Başkan Yıldız, cennet meyvesinin üretim, hasat, depolama ve pazarlama süreçleriyle ilgili de bilgi aldı.
“TOROSLAR CENNET MEYVESİNDE DE İDDİALI”
Doruklu Mahallesinin, cennet meyvesi üretimiyle öne çıktığına değinen Başkan Yıldız, “Aslında çok fazla kamuoyunda bilinmese de Toroslarımızın en önemli tarımsal ürünlerinden bir tanesi de cennet meyvesidir. Hakikaten insanın bakmaya kıyamayacağı bu meyvelerin kendi değerinde satıldığını söyleyebilir miyiz? Buna 12 ay boyunca verilen emeğin karşılığı elde ediliyor mu? O konuda ciddi şüphelerimiz var. Burada hasada katıldık. Köylü kardeşlerimizle birlikte cennet meyvesi topladık. Onlarla sohbet etme imkânı bulduk, ancak maalesef tarımda yaşanan problemler köyümüzde de, mahallemizde de cennet meyvesi üretimi alanında da çok ciddi bir şekilde yaşanıyor. Yani 12 ay boyunca neredeyse ağacının dibinde yatan çiftçi kardeşlerimiz bu emeklerinin karşılığını yeteri kadar alamıyorlar” dedi.
“TARIM ÇALIŞTAYI ÇİFTÇİLERİ BİR ARAYA GETİRECEK”
Tarımın, yaşamsal bir mesele olduğunu, tarıma stratejik bir temel üzerinden bakılması gerektiğini vurgulayan Başkan Yıldız, “Tarım, gerçekten uzun bir süre ihmal edilmiş bir konu. Tarımın problemlerini üretim, depolama ve satış aşamalarında mutlaka yeniden tartışmamız gerekiyor. Ancak bu tartışmaları bu üretimi yapan, cennet meyvesini üreten yurttaşlarla birlikte yapmalıyız. Sorunun kendisini, sahipleriyle tartışarak bir yanıt ve çözüm bulmamız gerektiği kanaatindeyim. Bu çerçevede, Toroslar Belediyesi olarak, Ocak ya da Şubat ayları içerisinde tarım çalıştayı yapmayı düşünüyoruz. Yani Toroslar'ın tarımını bir bütün olarak masaya yatırıp, bu sorunların üstesinden nasıl gelebiliriz? Bu sorunların çözümünde belediyemizin üzerine ne tür görevler düşüyor ve bunun ne kadarını üstlenebiliriz? Bu konularda ciddi tartışmalar yapacağız” ifadelerini kullandı.
“FİYATLARI ÜRETİCİ BELİRLEYEBİLMELİ”
Meyve üretiminde depolama aşamasının da önem taşıdığına değinen Başkan Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:
“Depolama aşaması da ayrı bir önem taşıyor. Ürünlerimizi yok pahasına satmamak için etkili depolama ve saklama yöntemlerine kafa yormamız gerekiyor. Bu süreçte, ürünlerimizin değerini koruyarak elden çıkarmalarını sağlamak çok önemli. Ürünlerin satış aşamasında ise, bu alanda söz ve karar sahibi olabilmemiz lazım. Yani, üretilen ürünlerin fiyatlarının belirlenmesinde köylülerin kendileri söz sahibi olmalı. Kendi ürünlerinin maliyetlerini ve yaşamlarını sürdürebilmeleri için gereken kârı tanımlayabilmeleri gerekiyor. Sonuç itibarıyla, köylülerimizin ürettikleri ürünleri dışarıdan gelen üçüncü şahısların belirlediği fiyatlarla değil, kendilerinin belirleyebilmesi sağlanmalı. Bu şekilde, tarım ürünü satarken özellikle maliyetlerini göz önünde bulundurabilecek, kendi haklarını savunabilecek bir yapıya ulaşmaları gerekiyor. Tüm bu aşamalarındaki sorunları, köylülerimizle birlikte ele alarak, onlarla iş birliği içinde çözümler geliştirmeye çalışacağız. İlerleyen süreçte, yapacağımız çalıştay ile birlikte çözümlerimizi netleştirerek, tarımsal üretimimizi sürdürebilme adına gerekli adımları atmayı umuyoruz. Ben, bu vesileyle cennet meyvesi üreticilerine, tüm üreticilerimize ve tarım alanında değerli emek veren vatandaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum." (Haber Merkezi)