“Denizlerimizi balık çiftlikleriyle kirletmeyin” | Güney Gazetesi Mersin

“Denizlerimizi balık çiftlikleriyle kirletmeyin”

Cumhuriyet Halk Partisi Mersin Milletvekili Talat Dinçer, deniz turizmine zarar verdikleri gerekçesiyle Balıkesir Edremit ilçesi koylarından sökülen balık çiftliklerinin Aydıncık ve Anamur ilçeleri arasındaki sahil şeridine kurulmak istenmesini meclis gündemine taşıdı.

“Denizlerimizi balık çiftlikleriyle kirletmeyin”


İLKAY ADALIOĞLU
TBMM Başkanlığına araştırma önergesi sunan Talat Dinçer, “Aşırı avlanma kirlilik, iklim krizi, kıyı habitat tahribatı gibi birçok nedenden dolayı balık stokları azalırken iktidar çareyi balıkları hapsetmekte buldu. Mersin, İzmir, Muğla çevresinde yoğunlaşan balık çiftlikleri ülkenin dört bir tarafına yayılmış durumda olup son bir buçuk yıldır Trabzon, Giresun, Sinop ve Artvin illerindeki projelere onay verip Ege, Akdeniz’den sonra Karadeniz’i de balık çiftliklerine mahkûm etmiştir” dedi.

 

“ÇED SORUNUNU AŞMAK İÇİN KAPASİTE DÜŞÜK GÖSTERİLİYOR”

 

Kurulacak olan çiftliklerin ÇED raporu almalarının zorunlu olduğunu ancak ÇED raporu almayan birçok çiftlik olduğunu ileri süren Dinçer, “Bu çiftlikler daha önce bakanlık tarafından verilen ruhsatlarla üretimini sürdürmektedir, şu anda bin tonun üzerinde üretim yaptıklarından dolayı ÇED raporuna tabidirler. Fakat aynı körfezde bir firmaya ait 5-6 tane şirket kurarsanız, bu şirketlerin hepsine 500 ton 600 ton verirseniz bin tonu aşmamış gibi görürsünüz. Aslında bu firmaların üretimi 10 bin tona yaklaşıyor ve denetlemeler böyle geçiştirilip ÇED raporu almadan üretime devam ediliyor” ifadelerini kullandı.

 

10 YENİ ÇİFTLİK KURULMAK İSTENİYOR”

 

Balıkesir Valiliğince deniz turizmine zarar verdikleri gerekçesiyle Balıkesir Edremit ilçesi koylarından sökülen balık çiftliklerinin Mersin açıklarına getirilmek istendiğine işaret eden Dinçer, “Aydıncık’ta Soğuksu Koyu girişinden başlayarak Gözce’ye doğru çok geniş bir sahaya kurulmak istenen  10 yeni balık çiftliğinde projenin ÇED raporu incelendiğinde, bu çiftliklerin 20 tonun üzerinde atık üreteceği ve bu atıkların bertarafının ne şekilde yapılacağı belirtilmemektedir Çiftlik sahasındaki rüzgâr ve akıntı hızı dikkate alındığında bu atıklar kısa süre içerisinde sahillerimizi ve denizi kirletecek ve denizlerimizi kullanılmaz hale gelecektir” dedi.

 

“KİMYASALLAR DENİZİ KİRLETİR”

 

Balık çiftliklerinin yaratacağı kirliliğin başta Akdeniz fokları olmak üzere deniz ekosistemindeki canlılara zarar vereceğini kaydeden Dinçer, “Balık yetiştiriciliği üretim sürecinde çok fazla kimyasal kullanılır. Balık unu ve suya eklenen kimyasallar, antibiyotikler ve böcek ilaçları kombinasyonu, balık çiftliklerinden akan suyu zehirli hale getirebilir. Cıva, toksit seviyelere ulaşana kadar uzun yıllar vücutta birikebilen tehlikeli bir maddedir. Civa zehirlenmesi, Alzheimer dahil olmak üzere bir dizi sağlık sorunuyla ilişkilendirilmiştir. Ek olarak çiftlikte yetiştirilen somon balığı ve çiftlikte yetiştirilen diğer balıklar yüksek seviyedeki iltihaplı hastalıklara ve hatta kansere katkı bulunabilir. Denizleri, içerisindeki canlıları, kıyıları, tarımı, turizmi, doğayı ve insan sağlığını tehdit eden her geçen gün sayıları artan kirletip yok ettiği alandan sökülerek temiz sulara yerleştirilen balık çiftliklerinin araştırılması gerekir” dedi.