ELVAN KONUK
Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelen ADD, ÇYDD, Eğitim İş, YKKED ,29 Ekim Kadınları Derneği Mersin Şubeleri üyeleri Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in ‘Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceğiz’ şeklindeki açıklamasına tepki gösterdi. Eğitimciler, Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Efendiler ve ey millet! İyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir. Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir” sözlerinin yer aldığı bir pankart açtı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Eğitim İş Mersin Şube Başkanı Yakup Tekin, ‘Hep birlikte Cumhuriyeti koruma görevimize devam edeceğiz’ dedi.
“MİLLİ EĞİTİM BAKANININ KONUŞMASI SUÇ İTİRAFIDIR”
Tarikat ve cemaatlerin MEB desteğiyle ve ÇEDES benzeri protokoller aracılığıyla eğitimde cirit attığını söyleyen Tekin, Türkiye’nin geleceğinin tehlikede olduğunu belirtti. Tekin, “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ‘2023 yılı itibariyle geçerli 2.709 tane protokolümüz var. Bu protokollerden 1.167 tanesi resmi kurumlarla, 550 tanesi STK'larla, 986 tanesi ise TEMA'dan Kızılay'a bir çok STK'yla. Bunların içerisinde sizin 'tarikat, cemaat' dediğiniz, bizim 'STK' dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Ben bu protokollerle bize destek olanlara da teşekkür ediyorum. Onlarla protokol yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor. Onlardan siz bunun için rahatsızsınız. Ben o STK'larla protokol imzalamaya devam edeceğim. Çocuklarımın dağa çıkmaması için sizin insan kaynağınıza, insan yetiştirmemek için buna devam edeceğim’ şeklinde konuşmuştur. Konuşma içeriğinden de açıkça anlaşılacağı üzere Milli Eğitim Bakanlığınca tarikat ve cemaatlerle protokol yapıldığı, en az 10 tane mevcut protokol olduğu ve protokol yapılmaya da devam edileceği, bizzat bakan tarafından ikrar edilmiştir. Söz konusu açıklamalar ve yapılan uygulamaların ikrarı ve de yapılmaya devam edileceğine dair ifadeler açıkça suç itirafıdır” ifadelerini kullandı.
“TÜM VELİLERE HUKUKİ DESTEĞE HAZIRIZ”
MEB’in, çocuklara her istediğini yapma ve canının istediğini, derslere sokma gibi bir hakkı olmadığını vurgulayan Tekin, Milli Eğitim Bakanının STK adı altında tarikat ve cemaatleri okullara sokma ısrarını yargıya taşıdıklarından söz etti. Tekin, “Tarikatlar bu protokollerle okullarda özellikle yoksul aile çocuklarına ulaşıyor. Kamp, gezi adı altında ‘Tarikatlar iyidir, yardımseverdir algısı yayarak, okullardan öğrenci topluyorlar. FETÖ’nün okullardan mürit toplama yöntemini, MEB bu protokollerle tüm tarikat ve cemaatler için açtı. Bakanın tarikat ve cemaatlerle ilgili meclisteki sözleri, okul gruplarında anında paylaşılıp, öğrenci yönlendirilmesi için okul idareleri cesaretlendirildi. Öğrenciler, tarikat ve cemaatler için açık hedef yapıldı. Okul dışı faaliyet için izin verilmiş gibi görünse de, tarikat müritleri okullara yerleşti. Cübbeli, sarıklı, çarşaflı yani tarikatların sembol giysilerini giyen bu kişiler, ‘sohbet’ adı altında özellikle yatılı okullardaki öğrencilerle doğrudan temas kuruyor. MEB, ‘veli izin belgesi’ almadan, tarikat cemaat bağlantılı bu kişileri okullara hatta derslere sokuyor. MEB protokol yapsa bile, ‘veli izin belgesi’ olmadan çocuklara, tarikat müritleri ile temas kurduramaz. STK maskesiyle, tarikatçılar okullarda derslere giremez. Anayasa’ya aykırı bu duruma itirazı olan tüm velilere, hukuki desteğe hazırız” diye konuştu.
“MEB 24 BİN 247 DAVAYA MÜDAHİL OLDU”
Protokol anlaşmaların iptali için MEB’e çok sayıda dava açıldığını belirten Tekin, laik eğitim istediklerinin altını çizdi. Tekin, “Milli Eğitim Bakanlığı, 2023 yılında çoğu tarikat ve cemaatlerle protokol anlaşması iptali ve idari soruşturma olan 24 bin 247 davaya müdahil oldu. Davalar için bu yıl eğitim bütçesinden, 297 milyon TL harcandı. Tarikat ve cemaatlerin kapatılması talepli davalar Danıştay’da, “Gönüllülük esas” ve “Bakanlığın takdir yetkisi” gerekçesiyle reddedildi. Tarikatların okullara girişi, bu kararlarla hukuken açıldı. İHH Vakfı, ‘Her Sınıfın Bir Kardeşi Var’ projesiyle, MEB’le protokol imzaladı. Devlet okullarına kumbara koyup para topladı. Eğitim İş Sendikası, protokol iptali için dava açtı. MEB, “Değerler eğitimi ile uyumluluk var. Vakıfları denetleme yetkisi bizde değil. Öğrencilerden zorla para toplanmıyor. Gönüllülük esası var” diye kendini savundu. Danıştay da, ‘Gönüllük esası var’ diyerek, davayı reddetti. Kumbaralar, ilkokul ve ortaokulda reşit olmayan çocuklarının önüne hâlâ konulup, para toplanılıyor” dedi.
“OKULLARDA TARİKAT VE CEMAATLERİ İSTEMİYORUZ”
Eğitimi içine gömüldüğü karanlıktan kurtarmayı amaçladıklarını söyleyen Tekin, “Tüm velilerimizi dilekçe vererek tarikatların çocuklarımızı eğitmesine itiraz etmeye davet ediyoruz. Cumhuriyetin öğretmenleri “okullarda tarikat ve cemaatleri istemiyoruz” kokartlarıyla derslere girecek, tüm velilerimize de çağrı yaparak alanlarda olacağız. Tüm il örgütlerimiz aracılığıyla her ilin vekillerine Anayasayı ve yeminlerini hatırlatıcı fax veya mail eylemliliği başlatacağız. Eğitime ve çocuklarımıza sahip çıkacağız. Okullarımızda, kışlada, devletin bütün birilerinde tarikat ve cemaatleri istemiyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün neferleri olarak bizlere düşen de eğitimi içine gömüldüğü bu manevi karanlıktan da kurtarmaktır. Kurtaracağız. Hep birlikte Cumhuriyeti koruma görevimize devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
İmam camiye öğretmen okula |