"Kaza değil, bu bir katliam" | Güney Gazetesi Mersin

"Kaza değil, bu bir katliam"

Mersin Çevre Platformu ile Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeninde meydana gelen iş cinayetini ve doğa katliamını protesto etti.




ELVAN KONUK

 

Mersin Çevre Platformu ile Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, akşam saatlerinde Zeytinlibahçe Caddesi üzerinde bir araya geldi.

Platform bileşenleri “Zehir solumak istemiyoruz”, “Kaza değil bu bir katliam” şeklinde sloganlar attı.

Platformlar adına açıklama yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Nasır Nesanır, İliç’teki altın madeninin daha öncede çevreye siyanür sızması olayıyla gündeme geldiğini ancak yetkililerin uyarılara kulak tıkadığını söyledi.

Nesanır, “Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen madenin kapasite artışı yapmasına izin verilmiş, insanlarımız, başta Fırat nehri havzası olmak üzere doğamız pervasızca büyük bir tehlikeyle karşı karşıya bırakılmıştı. Yıllardır bu konuda soruna dikkat çeken meslek odaları, çevre gönüllüleri, yerel halkın feryatları dikkate alınmamıştır. Devletin denetim ve yaptırımlardan sorumlu kurumlar etkisiz hale getirilmiş, zayıflatılmış veya görev yapmaları bilinçli olarak engellenmiştir. Daha da ötesi, işçi sınıfının sırtındaki vergi yükünün arttığı bir dönemde bu şirketler vergi afları ve düzenlemeleri ile ödüllendirilmiştir” dedi.

 

Birçok ülkenin hava, su, toprak kirliğine neden olduğu ve halk sağlığında ciddi bir tehdit oluşturduğu için siyanür liçi yöntemi ile altın madenlerini çalıştırmaktan vazgeçtiğine değinen Nesanır, “İliç’te meydana gelen çökme ülkemizde son yıllarda madencilik alanında yaşanmış en büyük çevre felaketidir. Yaşanan çevre felaketinden önce bilim insanları ve meslek odaları siyanür liçi yöntemi ile altın madenlerinin çalıştırılmasının sonucunda ekosistemin ve halk sağlığının zarar gördüğü konusunda defalarca yetkilileri uyarmıştır. Geçmişte İliç’te yaşanan siyanür sızıntısını göz ardı edilmiş olup bilimsel uyarılar dikkate alınmayarak çalıştırılan altın madeninde yapılan kapasite artışı bugün İliçteki felaketin yaşanmasına neden olmuştur” ifadelerini kullandı.

 

Mersin’de yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santraliyle ilgili de endişelerinin olduğunu kaydeden Nesanır şunları söyledi:

“Çöpler Altın Madeni İşletmesi’nin acilen kapatılmasını, atık barajındaki binlerce ton tehlikeli atığın bilimsel yöntemlerle zararsız hale getirilerek bertaraf edilmesini ve ülkemizde siyanür liçi yöntemi ile madenciliğin yasaklamasını ve yaşanan felaketin sorumlularının yargılanmasını istiyoruz. İliç faciasından ders alınarak çevre ve insan sağlığını olumsuz etkileyecek ve kamu kaynaklarımızı zarara uğratacak olan Akkuyu Nükleer Santrali yapımının iptal edilmesini talep ediyoruz.”