ABİDİN YAĞMUR
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu 12 Eylül darbesinin yıldönümünde açıklama yaptı. Platform adına Mersin 78'liler Girişimi Derneği Başkanı Yeşim Dağgeçen konuştu. Dağgeçen, “12 Eylül Darbe Anayasası ve Siyasi Partiler Yasası, seçim barajı, YÖK, RTÜK, sendika yasaları ile sürüyor, binlerce yönetmelikle sürüyor, tekçi darbe yasaları ve yönetmelikleri ile yönetiyor. Türkiye'nin resmi siyasal muhalefeti de tahterevallinin bir diğer ucunda 43 yıldır bu tekçi darbe siyasetinin kuralları içinde muhalefet oynuyor” dedi.
İktidarıyla muhalefetiyle siyasetçilerin 12 Eylül darbe rejimiyle uzlaştıklarını vurgulayan Dağgeçen “Erdoğan, darbeden 20 yıl sonra hazır bulduğu antidemokratik anayasayı ve yasaları kendi siyasi yükselişi için sonuna kadar kullandı. Anayasayı ve yasaları ihtiyaç duyduğunda da yok saydı.Resmi muhalefet siyaseti, 1983 yılından 2000'li yıllara 12 Eylül darbe rejimiyle uzlaşmasaydı, darbe rejimi tasfiye edilebilseydi, hatta sınırlanabilseydi, Erdoğan bu kadar yolu adeta muhalefet yokmuş gibi böyle kolaylıkla alabilecek miydi?” diye sordu.
“HALKLARIMIZ GÜÇLÜ BİR SİYASAL ÇIKIŞ ARIYOR”
Türkiye Mayıs Seçimlerinden sonra ağırlaşarak süren ülke sorunlarıyla yerel seçimlere gittiğini söyleyen Dağgeçen, “İki turlu genel seçimlerden moralsiz çıkıldı. Dağınıklık, umutsuzluk eğilimleri hala sürüyor. İktidarın yerel seçimleri de alacağı korkusunu gözlemliyoruz. Halklarımız bir umut odağının duruma el koyarak havayı tersine çevirecek güçlü bir siyasal çıkış anıyor. Eğer buna bir cevap verilmezse umutsuzluğun derinleşerek sandığa yansıması muhtemeldir. İnisiyatif alma gerçek bir ihtiyaçtır, hemen harekete geçilmelidir. Sol'un otokratik iktidara soluk aldırmayacak tek kararlı muhalefet odağı olduğunu, toplumun bize güvenebileceğini göstermenin zamanıdır. Öncelikle solun bütün demokratik toplumsal halk katmanlarına seslenen bir yerden, güç ve eylem birliği ve zaman kaybetmeden en geniş ittifakı sağlamasının zamanıdır” ifadelerini kullandı.
TALEPLER
12 Eylül darbe rejiminden gerçek demokrasiye geçişimiz oldukça sorunludur. Bu sorun esas itibariyle değişmeyen, değiştirilmeyen Anayasa sorunudur.
12 Eylül darbesinden bu yana hükümetlerin değişmesiyle birlikte kısmi değiştirmelerle sürdürülen 1980 Darbe Anayasasının kaldırılarak; demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi ve sosyal bir anayasanın toplumsal bir mutabakat ile yapılmasını talep ediyoruz.
Toplumsal barışın, adaletin, kolektif ve bireysel hak ve özgürlüklerin sağlandığı, baskının ve şiddetin değil özgürlüğün ve eşitliğin olduğu Demokratik Cumhuriyette yaşamak istiyoruz.
Tüm cezaevlerinde yaşanan ve Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi'nin her karesinde yaşanan gerçekliğe bağlı kalarak, büyük insanlık ve ülke için 'İnsan Hakları Müzesi'ne dönüştürülmesini talep ediyoruz.