Sağlıkçılar bayramda değil isyanda! | Güney Gazetesi Mersin

Sağlıkçılar bayramda değil isyanda!

Sağlık emekçileri 14 Mart Tıp Bayramı’nı mesleki sorunların gölgesinde geçirdi. Bir günlüğüne iş bırakan sağlıkçılar Mersin İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek ‘başka bir sağlık sistemi’ için ses yükseltti. Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. İzzet Çalış, “Yıllardır uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile şekillendirilen sağlık sisteminin hem hekimler hem sağlık çalışanları hem de halkımızın sağlığı açısından tehdit haline geldiğini bir kez daha söylüyoruz” dedi.

Sağlıkçılar bayramda değil isyanda!


ELVAN PEHLİVAN

Mersin’de 14 Mart Tıp Bayramı’nda iş bırakan sağlık çalışanları İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı.

Eyleme Mersin Tabip Odası, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Aile Sağlığı Çalışanları Ebe ve Hemşire Dernekleri Federasyonu (ASEF), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş), Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Mersin Aile Hekimleri Derneği (MAHDER), Mersin Aile Sağlığı Çalışanları Derneği (MASÇAD), Sağlık Çalışanlarına Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER) destek verdi.

 

“SAĞLIK SİSTEMİ HEM HEKİMLER HEM HALKIMIZIN SAĞLIĞI AÇISINDAN TEHDİT HALİNE GELDİ”

 

Basın açıklamasını okuyan Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. İzzet Çalış, 2003 yılında siyasi iktidarın başlattığı ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’ ile sağlık sisteminin en büyük darbeyi aldığını vurguladı.

Çalış, “Sağlık hizmetleri yıldan yıla paralı hale getirilerek, özel sermayenin belirleyici olduğu bir sağlık piyasası yaratılmıştır. Yıllardır uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile şekillendirilen sağlık sisteminin; hem hekimler hem sağlık çalışanları hem de halkımızın sağlığı açısından tehdit haline geldiğini, sağlık yerine sağlıksızlık ürettiğini, güvenli çalışma koşulları yerine taşeron, sözleşmeli çalışma, esnek mesai gibi uygulamalarla mesleğimizi, emeğimizi değersizleştirdiğini, tüm bunların sonucu oluşan şiddet ortamını görüyor ve artık mutlaka değişmesi gerektiğini vurgulamaktan vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha buradan söylüyoruz. Hekimler ve sağlık emekçileri; halkın sağlıklı olma ve tam iyilik halinin ancak demokratik ve barışçıl bir ortamda mümkün olduğunu belirterek; TTB, sağlık sendikaları ve emek-meslek örgütleriyle, olabildiğince birleşik ve ortak mücadelenin kıymetli olduğu şiarıyla iş bırakma kararı almıştır” dedi.

 

“HERKES İÇİN EŞİT, ULAŞILABİLİR VE NİTELİKLİ BİR SAĞLIK HİZMETİ MÜMKÜN”

 

Başka bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu dile getiren Çalış, bunun için mücadelelerini sürdüreceklerini belirti.  Herkes için eşit, ulaşılabilir ve nitelikli bir sağlık hizmetinin mümkün olduğunun altını çizen Çalış, şu önerileri paylaştı:

“Sağlık finansmanında prime dayalı değil katkı payları, ilave ücretler, tamamlayıcı sigorta gibi ücretlerin gerekmeyeceği merkezi bütçeden karşılanan bir finansman modeli uygulanmalıdır.

Sağlık hizmetini sunan ve finanse eden aynı kurum olmalıdır. Kamunun ortak kaynakların hizmet alımına ihtiyacı ortadan kaldıracak şekilde yapılandırılmalıdır.

“Önceliğin koruyucu sağlık hizmetlerine verilmesi, basamaklandırılmış bir sağlık sistemi kurulması, bilimsel sağlık yönetimi ilkelerine göre yönetilmelidir.

Hastane yönetimlerinde, karar süreçlerinde hekimlerin ve sağlık çalışanlarının demokratik katılımı ile mesleki özerkliklerinin yeniden kazanılması sağlanmalıdır.

Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının haklarının korunarak, liyakat ve ekip çalışmasının esas alındığı nitelikli eğitim almış yeterli sayıda hekim, hemşire, ebe, eczacı, teknisyen, psikolog, fizyoterapist, diyetisyen, sosyal hizmet uzmanı gibi sağlık emekçilerinin mesleğe yabancılaşmalarının engellendiği, güvenli ve güvenceli çalışma koşulları oluşturulmalıdır.

Çalışma ortamlarında çalışan güvenliğinin sağlanmalı, sözleşmeli çalışmanın olmadığı, İnsanca yaşayabilecek bir ücret garantisi olmalıdır.

Sağlık ortamlarının kadın çalışanların ihtiyaçları gözetilecek şekilde donatılmalıdır.

Sağlık kurumlarında niteliği ölçen; polikliniklerde hastaya ayrılan süre, hastanede yatış süresi, komplikasyon oranları, iyileşme oranları gibi objektif olarak evrensel ölçekler ve kriterler uygulanması.

İşyeri hekimlerinin işverenlerden maddi olarak bağımsızlaştırılacak ve inisiyatif alabilecekleri yetkileri olan bir sistem kurulmalıdır.

Askeri ve çatışma tecrübesi olmayan sivil sağlık çalışanlarının askeri sağlık personeli olarak görevlendirilmesine son verilmelidir.”