ELVAN KONUK
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde açıklama yapan TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Mersin Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Değirmenci, gıda krizine dikkat çekti. İnsan Hakları Bildirgesi’ne göre herkesin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı olduğunu hatırlatan Değirmenci, “Ülkemizde Adil yargılanma hakkı, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı ve ayrımcılıktan korunma hakkı gibi en temel haklarla birlikte, sağlıklı beslenme ve kaliteli yaşam hakkını sağlamak adına büyük sıkıntı ve zorluklarla karşılaşmaktayız” dedi.
“ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA YETERSİZ BESLENMEYE BAĞLI SAĞLIK SORUNLARI ARTACAK”
TÜİK`e göre Kasım 2022`de gıda enflasyonunun yıllık yüzde 100`ü aşarak yüzde 102,55`e ulaştığını söyleyen Değirmenci, “Bu verilere göre, fiyatı en çok artan 10 ürünün tamamı tarım ve gıda ürünüdür. Son bir ayda tereyağı yüzde 17,58, taze süt yüzde 15,71, peynir yüzde 15,05, alkolsüz içecekler ve konsantre içecekler yüzde 14,02, sebze yüzde 13,26, pirinç yüzde 10,87 oranında artmıştır. TÜİK verilerinin haricinde gerçekte temel gıda maddelerinin birçoğunun fiyatlarında yüzde 200 ile yüzde 400 aralığında bir artış oldu” ifadelerini kullandı. Gıda fiyatlarındaki artışın dar gelirli kesimlerin sağlıklı beslenmesini imkânsız hale getirdiğini belirten Değirmenci önümüzdeki yıllarda yetersiz beslenme ve açlığa bağlı olarak sağlık sorunlarının artacağını söyledi.
“ÇOCUKLAR GIDA KRİZİNDEN DAHA ÇOK ETKİLENİYOR”
Gıda krizinden en fazla ve kalıcı şekilde etkilenen kesimin çocuklar olduğunu ifade eden Değirmenci, “2021 yılı istatistiklerine göre Türkiye`de 18 yaş altı nüfus 23 milyon, sıfır ile dört yaş aralığındaki çocuk sayısı ise yaklaşık 6 milyondur. Çocuklar anne karnında oldukları dönemden başlayarak hızla gelişen beyinleri, hastalıklara karşı savunmasızlıkları, olumsuz etkilerden kaçınma ya da bu etkilere uyum sağlama konusundaki sınırlı kapasiteleri nedeniyle gıda krizinden yetişkinlere kıyasla daha ağır bir şekilde etkilenmektedir.
Açlık ve yetersiz beslenme sorunu yaşayan çocuklar, bütün hayatlarını olumsuz etkileyecek fiziksel ve zihinsel sağlık sorunlarına maruz kalmaktadır. Bu durumu çocuk sağlığına yönelik bir şiddet, insan haklarının ve çocuk haklarının ihlali olarak görmek gerekmektedir” diye konuştu.
“ÇOCUKLARIN SAĞLIĞI HER YAŞ DÖNEMİNDE KORUNMALIDIR”
Devletin çocukların yeterli beslenmesi için her türlü imkânı seferber etmesi gerektiğine dikkat çeken Değirmenci, bu konudaki üzerlerine düşen toplumsal ve kurumsal görevleri yapmaya hazır olduklarını belirtti. Çocukların sağlığının her yaş döneminde korunması gerektiğini vurgulayan Değirmenci, “Bugün çocukların yeterli, dengeli, sağlıklı ve güvenli beslenmeleri için harcanmayan her bütçenin kat be kat fazlası yarın sağlık harcamaları için kullanılacaktır. Sağlıklı ve dengeli beslenme ile kronik hastalıkların birçoğunun önlenebildiği bilinmektedir. Bu doğrultuda, yetersiz beslenme ve açlık sorunu yaşayan aileler tespit edilmeli ve bu ailelerin okul öncesi her yaştaki çocuğu için evde gıda desteği sağlanmalıdır. Okul çağındaki çocuklara ise günde en az bir öğün yemek ücretsiz olarak, okullarda verilmelidir. Bu destekler için merkezi bütçeden kaynak ayrılmalı, yerel yönetimlerde kamusal destek-dayanışma programları uygulayarak merkezi hükümete destek vermelidir” şeklinde konuştu.