“Maaşlar arasındaki uçurum<br>çalışma barışını bozuyor” | Güney Gazetesi Mersin

“Maaşlar arasındaki uçurum
çalışma barışını bozuyor”

HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, TBMM’de gerçekleştirdiği basın toplantısında ekonomik eşitsizliklere dikkat çekti. Dinç, “Enflasyonun yükseldiği ve döviz kurlarının kontrolden çıktığı bu ortamda, çalışanlar açlık sınırında yaşamaya mahkûm edilirken, büyük şirketler ve zenginler daha da zenginleşmiştir. Maaşlardaki bu uçurum, iş yerlerinde büyük bir huzursuzluğa neden olmakta ve çalışma barışını ciddi şekilde zedelemektedir” dedi.

“Maaşlar arasındaki uçurum<br>çalışma barışını bozuyor”


HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. İç gündeme dair ekonomik eşitsizlikler ve asgari ücretlilerin sorunlarını gündeme getiren Dinç, hükümetin dalgalı ekonomik politikaları ile yükün işçi ve emekçilerin sırtına yüklendiğini belirterek, “Son yıllarda Türkiye'nin yaşadığı ekonomik kriz, çalışanların maaş dengelerini tamamen alt üst etmiştir. Bu kriz, işçi sınıfının alım gücünü neredeyse sıfıra indirmiştir. Enflasyonun yükseldiği ve döviz kurlarının kontrolden çıktığı bu ortamda, çalışanlar açlık sınırında yaşamaya mahkûm edilirken, büyük şirketler ve zenginler daha da zenginleşmiştir. Maaşlardaki bu uçurum, iş yerlerinde büyük bir huzursuzluğa neden olmakta ve çalışma barışını ciddi şekilde zedelemektedir. Hükümetin dalgalı ekonomik politikaları, yükü işçi ve emekçilerin sırtına yüklenmiştir. Asgari ücret hızla erirken, ekonomik eşitsizlikler derinleşmiştir. İşçiler, hakkını aramak yerine geçim derdine düşmüştür. Örneğin, bir fabrika işçisinin aylığı son iki yılda enflasyon karşısında neredeyse yüzde 30 oranında erimişken, aynı fabrikada üst yönetici maaşları bu dönemde yüzde 50 oranında artmıştır. Bu nedenle, acil olarak maaş artışlarının her ay enflasyon oranında güncellenmesi ve düşük gelirli çalışanlar için asgari ücretin zaruri ihtiyaçları karşılayacak seviyeye çekilmesi gerekmektedir” dedi.

 

“GELİR DAĞILIMINDAKİ ADALETSİZLİĞİ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN GEREKLİ ADIMLAR BİR AN ÖNCE ATILMALI”

 

Gelir artışlarının, gider artışlarına yetişemez hale geldiğini vurgulayan Dinç, “Emeğin değerinden, emekçinin gelirinden kısacak düzenleme ve uygulamalardan kesinlikle kaçınılmalıdır. Bu eşitsizlikle mücadelede en önemli stratejilerden biri adil ücret politikalarının uygulanması olacaktır. Ancak mevcut ekonomi yönetimi, bu sorunun üzerine yeterince eğilmemekte ve çalışanların hakkaniyetli bir ücret almasını sağlamaktan uzak kalmaktadır. Bu durum daha fazla sürdürülemez. Gelir dağılımındaki adaletsizliği ortadan kaldırmak için gerekli adımlar bir an önce atılmalıdır” ifadelerini kullandı.

 

“TAKİBE DÜŞEN KREDİ KARTI BORÇLARININ FAİZLERİ SİLİNEREK YENİDEN YAPILANDIRILMALI”

 

Takibe düşen kredi kartı borçlarının faizleri silinerek yeniden yapılandırılması gerektiğini dile getiren Dinç, kredi kartı kullanımının yoğun olduğu Türkiye’de yaşanan yüksek enflasyon süreci ve alım gücünün düşmesi, kredi kartı borçlarının çevrilememesi veya ödenememesi gibi sorunlara yol açtığının altını çizdi. Dinç, “Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi’nin verilerine göre 2023 Ocak-Haziran döneminde 379 bin 591 olan bireysel kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin sayısı 2024’ün aynı döneminde yüzde 70 artarak 645 bin 474’e çıkmıştır. Bunlardan 142 bini yasal takibe alınmış durumdadır. Ekonomik kriz ve enflasyonla mücadelede tüketimin sınırlandırılması amacıyla kredi kartı faizlerinin artırılmasına, suiistimaller ve bilinçsiz kart kullanımı alışkanlıklarının da eklenmesi, kart borçlarını ödeyememekten kaynaklı takibe düşenlerin sayısında ciddi bir artışa yol açtı. Zorlu ekonomik şartlar ve düşen alım gücü dikkate alınarak, kart borçlarını ödemekte zorlanan veya yüksek faizlerden dolayı borçları katlanan tüketicilere dönük birtakım kolaylıklar sağlanmalıdır. Biriken faizlerin bu süreçte silinmesi ve ödenmeyen anaparanın taksitlendirilmesi, kart borcunu ödemekte zorluk yaşayanlara kolaylık sağlayacağı gibi borçların tahsilinde zorluk yaşayan finans kurumlarına da borçların tahsili yolunda yeni imkânlar sunacaktır. Tüketicilere de şu çağrıyı yapmakta yarar görüyoruz. Herkes harcamalarını sahip oldukları gelire göre ayarlamalı, sınırlı da olsa gelirlerini bireysel kredi veya kredi kartı borçlarına vererek faizci kurumların sömürüsüne alet olmamalıdırlar” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)


  “Maaşlar arasındaki uçurum
çalışma barışını bozuyor”