Mersin’den ‘Geçinemiyoruz’ mitingine davet | Güney Gazetesi Mersin

Mersin’den ‘Geçinemiyoruz’ mitingine davet

Mersin’de kamu emekçileri 30 Kasım’da Ankara’da düzenlenecek olan ‘Geçinemiyoruz’ mitingine destek çağrısında bulunmak için Özgür Çocuk Parkı’nda eylem yaptı. KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak’ın da katıldığı eylemde yurttaşlar emekten, halktan yana bir bütçe için ses yükseltti.

Mersin’den ‘Geçinemiyoruz’ mitingine davet


ELVAN PEHLİVAN

Mersin’de Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Ayfer Koçak, KESK’e bağlı sendikaların MYK temsilcilerinin katılımıyla halktan yana bir bütçe için eylem düzenlendi. Eyleme Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Nuriye Arslan ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri destek verdi.

KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay, “KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, SES Eş Genel Başkanı Sıddık Akın, Tüm Bel-Sen Genel sekreteri İzzettin Alpergin, Tüm Bel-Sen MYK üyesi Evindar Öncü, Haber-Sen Genel Başkanı Mesut Balcan, BES Basın Yayın Sekreteri Yılmaz Tuluk, BES Örgütlenme Genel Sekreteri Mustafa Güven 30 Kasım’da Ankara’da yapacağımız merkezi miting için Mersin’e çalışma yapmaya geldiler” dedi.

 

“BU EMEK DÜŞMANI, SERMAYE DOSTU BÜTÇEYİ KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”

 

KESK olarak ‘Geçinemiyoruz. Yoksulluğa ve adaletsizliğe karşı mücadelede birleşiyoruz’ şiarı ile 30 Kasım Cumartesi günü Ankara’da mitingde buluşacaklarını hatırlatan Özbay, “Bütçenin tüm yükünü bordrolulara, yoksullaştırılan halka, emekçiye, emekliye yıkan bu emek düşmanı, sermaye dostu bütçeyi kabul etmek mümkün değildir. Aslan payını ise faizden, ranttan beslenen bir avuç kan emiciye, sermayeye, patronlara, 5’li çeteye, silahlanmaya, ayırmayı hedefleyen bir bütçe ile karşı karşıyayız.

4 kişilik bir ailenin tüm bireyleri asgari ücretle çalışsa dahi hane gelirinin yoksulluk sınırının altında kaldığı bir ülkede, her 4 emekliden 1’nin kök maaşının en düşük maaş olan 12 bin 500 TL’nin altında kaldığı, ancak hazine yardımı ile 12 bin 500 TL’ye tamamlandığı bir ülkede, 500 TL tutarındaki emekliliğe yansıtılmayan ilave seyyanen ödenek dâhil ortalama kamu emekçisi maaşının yoksulluk sınırının yarısına indiği bir ülkede, ortalama kamu emekçisi emeklisi maaşının çoktan açlık sınırının altında kaldığı bir ülkede biz emekten- halktan yana bir bütçe istiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

“VERGİDE VE ÜCRETLERDE ADALET İSTİYORUZ”

 

Emekten yana bir bütçenin sağlanması için öncelikte bütçe hakkının önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini söyleyen Özbay, kamu emekçilerinin taleplerini şu şekilde sıraladı:

“Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını, piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirme soygununa son verilmesini istiyoruz.

Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini, kadınların güvenceli istihdamının arttırılmasını, kadınları şiddetten koruyacak kamusal hizmetlerin genişletilmesini istiyoruz.

Vergide ve ücretlerde adalet istiyoruz. Bunun için; tükettiğimiz her şeyden alınan KDV, ÖTV gibi tüm dolaylı vergilerin düşürülmesini, vergilerimizin, ülkenin kaynaklarının güvenlikçi politikalara, silahlanmaya değil; istihdamın, üretimi arttırılması, yoksulluğun ve işsizliğin önlenmesi, adaletin, barışın ve demokrasinin tesis edilmesi için kullanılmasını istiyoruz.

Maaşlarımızdaki kayıpların karşılanmasını; en düşük kamu emekçisi maaşının kira, aile, yakacak yardımları ile yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını istiyoruz.

Sözleşmeli, taşeron, ücretli, vekil gibi hür türlü güvencesiz istihdama son verilmesini, tüm kamu emekçilerinin güvenceli-kadrolu istihdam edilmesini istiyoruz.”