İLKAY ADALIOĞLU
Mersin’de eğitim emekçileri, Liselere Geçiş Sınavı’nın (LGS) açıklanmasının ardından başarı oranında büyük bir düşüş olduğuna dikkat çeken bir açıklama yaptı.
Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, “MEB verilerine göre sınava başvuran 1 milyon 38 bin 544 öğrencinin 992 bin 906'sı sınava katıldı, sınava katılım oranı yüzde 95,61 olarak gerçekleşti. Sonuçlara göre 352 öğrenci tüm soruları doğru yanıtlayarak 500 tam puan aldı. Geçen yıl 500 tam puan alan öğrenci sayısı 562’ydi. Öğrencilerin yüzde 83,85'i yerel, yüzde 16,15'i ise merkezi yerleştirme sınav puanıyla kayıt yaptıracak. Merkezi sınav puanıyla öğrenci alacak okul sayısı 2 bin 525, bu okulların kontenjanı ise 203 bin 638. Bu sayı sınava giren her 5 öğrenciden 4’ünün nitelikli liselere yerleşemeyeceği anlamına gelmektedir. 834 bin öğrenci ikamete göre kayıt alan imam hatip lisesi, meslek lisesi ya da Anadolu liselerine yerleştirilecektir. Türkiye’de toplam 4 bin 306 mesleki ve teknik eğitim veren lise bulunuyor. Bu okullarım toplam kontenjanı ise 1 milyon 772 bin 627. Dini eğitim veren imam hatip liselerinin sayısı ise 1715. Bu okulların toplam kontenjanı ise 579 bin 306” dedi.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile eğitimin niteliksiz hale geldiğini vurgulayan Sümbül, öğrencilerin meslek liseleri ve imam hatiplere itildiğini dile getirdi.
Sümbül, “Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü de sadece Anadolu İmam Hatip Liseleri için tercih rehberi hazırlatarak bu konuda taraf olduğunu gösteriyor. Geçen yıl Mersin’de LGS sınavına giren öğrenci sayısı 32 bin 227 iken bu yıl bu sayı 25 bin 287 de kalmıştır. Ayrıca Anadolu İmam Hatip Liselerinde bu yıl kontenjan 1.200 civarında arttırılırken, Anadolu Liseleri, Fen Liseleri ve Sosyal Bilimler Liselerinde kontenjan sayıları 5.700 civarında azaltılıyor. Okullar imam-hatipleştirilirken akademik eğitim veren okullarda derslik sayısı azaltılmakta, sınıf mevcutları 45/55 kişiye yaklaşmaktadır. Maarif modeli adıyla dayatılan yeni eğitim anlayışı da zaten nitelikli eğitimin önüne bir engel çekecektir ve bu durum bile öğrencilerin nereye yönlendirilmek istendiğinin açık bir göstergesidir.
Biz Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak bu sistem ile öğrencilerimizi ve geleceğimizi karanlığa boğmak isteyenlere sessiz kalmayacağız. Bilimsel, laik, kamusal, demokratik, parasız anadilinde, cinsiyet eşitlikçi ve ekolojik bir eğitim mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.