ELVAN KONUK
Mersin Eczacı Odası Başkanı Aliye Akgül Aydın, Nil TV’de yayınlanan Leyla Pak ile Sürmanşet programına konuk oldu.
Halkı ve eczacıları en çok etkileyen sorunun ilaç yoklukları olduğunu söyleyen Aydın, bu durumun İlaç Fiyat Kararnamesi’nin doğru oranda güncellenememiş olmasından kaynaklandığını belirtti. Ilaç yokluğunun hastalarla eczacıları karşı karşıya getirdiğini dile getiren Aydın, “2009’da ilaçtaki euro kuru ile güncel euro kuru hemen hemen aynıydı. Şimdi ilaçta euro kuru 17,55, güncel euro ise 34 dolaylarına geldi. İki kata yakın bir fark var. Güncelde olması gerekenin yarısı kadar bir euro kuru değeri ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılıyor. İlaç firmaları ilaç üretimi, ilacın getirilip depolara sunulması, eczanelere ulaştırılmasında güncel euro üzerinden bir maliyet yapıyorken, 17,55’e bir kazanç sağlamaya çalışıyorlar. Maalesef ilaç yokluklarının en büyük sebeplerinden biri de bu” dedi.
“İLAÇ YOKLUKLARININ ARTMASINDAN ENDİŞELİYİZ”
İlaçtaki euro kurunda yaklaşık bir yıl boyunca değişiklik yapılmayacağına dikkat çeken Aydın, “23 Şubat’ta Resmi Gazete’de yayınlandığı üzere 2024 yılı için euro kurunda herhangi bir değerlendirme değişiklik yapılmayacağı kararı açıklandı. Şubatta yapılması gereken zam ertelenmiş görünüyor.
İlaçtaki Euro kuru Aralık’ta açıklandığında yüzde 60’a yakın bir oran vardı. Ancak euronun artışına bağlı olarak yine eridi aradaki fark, yüzde 52 dolaylarına geldi.
Hatta ocak ayında çok önemli bir ilaç firması 14 kalem ilacını ilaç politikaları nedeniyle Türkiye’den çekti. Bu sayının artacağından korkuyoruz. Bu ilaçların içerisinde ikamesi olmayan ilaçlar var. Epilepsi hastası, Parkinson hastası, bazı hastaların ilaçları Türkiye’den çekildi ve yerine konulabilecek ilaçlar yok. Tedavileri değişecek bu insanların, o da yine Türkiye’deki ilaç fiyat politikasının çok yanlış bir yöne gitmesinden kaynaklı çekildi” şeklinde konuştu.
SAHTE ÜRÜNLERE DİKKAT!
Mersin Eczacı Odası Başkanı Aliye Akgül Aydın, vitamin ve mineral takviyesi alımının hekim veya eczane danışmanlığı kontrolünde olması gerektiğini söyleyerek sahte ürünlere karşı uyardı.
Gıda ürünlerindeki bozulma nedeniyle besinlerin içerisindeki vitamin ve minarel oranının düştüğüne dikkat çeken Aydın, “1970’lerde ve 2000’lerde iki çalışma yapılıyor. Yıllar geçtikte besinler içerisindeki vitaminlerin azalışını kontrol ediyorlar. 1970’lerde bir adet portakalın içerisinde 90 miligram C vitamini var, 2000’lere geldiğimizde 90 miligram için artık 3 adet portakal olması gerekiyor. Bu tarım kalitesinin bozulmasından kaynaklanıyor diye düşünülüyor. Mersin’in diğer önemli bir ürünü muzun içerisindeki potasyum ve B6 vitamininin de yüzde 95 oranında düştüğünü görüyoruz. Bu demek oluyor ki biz günlük vitaminlerimizi besinlerden alamıyoruz. Piyasada minarel, vitamin takviyesinin çok fazla olmasının da sebepleri bu. Ama her zaman söylediğimiz gibi eczane danışmanlığı, hekim önerisi önemli. Çok fazla gıda takviyesi, çok fazla besin takviyesi kullanımına bağlı bazı vücut ve organ hasarlarının oluşabildiğini de görüyoruz. Maalesef kontrolsüzce kullanılan vitaminlere, internetten alınan sahte ürünlere çok dikkat etmek gerekiyor. Sağlığı çok ciddi bozan ürünler bunlar. Ama vitaminlerin artık dışarıdan takviyelerle alınması gerçeği de kanıtlanmış bir durum” diye konuştu.