“Mersin Körfezi’nin zengin biyoçeşitliliği tehdit altında” | Güney Gazetesi Mersin

“Mersin Körfezi’nin zengin biyoçeşitliliği tehdit altında”

DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, Mersin Limanı’nın Atatürk Parkına doğru genişleme projesiyle ilgili halkın endişesini meclise taşıdı. Projenin kente vereceği zararlara göz yumulduğunu vurgulayan Koca, “Söz konusu projenin Mersin Körfezi’nin zengin biyoçeşitliliğini ciddi anlamda tehdit ediyor, doğal habitatları yok edeceği biliniyorken, bu projenin hayata geçirilmesine niçin onay verilmiştir?” diye sordu.

“Mersin Körfezi’nin zengin biyoçeşitliliği tehdit altında”


ELVAN KONUK

DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'ye Mersin Limanının genişletilmesi hakkında soru önergesi verdi.

Liman genişleme projesinin şehre vereceği zararların görmeden gelindiğini söyleyen Koca, “12 Mart 2020 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca Mersin Limanının işlevselliğini arttırmaya yönelik 1/5000 ölçekli İlave ve Revizyon Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli İlave ve Revizyon Nazım İmar Planı 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nca onaylandığı belirtilerek askıya çıkarıldığı bildirilmiştir. Söz konusu projeye karşı Mersin Büyükşehir Belediyesi 2020 yılında Mersin İdare Mahkemesi'nde dava açmış, TMMOB da dahil olmak üzere çeşitli kuruluşlar bu davaya müdahil olmuşlardır” dedi.

 

“GENİŞLEME PROJESİNDE ÜÇ KEZ RAPOR HAZIRLANDI”

 

Koca, dava sürecinde görevlendirilen ilk bilirkişi heyetinin, projenin limanın genişleme yönünde bulunan Atatürk Parkı'na ve şehir trafiğine zarar vereceğini bildirdiğine dikkat çekti. Koca, “Daha sonra davalı MIP şirketi İTÜ Döner Sermaye İşletmeleri Müdürlüğü'ne parası ödenerek, Konut Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü'nce yeni bir bilirkişi raporu hazırlatmıştır. Söz konusu raporda liman genişlemesinin Atatürk Parkı'na ve şehre olumsuz etkilerinin görmezden gelinmiştir. Üstelik bu rapora imza atan kişiler ve kurumlar yerinde inceleme yapmamış ve toplam 6 günlük süreç içerisinde raporu firmaya teslim etmiştir. Bu rapora da itiraz edilmesinin ardından mahkeme yeni bir bilirkişi heyeti atayarak bir rapor hazırlatmış, akabinde limanın genişlemesi lehine karar vermiştir. Karar önce bölge idare mahkemesi ardında da Danıştay tarafından adeta bir oldu bittiye getirilerek onaylanmıştır” ifadelerini kullandı.

 

“HALKIN ENDİŞESİ NEDEN GÖRMEZDEN GELİNİYOR?”

 

Halk sağlığı ve kente vereceği zararlara rağmen neden projenin onaylandığını sorgulayan Koca, önergesinde şu ifadeleri kullandı:

“Söz konusu projenin Mersin kentinin en önemli kamusal yeşil alanı olan Atatürk Parkı'nda gürültü ve görüntü kirliliği yaratacağı biliniyorken bu projeye niçin onay verilmiştir?

Söz konusu projenin Mersin Körfezi'nin zengin biyoçeşitliliğini ciddi anlamda tehdit ediyor, doğal habitatları yok edeceği biliniyorken, bu projenin hayata geçirilmesine niçin onay verilmiştir?

Bu projenin Atatürk Parkı'ndaki yeşil alanları tehdit ettiği ve iklim değişikliğinin etkilerinin sert bir şekilde hissedildiği bugünlerde iklim krizinin etkilerini azaltmak amacıyla mevcut yeşil alanların korunması gerekirken bu projenin hayata geçirilmesine niçin onay verilmiştir?

Son derece hassas canlılar olan ve nesilleri tehdit altında olan caretta carettaların yaşam alanları olarak bilinen bölgede söz konusu şirketin genişletme çalışmaları niçin denetlenmemiş, dip taramaları yoluyla deniz dibi ekosistemini tahrip etmesine ve caretta carettaların yaşam alanlarının yok edilmesine niçin göz yumulmuştur?

Liman genişlemesi için yapılacak 176 bin metrekarelik sahanın dolgu malzemesi Mersin'e ait mahallelerde planlanan taş ocaklarından taşınıp getirileceği ve Atatürk Parkı önündeki denize döküleceği ifade edilmektedir. Söz konusu bu kıyı dolgusu için 4 milyon 284 bin ton taş ihtiyacının, mahallelerdeki taş ocaklarından Atatürk Park'ına 350 bin kamyonla taşınacağı, taş ocaklarının çalıştırılmasının yaratacağı çevre tahribatının yanı sıra bu kamyonların yaratacağı trafik yükü ve hava kirliliğine niçin göz yumulmuştur?

Projenin yapılabilmesi için denizin dibinden çıkarılacak asbestin yaratacağı halk sağlığı sorunu ve kirlilik konusundaki endişeler niçin görmezden gelinmiştir?”