ESNAF TÜPE ÇALIŞIYOR | Güney Gazetesi Mersin

ESNAF TÜPE ÇALIŞIYOR

Tüp fiyatları 1 ay içerisinde peş peşe gelen zamların ardından 310 liradan 430 liraya yükseldi. Bu durum yurttaşları etkilediği gibi, esnafın girdi maliyetlerini de arttırdı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından girdi fiyatlarında yüzde 100’ün üzerinde artış olduğuna dikkat çeken Mersin’deki lokantacı esnafı, “Eskiden iş olsun olmasın insanlar mutluydu, bugün iş çok güzel olsa bile mutlu değiliz çünkü korkumuz var. Yarın neye zam gelecek diye. Artık severek çalışmıyoruz” dedi.

ESNAF TÜPE ÇALIŞIYOR


ELVAN KONUK

 

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından mazot fiyatlarının 38 liraya dayanmasıyla birlikte birçok kalem ürüne de fahiş zamlar geldi. Bu artış yurttaşları olduğu kadar esnafı da etkiledi.

Mersin’de 36 yıldır lokanta işleten Ökkeş Boyraz, tüp fiyatlarındaki artıştan dert yandı. Boyraz, “Tüp 310 liraydı seçimden önce şimdi olmuş 430 lira. Bir tüp üç günde bitiyor. 15 tüpte bin 500 lira zarar ediyorum. Bunu vatandaşa yansıtıyorum vatandaş da şikayetçi. Biz eskiden yemek ve pilavı 60 liraya veriyorduk şimdi 120 lira oldu, iki kat arttı ancak tüp 3 katı oldu, esnafa da yazık” dedi.

Girdi maliyetlerinde her geçen gün artış yaşandığını vurgulayan Boyraz, “Kiramız 5 binse 15 bin lira oldu. Suya çok yüklü bir zam yapıldı.  4 liralık soğan şuanda 18 lira, kırmızı et zaten uçtu, 380 lira. Seçimden önce 270’e alıyorduk 380 lira oldu. Bonfile alıyorduk 55 liraya oldu 105 lira. Bir döner 40 liraydı şuan 60’a veriyoruz kurtarmıyor, onun da sebebi ekmek kağıt gibi fiyatı 7 lira 50 kuruş. Bütün esnafın derdi şuanda zam. Zamlar hem bize hem müşterilere yansıyor” ifadelerini kullandı.

 

“BU DÖNEM KADAR KORKUNÇ BİR DÖNEM GÖRMEDİK”

 

25 yıl önce açılan baba yadigari tantunici dükkanını işleten Uğur Toprak, “Burası çeyrek asırlık bir dükkan her dönemi gördük biz burada ama bu dönem kadar korkunç bir dönem görmedik. Pandemide bile böyle değildi para bereketliydi. Şimdi çok güzel paralar kazanıyoruz ama paranın hamallığını taşıyoruz, paramız pul oldu artık” dedi.

Eskiden zamların yalnızca yılbaşında sembolik olarak yapıldığına dikkat çeken Toprak, “Şimdi müthiş artan zamlar var bazı ürünlerde yüzde 1000 iki sene öncesiyle kıyasladığımız zaman bazı ürünlerde yüzde 700, en asgari zam yüzde 300 yüzde 350 en az gelen zamlar. Yakıta sürekli zam geliyor, bir vergi zammı vardı bir de onların yaptığı zam var sürekli. Her şey nakliyeyle alakalı bütün ürünler, çiftçi ürün yetiştirirken araçları mazotla çalıştırıyor. Mazota ve doğalgaza zam geldiğinde diğer girdi fiyatlarına da yansıyor. Bu da üretici ve tüketiciye de yansıyor. Şimdi biz de şaşırdık. Her zam yaptığımız da müşterimizin de ister istemez alım gücü düştüğü için işimiz de azalıyor. Direniyoruz bazen zam yapmıyoruz, kardan zarar ediyoruz ama bazen de çaresiz kalıyoruz” diye konuştu.

