“İç mekanlarda depreme yönelik önlemler alınmalı” | Güney Gazetesi Mersin

“İç mekanlarda depreme yönelik önlemler alınmalı”

Depremde yaralanmaların ve ölümlerin yüzde 47’sinin düşen nesneler sonucu olduğunu belirten İçmimarlar Odası (İÇMO) Mersin Temsilciliği Başkanı Kemal Burçin Köksal, “Sabit ve hareketli mobilyalara yönelik; dolaplar bulundukları yüzeye sağlam biçimde sabitlenmelidir. Dolap kapakları kilitlenir ya da mandallanır olmalıdır. İç mekânda kullanılan her türlü kimyasallar güvenli biçimde depolanmalıdır” dedi.

“İç mekanlarda depreme yönelik önlemler alınmalı”


ELVAN KONUK


Deprem ve iç mekan güvenliği ile ilgili bilgi veren İÇMO Mersin İl Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Burçin Köksal, alınması gereken önlemleri paylaştı.

Deprem sonucu yapısal olmayan hasarlara neden olabilecek risk gruplarını, binanın taşıyıcı sistemi dışında kalan her türlü eşya, donatı elemanı, obje ve benzerlerinin oluşturduğunu dile getiren Köksal, “1999 Kocaeli depremi araştırması ölüm ve yaralanmalara sebepleri; yüzde 14 dolgu duvarlar, yüzde 10 tavanlar, yüzde 15 sabitlenmemiş dolaplar, yüzde 8 kirişler, yüzde 8 kolanlar, yüzde 6 cam objeler, yüzde 6 gardıroplar, yüzde 3 çekmeceli dolap ve büfeler, yüzde 3 pencereler, yüzde 2 duvara monte edilmiş dolaplar, yüzde 2 televizyonlar, yüzde 2 çatılar ve yüzde 2 kitaplıklar olarak açıklamaktadır. Bu tip risk grupları, her türlü ortamda insan hayatını tehdit etmektedir” dedi.

 

“DEVRİLEBİLECEK EŞYALAR BELİRLENEREK SABİTLENMELİ”

 

Yaralanmaların yüzde 47’sinin düşen nesnelerin çarpması sonucu oluştuğunu söyleyen Köksal, “Ölümlerin ve yaralanmaların çoğuna; düşen ya da kırılan parçaların sebep olduğu bilinmektedir. Bu tip risklerin oluşturduğu hasarlar, kurtarma çalışmalarının yapılmasına da engel oluşturabilmekte ve afet sonrasında yaşamı zorlaştırabilmektedir. Bu nedenle yapısal olmayan riskler küçümsenmemeli ve iç mekânlarda oluşabilecek tehlikeleri azaltmak için önceden risklerin belirlenerek, tedbirlerin alınması gerekmektedir. Devrilebilecek ve kayabilecek eşyalar belirlenerek önceden sabitlenmeli, geçiş yolunu kapatabilecek olanlar ise kaldırılarak, tahliye için imkân sağlanmalıdır. İç mekânda kullanıcı yüküne bağlı uygun genişlikler ile çıkış sayısı ve imkânları verilmelidir” ifadelerini kullandı.

 

 

 

DEPREME YÖNELİK İÇ MEKÂN TASARIMI

 

Depreme yönelik mekânsal gerekliliklerin tasarım aşaması itibariyle ele alınması gerektiğini vurgulayan Köksal, depremin tetiklediği tehlikeler içinde yangın ve tehlikeli madde olaylarının söz konusu olduğunu ifade etti.

İç mekan tasarımlarında alınabilecek önlemleri sıralayan Köksal, şunları söyledi:

Bina taşıyıcı sistemine yapılacak her türlü müdahaleden kaçınılmalıdır.

Çıkış noktalarına yönelik; pencere ve kapı dışlarına takılan güvenlik demirleri mutlaka içeriden mekanik olarak açılır olmalıdır.

İç mekân merdivenlerine yönelik; basamak yüzeyleri, kaygan olmayan malzeme ile üretilmeli veya kaplanmalıdır. Cam basamaklar, deprem anında burulma etkisi ile parçalanabileceğinden, önerilmemektedir.

Sabit ve hareketli mobilyalara yönelik; dolaplar bulundukları yüzeye sağlam biçimde sabitlenmelidir. Dolap kapakları kilitlenir ya da mandallanır olmalıdır. İç mekânda kullanılan her türlü kimyasallar güvenli biçimde depolanmalıdır.

Açık rafların önlerine bariyer oluşturacak dekoratif elemanlarının monte edilmesi, üzerlerindeki objelerin düşmesini belli oranda engelleyici olacaktır.

Yüzey kaplamaları, hafif malzemelerden seçilmeli ve sağlam monte edilmelidir. Yangın çıkışlarına yakın alanların zemin ve duvar kaplamaları ile küpeşteler, yangına dayanıklı/geciktirici özellikte olmalıdır.

Tesisat sistemlerine yönelik; tüm tesisat boruları ilişkili yüzeye sabitlenmelidir. Elektrikli-gazlı çalışan aletler, ilişkili yüzeye sabitlenmelidir. Yapı sistemine, gaz ve elektrik akışını otomatik olarak kesen emniyet ventilleri takılmalıdır.