1974 yılında Ankara’da vatani görevini yaptığı sırada Türkiye’nin Kıbrıs’a yönelik düzenlediği harekâtta Mersin Taşucu’ndan çıkartma gemisi ile gidenlerden evli ve 2 çocuk babası 68 yaşındaki Gazi Derviş Akçınar, yaşananları anlattı. Aslen Adanalı olan 20 yıl İzmir’de yaşadıktan sonra 5 yıldır da Mersin Erdemli’ye yerleşen Gazi Akçınar’ın Kıbrıs harekatında yaralanan komutanı Asteğmen Doğan Tutak’ı kurtarmasının ardından bir arkadaşıyla helikoptere götürdüğü sırada 10 yıl önce vefat eden foto muhabiri Selahattin Gökhan’ın çektiği fotoğrafı ise kendisine anı olarak kaldı. O dönemde yaşadığı duygularla 300’e yakın şiir yazıp, ödüller alan Akçınar, 50 şiirini ise kendi imkanlarıyla çıkarttığı bir kitapta topladı. Kıbrıs Barış Harekatına katılarak gazilik onuru ve savaş madalyası aldığını belirten Akçınar, bununla da gurur duyduğunu söyledi.
"JETLERİMİZİN BOMBALADIĞI MEVZİLER, BİZİM İÇİN İYİ BİR YÖN OLDU"
Ankara Mamak’tan çıkıp önce Mersin Taşucu’na vardıklarını anımsatan Gazi Derviş Akçınar, "Oradan çıkartma gemisiyle Taşucu’ndan Girne sahillerine vardık. Karşımızda aşırı bir yoğun ateş vardı. Biz de karşılık vererek oraya intikal ettik. Beşparmak Dağlarının eteğinde konakladık. Ve oradan zaten ateşler devam etmeye başladı, biz de karşılık verdik. Oradan Lefkoşe, Mağusa devamlı olarak yürüdük gittik. Oradan Mağusa’da Rum Muhafız Alayına yerleştik. Ateşe başladık daha doğrusu onlar da başladı. Ancak Türk jetleri, kahraman pilotlarımızın sayesinde onların bombaladığı Rum mevzileri bizim için iyi bir yön oldu. Oralar bombalandıktan sonra biz daha da ilerlemeye başladık. Ve oradan zafere ulaştık" dedi.
7 KEZ ÖLÜMDEN DÖNDÜ, YARALI KOMUTANINI KURTARDI GÖREVE DEVAM ETTİ
Kıbrıs’ta başından geçenleri anlatan Akçınar, "7 kere ölümden döndüm. Bombaların kuvveti ile 7 kere havaya uçtum. Ama çok şükür ufak tefek yaraların dışında bir yara almadım. Çok şükür sıhhatteyim. Biz Hamitköy’de mücadele verirken arkadan gelen takviye kuvvetlerimiz ve askerlerimiz vardı. Maalesef bir askerimiz miğferine arkadan havan mermisi yedi. Biz de o esnada Doğan Tutak asteğmenimle beraber koşarak onları kurtarmaya gittik. Bizim arkamızdan yine bir ateş açıldı. Doğan Tutak asteğmenim belinden şarapnel yedi, ben de ufak tefek sıyrıklarla kurtuldum. Koştum baktım Asteğmen Doğan Tutak, hemen aldım kucakladım, hemen bir mevziiye götürdüm, kurtarmak için. Çok şükür onu da kurtardık. Daha sonra yaralı asteğmenimizi koluna girerek güvenli bir bölgeye taşıdık, oradan da helikopter pistine götürdük. Helikopter aldı götürdü, biz de çatışma bölgesine gittik görevimize devam ettik" diye konuştu.
“BU VATAN İÇİN ÖLMEK BİR ŞEREFTİR”
68 yaşında olduğuna dikkat çeken Akçınar, "Vatanımıza herhangi bir saldırı olacağı zaman koşa koşa, uça uça ölümüne gideriz, bu vatanı kurtarmak için. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu vatan için ölmek bir şereftir. Şehitlik güzel bir mertebedir. Yine gideriz yani. Yani futbol maçına gider gibi gideriz, korkmadan. Yunanistan bizim ülkemizi devamlı tahrik ediyor, bu tahriklere kapılmayacağız. Zaten her an hazırız. Bir saldırsın da görelim, gereken cevabı alır" ifadelerini kullandı.
Kıbrıs harekatında Rum ve Yunanlıların daha saldırgan olduğuna da dikkat çeken Akçınar, ama saldırganlıklarının da hesabını aldıklarını kaydetti. (İHA)