tarım arazisi 10 lira oluyor. Peki benim vatandaşımın faydası ne? Park alanı, spor alanı. Ben bunların derdine düşerim. Efendim imar değişikliği olacak. Ne olacak? 100 metrekare yer yapabilecekken 400 metrekare istiyor. Bütün elde ettiğin o rantı cebine koymaya çalışırsan, dürüst bir belediye başkanı buna dur der.”