Törende konuşan MEÜ Rektörü Erol Yaşar, "1992’de kurulan ve 1998’de faaliyete geçen köklü bir fakültenin mutlu aile tablosuna şahit oluyorsunuz. Bölgede söz sahibi olan fakültemizde üst düzeyde bilgi, beceri ve tutumlarla donanmış, mesleğini etik kuralları gözeterek uygulayan, çağdaş ve araştırmacı hekimler yetiştirmeyi hedefledik. Genç doktorlarımızı bu doğrultuda vatandaşlarımıza şifa olmaları için en donanımlı biçimde geleceğin dünyasına hazırladık" dedi.
Mersin Üniversitesinin 5 binin üzerinde personeli ve yaklaşık 50 bin öğrencisiyle kendisini sürekli yenileyen köklü bir üniversite olduğunu belirten Yaşar, "Bilim ve teknoloji alanında ürettiğimiz projeler, kültür sanat alanındaki faaliyetlerimiz, toplumsal katkı odaklı çalışmalarımız ve donanımlı mezunlarımız ile Mersin Üniversitesi yoluna emin adımlarla ilerlemektedir" ifadelerini kullandı.
AKADEMİK KADROYA TEŞEKKÜR
"Çalışma arkadaşlarım" dediği Tıp Fakültesinin akademik ve idari personeline de seslenen Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, "Bu anlamlı günün en önemli mimarları arasında sizler varsınız. Sevgili öğrencilerimizin Mersin Üniversitesi’ni ikinci evleri olarak görmeleri sizlerin sayesinde oldu. Öğrencilerimizle tek tek ilgilenerek onların alanlarında kendilerini geliştirmelerine katkı sunmanız nedeniyle sizlere de şükranlarımı sunuyorum” dedi.
NİDA NUR NERGİZ’İ UNUTMADI
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kaya "1998 yılında kurulan ve ilk mezunlarını 2003-2024 Eğitim - Öğretim Yılı'nda veren fakültemizin bu yıl 20. mezuniyet törenini gerçekleştiriyoruz. Mezun sayımız bugün burada 273 yeni mezunumuzun eklenmesi ile 2302’ye ulaşmış durumda. Sağlık ordumuza bu önemli katkının gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Bu arada mezun sayımızın bir eksik kalmasına neden olan, Nida Nur Nergiz’imizin bugün burada mezunlar arasında olmasını engelleyen, tanımlamakta zorlandığımız faili kınıyor, yargı sürecinin bir an önce tamamlanıp gerekli cezayı almasını bekliyor, Nida‘mıza da şifalar diliyorum” dedi.
"TIP EĞİTİMİNİN TEMELİ USTA-ÇIRAK İLİŞKİSİDİR."
Prof. Dr. Ali Kaya, "Tıp eğitiminin temeli usta-çırak ilişkisidir. Ustalar olarak verdiğiniz teorik ve pratik derslerin yanı sıra onlara davranışlarınızla örnek olup, etik değerlerimizi aşıladınız, iyi birer hekim olarak yetişmelerini sağladınız. Ustalarla çırakları arasında zaman zaman küçük anlaşmazlıkların olması doğaldır ve bu gerçeği değiştirmez. Öğrencilerimiz ve velilerimiz adına sizlere teşekkür ediyorum. Bu arada Fakültemizin gelişimine gerek yönetici gerekse öğretim üyesi olarak katkıda bulunup emekli olmuş veya kurum değiştirmiş hocalarımıza emekleri için teşekkür ediyor, kaybettiğimiz hocalarımıza da Allah’tan rahmet diliyorum" dedi. (Haber Merkezi)