CHP’li Başarır “Şahsımla ilgili uzun bir tweet atmışsınız” dediği Nebati’ye “Sizin yazmadığınızı tahmin etmesem de makamınıza olan saygımdan dolayı sizin yazdığınızı kabul ediyorum” diyerek şu ifadelerle seslendi:
“Tartışma adabından, birlikte tartışarak konuşmaktan bahsetmişsiniz. Çok güzel ama genel başkanınız böyle bir durumu asla kabul etmedi, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkmadı. Ama siz tartışma adabı dediyseniz demek ki böyle bir cesaretiniz var. Bakın ben şu anda sandık güvenliği için memleketiniz Şanlıurfa’ya gidiyorum ama hemen dönebilirim; Mersin’e gelebilirim, Ankara’ya gelebilirim ya da siz Şanlıurfa’ya gelebilirsiniz.
Gelin, karşılıklı tartışalım. Mersin’i tartışalım, ekonomiyi tartışalım, yoksulluğu tartışalım, gençleri tartışalım. Neyi doğru neyi yanlış yapmışsın tartışalım. Ortaya koyduğunuz eserleri, ülkenin durumunu siz anlatın ben anlatayım; Mersin ve Türkiye karar versin. Hemen bugün, tweet atarak değil konuşarak-tartışarak. Demişsin ya ‘tartışma üslubu’, haydi Nebati cesaretin varsa hemen, 3 saat içinde istediğin yere geleceğim. Ankara, Mersin ya da Şanlıurfa. Buyurun.”
NEBATİ NE DEMİŞTİ?
AKP'li Nureddin Nebati, Ali Mahir Başarır'ı hedef aldığı paylaşımında şunları söylemişti:
Mahir Başarır,
CHP zihniyetinin seviyesini göstermiş olduğunuzdan dolayı teşekkür ederim. Mersin’e adım attığım ilk andan bu yana söylediğim gibi biz buraya çalışmaya, hizmet üretmeye geldik. Kavga-gürültü için gelmedik. “Dostun evi gönüllerdir” demiş Yunus Emre. Bizler de Mersin’imize gönüller yapmak için, eser ve hizmet üreterek şehrimizi güçlü yarınlarına taşımak için geldik.
Ancak anlaşılan siz siyaset yapmayı eser ve hizmet üretmek olarak değil, laf yarıştırmak, gerçekleri çarpıtarak insanlara hakaret etmek olarak görüyorsunuz. Keşke enerjinizin en azından bir kısmını meyve veren ağaçları taşlamak yerine, meyve ağacı dikmeye, insanımıza hizmet üretmeye harcasanız. Keşke saldırgan ve çirkin ifadelerinizle sürekli gündem olmaya çalışmak yerine eserlerinizle, projelerinizle meydanlara çıksanız. Anadolu irfanı da Mersin’in kardeşlik ahlakı da sizin bu tavırlarınızı asla tasvip edemez.
Bilişsel kapasiteniz ve dar kelime dağarcığınız duygu ve düşüncelerinizi sözcüklerle aktarmakta sizi zorluyor olabilir. Ancak çiğ sözcüklerle saldırıda bulunmak yerine tartışma adabı geliştirebilmek ve fikirlerinizi uygun sözcüklerle aktarabilmek adına size kitap okumanızı ve münazara gruplarına katılmanızı öneririm. Görünüyor ki gerçekliği algılama ve yorumlama biçiminizde çarpıklıklar var. Profesyonel destek almanız daha gerçekçi ve işlevsel düşünceler geliştirebilmenize yardımcı olacaktır.
Şunu da bilmenizi isterim ki bir daha böylesi bir seviyeyi muhatap alacak da değilim. Eğer bir gün olur da laf değil eser ve icraat yarıştırmak isterseniz buyurun gelin. “Yok, ben ille de laf cambazlığı yapacağım” diyorsanız o da sizin nerede durduğunuzun, hangi siyaset anlayışından medet umarak nasıl bir yolda yürüdüğünüzün resmi olacaktır. (Haber Merkezi)