 

“DERT BİR DEĞİL BİN DERTLE UĞRAŞIYORUZ”

Artık mutlu bir şekilde çalışamadıklarını belirten Toprak, her gün neye zam gelecek diye düşünüp kaygılandıklarını anlattı. Esnaf olarak çok fazla dertle uğraştıklarını vurgulayan Toprak, “Küçük tüp kullanıyorum ben, iki hafta 20 lira zam geldi sonra bir 10 lira daha geldi 30 lira. Biz bunu azımsıyoruz ama ayda bin lira şimdi ekstradan para veriyorum ben. O da bunu az kullandığımız için. Daha büyük işletmeler daha büyük para harcıyor. Sadece tüpe bakmamak lazım. Yakıta zam geldi mi ambalajıma kadar her şeyi etkiliyor. Seçimden sonra fiyatlar daha da arttı ama bunlar daha iyi zamlar.  Asıl zammı yerel seçimlerden sonra bekliyoruz. Ondan sonra daha zor bir dönem başlayacak bence de öyle, hazine boşaldığı için” şeklinde konuştu.

İşyerindeki girdi fiyatları hakkında konuşan Toprak, bunun satış fiyatlarına yansımasını değerlendirdi. Toprak, şu ifadeleri kullandı:

“Mersin’de en uygun fiyata tantuni veren biziz. Hem kaliteli vermeye çalışıyoruz, bunu yaparken de garnitürü eksiltmek zorunda kalıyoruz. Müşteri tantuni yesin diye mesela kara lahana vermiyoruz.  O fiyata dahil olmasın diye. Böyle şeylerden maalesef kısmaya çalışıyoruz. Şuan biz tavuk tantuniyi 50 liraya veriyoruz kilosunu 75 liraya alıyordum şuan 80 lira oldu. Et tantuni iki ay önce 50 liraydı şimdi 70 lira, kilosunu 290 liraya alıyoruz o da toptan aldığımız için. İş bunla bitmiyor çalışan arkadaşların asgari ücret maaşı sigortası çok zor. İnanın hevesimiz kalmadı.”

 

 

 

“Dükkan kirasının 4 katını fırıncıya veriyorum”

 

 

En çok ekmek fiyatlarındaki artıştan etkilendiklerini dile getiren Uğur Toprak, “Dükkan kirasının 4 katını fırıncıya veriyorum. Korkunç paralar ödüyoruz” dedi.

 

Ekmek fiyatlarındaki artış da lokantacı esnafının girdi maliyetlerini arttırdı. Mersin’de bir fırıncı terörü olduğunu ifade eden Toprak, “Türkiye çapında ekmeğe zam geldi. Mersin’de esnafa ekmek veren fırıncılar da zam yaptı. Ama yıllardır biz bu sektörde tezgahta mesela 3 yıl önce ekmek 1 lira 50 kuruştu esnafa 80 kuruşa gelirdi. Yarı yarıya tekabül ediyordu. Ama şimdi fırıncılar rekabeti kaldırmışlar.  Mesela ben diyelim ki aldığım yerin ekmeğini beğenmiyorum ama başka fırından da ekmek alamıyorum, başka fırın bana ekmek getirmiyor. Çünkü kendi aralarında anlaşmışlar, büyük bir şirket kurmuşlar” ifadelerini kullandı.

Fırıncılar arasında rekabetin olmamasının ekmeklerde fahiş fiyata neden olduğunu vurgulayan Toprak, “4 liraya ekmek alıyordum 1,5 ay önce şimdi ekmek 7 lira 50 kuruş olunca bize verdikleri fiyatı 6 lira 50 kuruşa çıkardılar. Normalde bunun hakkı 4 liradır, 5 liradır. 1 ay önce ben ekmeği 4 liradan alıyordum şimdi 6 lira 50 kuruştan alıyorum. Günde o zaman 100 ekmeğe 400 lira para verirken şimdi 100 ekmeğe 650 lira para veriyorum. Öyle bir zam oldu ki bir günde 250 lirayı ben çöpe atıyorum. Dükkan kirasının 4 katını fırıncıya veriyorum. Günde 100 ekmek çalışmıyorum tabi 150-200 ekmek. 500 ekmek çalışanlar var, 1000 ekmek çalışanlar var. Bu da ayda 100 bin 150 bine tekabül ediyor. Korkunç paralar ödüyoruz. Tabi fırıncıların yaptığı yasal bir şey, kendi aralarında anlaşmışlar ama buna bir çözüm bulunmuyor” şeklinde konuştu.

 


  ESNAF TÜPE ÇALIŞIYOR