“İthal değil, yerli gıda tüketmek istiyoruz” | Güney Gazetesi Mersin

“İthal değil, yerli gıda tüketmek istiyoruz”

Toroslar Belediyesi farklı ürün desenlerine sahip kırsal mahallelerde üreticilerin hasat sevincine ortak oluyor. Bu kapsamda ilk etkinlik, beyaz üzümüyle meşhur Çelebili ve Musalı mahalleleri için ortaklaşa yapılan Üzüm Hasat Etkinliği oldu.

“İthal değil, yerli gıda tüketmek istiyoruz”


Çelebili Mahallesi meydanında yapılan etkinliğe Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız’ın yanı sıra CHP Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Nuriye Arslan ve Hoşyar Sarıyıldız, Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz ile muhtarlar, yöre mahallelerinden ve Mersin’in farklı yerlerinden gelen yurttaşlar katıldı.

 

“KÖYLERDE ÇALIŞAN 5 KİŞİ, 95 KİŞİYİ DE DOYURMAK ZORUNDA”

 

Etkinlikte bir konuşma yapan Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, “Köylerde hasat şenliği” önerisi geldiğinde, “Hâlâ bizim köylerimizde hasat edilen ürünlerimiz varsa biz bir kere işi gücü bırakıp biz bu işin peşinden koşmalıyız” dediğini kaydetti.

Türkiye başta olmak üzere dünya hızla bir gıda krizine doğru gittiğine işaret eden Yıldız, “Bizim üretim tekniğimiz, köylerimizdeki aile çiftçiliklerinden oluşuyor. Yani milletimizin efendisi olan köylülerin ürettiği ürünlerle biz besleniyoruz. Ama öyle bir şey yaşadık ki biz son 40 yıldır. 1980’li yılların ortasında köylülerin toplam nüfusa oranı yüzde 37, 38 idi. Şimdi yüzde 5’in altına düşmüş, yüzde 4,7. Yani Türkiye’de köylerde çalışan her 5 kişi hem 95 kişinin karnını doyurmak zorunda hem de kendi karnını doyurmak zorunda. Bu da mümkün olmadığı için malumunuz, ülkemiz çok ciddi bir gıda kriziyle karşı karşıya. Bütün gıda tüketimimizin neredeyse tamamına yakınını biz ithal etmiş durumundayız. Hızla bu kanaldan çıkmalıyız. Hızla yeniden aile çiftçiliklerimizi kurmamız lazım. Bunların üretime geçmesi lazım” dedi.

 

“PANDEMİDEN BU YANA GIDA ENFLASYONU YAŞIYORUZ”

 

Köylülerin köylerinde kalmasını, üretime devam etmesini sağlayacak bir tarım ve ekonomi politikası uygulanması gerektiğine değinen Başkan Yıldız, “Biz her geçen gün üretimden uzaklaşan, en stratejik ürünlerini bile, yani ekmeğini elde ettiği buğdayı bile, hayvanlarına verdiği samanı bile ithal eden bir ülke durumuna düştük ve hâlâ bu derinleşerek devam ediyor. Dünyanın birçok ülkesinde, örneğin Avrupa’nın tüm ülkelerinde son 2 yıldır, gıda enflasyonu hiç değişmezken hatta eksi gıda enflasyonu yaşanırken, ülkenizde pandemiden bu yana gıda enflasyonu yaklaşık yüzde 80’e çıkmış durumda. Ne demek bu? Diyelim ki bir paket makarnayı bu sene 10 liraya alıyorsak bir sene sonra 18’e alıyoruz. Bir sene sonra 35 liraya almaya başlıyoruz. Dolayısıyla bunların temel sebebi ülkedeki tarım politikalarının hatalarından kaynaklı. Yani bu ülkede neredeyse üreten insanlar suçlu durumuna gelmiş durumda” ifadelerini kullandı.

 

“ÜRETİCİ KÖYLERİ TERK EDİYOR. BUNA DUR DEMEMİZ LAZIM”

 

Mersin yöresinde bu yıl üzüm üreticisinin fiyat istikrarı yakaladığını ve ürününü satabildiğini ifade eden Başkan Yıldız, kiraz ve şeftali üretiminde ise sıkıntılı bir süreç yaşandığını, bu meyve gruplarında kurt ve haşereyle mücadele etmek zorunda kalan çiftçinin sezonu zararla kapattığını kaydetti.

Başkan Yıldız konuşmasında kuraklık ve su krizi uyarısında da bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Artık bahçelerimizi sulayacak su kalmadı. Bir diğer mesele her geçen gün; iklim ve ekolojik krizinden kaynaklı, memleketimizde kuraklık her geçen gün fazlalaşıyor. Artık bahçelerimizi sulayabileceğimiz suyumuz bitme noktasına geldi. Neredeyse içme suyumuz bile sıkıntılı hale gelmiş durumda. Dolayısıyla evvela bizler kendi yaşam tarzımı değiştirerek başlamalıyız işe. Yani suyumuzu, havamızı, toprağımızı kullanırken başka, yeni bir metodu denemeliyiz. Yoksa her yıl ürettiğimiz ürünlerin miktarı azalıyor, üretmek daha zor hale gelmeye başlıyor. O kadar ilaç ve gübre vermek zorunda kalıyoruz ki; zaten ilaç ve gübrelerin tamamı ithal, bizim üründen elde ettiğimiz paranın nerdeyse yarısından fazlasını biz bu ilaç ve gübrelere harcamak zorunda kalıyoruz. Biz üretemezsek tükenmeye başlıyoruz. Bakın köylerimiz tükeniyor. Toroslar’ın 32 köyü var. Bu 32 köyde yaşayan ve burada hayatını geçindiren, çocuklarının geleceğini sağlayan insanların yüzde 80’i bundan mağdur olmuş durumda. Yani buraları terk etmiş. Buna birilerinin dur demesi gerekiyor. Bunun için de doğru bir tarım ve ekonomi politikasının hayata geçirilmesi gerekiyor. Biz ürettiğimiz alanlarda köylerimizde yaşamak istiyoruz. Biz tüketicimiz bütün gıda ürünlerinin ülkemizin milli değerleri olmasını istiyoruz. Biz artık ithal edilmiş buğdaydan yapılmış ekmek, ithal meyve yemek istemiyoruz. Kendi ürünlerimizin kıymet görmesini, üretim yapılan yerlerin insanların karnını doyurabilecekleri duruma gelmesini ve bunun sürdürülebilir hale gelmesini istiyoruz.”

Daha sonra konuşan CHP Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır, Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, Toroslar Muhtarlar Derneği Başkanı Ali Yılmaz ve mahalle muhtarları Hüseyin Tek ile Ümit Duru da katılımcıları selamlayarak, tarıma ve üreticiye destek veren Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız’a teşekkür ettiler.

Etkinlik kapsamında oluşturulan jüri ise, yöredeki üreticilerin yetiştirdiği üzümleri titizlikle inceledi ve en iyi üzümü belirledi. Başkan Yıldız, jüri kararıyla en iyi üzüm üreticisi seçilen mahalle sakini Nuran Tek’e şarjlı bağ makası hediye etti. Etkinlik, yerel sanatçıların sahne aldığı konser programıyla sona erdi.