ABİDİN YAĞMUR
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla belediyeye ait Halkkent Engelsiz Yaşam Merkezinde düzenlenen etkinliğe katıldı.
Burada konuşan Vahap Seçer, “Laf olsun diye bu günü kutlamayalım. Onun için hamaset değil, yaptıklarımızı anlatalım. Tüm çalışmalarımızı kapsayıcılığa ve erişebilirliğe önem vererek yapıyoruz. Özel bireylerin ihtiyaçlarını planlayarak yapıyoruz. Bundan sonra da dikkate alacağız” dedi.
“SOSYAL DEVLET ENGELLİSİNİN, HASTASININ YANINDA OLANDIR”
Halkkent Mahallesinde 4553 metrekarelik alanda Toroslar Engelsiz Yaşam Merkezi Sosyal Yaşam Alanını projesini hayata geçireceklerini ifade eden Seçer, engelli ailelere medikal desteklerin yanı sıra sosyal desteklerin süreceğini söyledi.
Seçer, “Devlet sosyal olan devlettir. Anayasada yer aldığı gibi: Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Sosyal hukuk devleti demek lafta bir kavram değil. Halkının yanında olan devlet. Engellisinin, yaş almış yurttaşının, hastasının, dezavantajlı yurttaşının yanında yer alan devlet sosyal devlettir. Halkçı belediyecilik, sosyal belediyecilik lafta olan belediyecilik değildir. Halkının içinde olan, halkının yanında olan belediyeciliktir, belediye başkanıdır. Mersin’de olduğu gibi” ifadelerini kullandı.
“EĞİTİMDEN DEĞİL, MAKAM ARAÇLARINDAN, ÖZEL UÇAKLARDAN TASARRUF YAPIN”
Hem engelli bireylere hem ailelerine yönelik çok sayıda kurs düzenlediklerini de ifade eden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Milli Eğitim Bakanlığının Halk Eğitim Merkezlerinde görev yapan usta öğreticilerin işine son vermesine tepki gösterdi. Seçer şunları söyledi:
“Milli Eğitim Bakanlığı Halk Eğitim Merkezlerinde görev yapan usta öğreticilere yönelik bazı kısıtlamalar getirdi tasarruf tedbirleri kapsamında. Bu kursiyerleri etkiledi. Çünkü kurs sayısı azaldı. Biz de özel bireylerimiz için usta öğreticilerden yararlanıyorduk. Halk Eğitim Merkezlerinden alıyorduk. Milli Eğitim Bakanlığına bağlıydı. Ama onların işine son verilince bir boşluk doğdu. Şimdi kadrolu öğretmenler üzerinden Milli Eğitim Bakanlığı bunu yapmaya gayret ediyor ama belli ki bir sorun var, bir sıkıntı var, bir boşluk var. Geriye giden bir durum var. Kurslar azaldı. Aileler de bize başkanım buna bir çözüm bulalım diyorlar. Buradan Milli Eğitim Bakanlığına bir kez daha seslenmek istiyorum. Elbette ki tasarruf dönemsel değil her dönem israftan kaçınmak tasarruftur. Tasarruf kavramına da katılmam. Örneğin benim belediyem tasarruf yapmıyor. Neden yapmıyor? İsraf etmedi ki tasarruf yapsın. Eğer hükümet bugüne kadar israf ettiyse tasarrufu başlatsın lafım sözüm yok ama başka alanlardan başlasın. Tasarruf yapılacak çok daha başka alanlar var. Şu makam arabalarını, şu özel uçakları gözden geçirsinler. Gereksiz harcamaları gözden geçirsinler. Öyle toplantıları âlâ ile vâlâ ile yapmaktan vazgeçsinler. Yani gücü yete yete, zaten insanlar kıt kanaat geçiniyor, o kurslara devam edecek, belki el becerisi öğrenecek, özel birey orada zaman geçirecek, bir terapi olacak sen orada tasarruf yapıyorsun. Buradan iktidara sesleniyorum. Eğitimde tasarruf olmaz. İtibar, şaşaa ile olmaz, gösterişle olmaz. Ondan tasarruf yapsınlar. Zaten hayat pahalılığı her insanı, her aileyi vuruyor. Mutfakta yangın var. İnsanlar geçim etmekte zorlanıyor. Her şeyin fiyatları arttı biz de hizmet yapmakta zorlanıyoruz. Hayatın ta içinde geçim sıkıntısı var. Bunu aşacağımıza inanıyorum. Ülkemiz güçlü bir ülke milletimiz güçlü bir millet.”