Dr. Öğr. Üyesi Nurcan Çiçek, üst üste yaşanan depremler sonrasında oldukça fazla can kayıpları yaşanılan bir dönemde insanların kaygılarını, korkularını, yaşam arzularını, bu kaygı ve korkularla nasıl başa çıkılacağını anlattığı ve çeşitli telkinlerle zenginleştirdiği seminerini beş bölümde gerçekleştirdi.
“ŞİMDİYE KADAR BÖYLE BİR DENEYİMİMİZ OLMADI”
Seminere Leo Buscaglia'nın ‘Öğrendim ki’ adlı şiiriyle başlayan Çiçek ilk bölümde; yaşanılan psikolojik travmayı, bu travmanın sebeplerini ve yapılması gerekenleri aktardı. Çiçek; ‘Travma Bileşenleri’ adını verdiği ikinci bölümde gerçekleştirdiği sunumunda personele psikolojik telkinlerde bulunarak kontrol duygusu, inanç ve bağ kurma konusunda bilgiler verdi. Çiçek, "Bu cennet vatanda yaşıyorsak deprem bölgesinde olduğumuzu da unutmamalıyız. Çok büyük bir doğal afet yaşandı. Daha yeni pandemiyi yaşadık. Tam normalleşecektik ki, büyük ve acı bir depremle sarsıldık. Biz burada sallandık ve korktuk, çok korktuk ama deprem bölgesinde yaşayanlar ağır ve acı kayıplar verdiler. Şimdiye kadar böyle bir deneyimimiz hiç olmadı. Şu anda buradaysanız ve korkularınız olsa da hayata tutunmaya devam ediyorsanız kendinizle gurur duyun" ifadelerini kullandı.
“DEPREMZEDE DEĞİL ‘DEPREMDEN ETKİLENEN KİŞİLER’ DENMELİ”
Bireysel farklılıklarımızın, tepkilerimizi ve duygularımızı da farklı kıldığını belirten Çiçek, konuşmasının üçüncü bölümünü "Travmatik Sistem Tepkileri" adını verdiği travma sonrası fizyolojik, duygusal, bilişsel ve kişiler arasındaki ilişkilerde verilen tepkilere ve bunlarla nasıl başa çıkılacağı konusuna ayırarak, "Bu tepkiler, anormal bir olaya verilen normal tepkilerdir" şeklinde konuştu. Deprem sonrasında ilk bir haftada yemek yerken, uyurken, çay içerken utandığımızı, insanca duygularımızın yıprandığını ve kurtarma çalışmalarını televizyonda izleyerek olayın çok fazla içine girdiğimizi aktaran Dr. Öğr. Üyesi Çiçek, konuşmasının dördüncü bölümünde ise "Travma Sonrası Stres Bozukluğu" durumlarından ve yoğun olası duygularından bahsetti.
Bu acıları ve kayıpları yaşayan kişilere artık ‘depremzede’ değil ‘depremden etkilenen kişiler’ denmesi gerektiğini belirten Dr. Çiçek, konuşmasının beşinci ve son bölümünü ‘Dikkat Edilmesi Gereken Konular’a ayırdı. Tek tek bu konuda da tavsiyelerde bulunan ve telkinler veren Çiçek, sunumunun ardından salonda bulunan personelin sorularını cevapladı. (Haber Merkezi)