ELVAN KONUK
İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’yle ilgili grubu adına söz alarak TBMM kürsüsünde konuştu. Kocamaz, “Bu değişiklikle belediyelerin yetki sınırlarına giriliyor, adeta bu torba yasalar artık torba yasa kavramının da dışına çıktı, artık bunlara çuval yasaları demekte fayda var. Birbiriyle alakası olmayan birçok konu maalesef bu torbaların içerisine konuluyor çorbaya dönüştürülüyor” dedi.
Kocamaz, Kanun teklifinde belediyelerin yetki sınırlarında olan atık su ve katı atık hizmetleriyle ilgili konularda gelirlerin bakanlığa döner sermayelere devredileceğinden bahsedildiğini söyledi. Bakanlıkların hangi atık su tesisleriyle bu hizmetleri vereceklerini soran Kocamaz, “Katı atık hizmetlerini hangi araç gereçle hangi tesislerle verecekler? Burada net bir şekilde ortaya konulmadan belediyelerin hizmetini gelir olarak kendilerine döndürme gayreti içerisindeler. Biz bunu yıllar önce Hal Yasası’nda da gördük. 1997’e kadar belediyeler yüzde 4 alırdı devlet de yüzde 4 stopaj alırdı. Daha sonra bu 2002 yılına kadar Tansu Çiller’in döneminde stopaj yine devlete yüzde 4 olarak alınırken belediyelerin rüsum gelirleri yüzde 2’e düşürülmüştü. 2002’de Sayın Cumhurbaşkanı Başbakan olduğunda dedik ki ‘inşallah bu haksızlık ortadan kalkacak.’ Ama gördük ki belediyelerden geldiği için belediyeleri koruyacağına inandığımız sayın Cumhurbaşkanı, nasıl ki ormanı yok eden baltanın sapı ormandansa o rüsum gelirlerini 1’e düşürdü ama stopajlar hala yüzde 4 olarak bugünlere kadar geldi. Belediyeler yaptıkları masrafı bile hal rüsumu olarak geriye alamadılar, bütçelerinden ekstra oraya para ayırdılar” ifadelerini kullandı.
“AFGANLILAR, SURİYELİLER, AFRİKALILAR KAYIT ALTINA ALINAMAZKEN BU İŞLERE ÖNCELİK VERİLMESİ MANİDAR”
Konutların turizm amaçlı kiralanmasıyla ilgili de konuşan Kocamaz, otellerin yeterince ziyaretçi almamasından dolayı hükümetin küçük işletmelere el atmaya çalıştığını dile getirdi.
Kocamaz, şu şekilde konuştu:
“Biz İYİ Parti olarak bu tür yerlerde kalanların resmi kayıtlara girmesinden yanayız. O konuda her türlü desteği sonuna kadar veririz. Ancak bugün ülkede elini kolunu sallayan Afganlılar, Suriyeliler, Afrikalılar kayıt altına alınamazken bu işlere öncelik verilmesi gerçekten manidardır. Burada gariban evini yaz aylarında boşaltarak deniz kenarındaki köylerdeki, beldelerdeki evini boşaltarak oradan üç beş kuruş gelir elde etmeye çalışan insanların ekmeği elinden alınmak istenmektedir. Elbette kayıt dışı olmaması gerekir, bu işletmelerin de mutlaka devlete vergi vermeleri gerekir büyük işletmelerin. Ama gariban kendi evini kiralayarak üç beş kuruş gelir elde etmeye çalışırken kendisi de gidiyor barakalarda çadırda o yazı geçirmeye çalışıyor. Bütçesine üç beş kuruş gelir olabilir mi diye.
Bu değişiklikle konulan vergilerle evlerde kalmaların bedeli otellerde kalmanın bedellerine yaklaşacaktır. Dolayısıyla işçi, memur, dar gelirli yaz tatillerinde tatil yapma imkanından da maalesef mahrum kalacaktır.
Bütün kat maliklerinin onayının alınmasından bahsediliyor, böyle bir olayda kat maliklerinin onay vermesinin mümkün olmadığını herkes biliyor. Dolayısıyla bu tür yerlerin tamamen kapatılmasına yönelik bir karar ortaya çıkarılmış. Bu konu da gerçekten çok manidar, galiba hazine boş, bütçe boş. Bütçenin eksiği buralardan tamamlanacakmış gibi düşünülüyor.”
“Belediyelerin geliri döner sermayeye gidecek” |