ABİDİN YAĞMUR/ELVAN PEHLİVAN
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ı ziyaret etti.
Ziyaret sonunda gazetecilere açıklamalarda bulunan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınıp tutuklanması sürecinde halkın gösterdiği kitlesel tepkiye dikkat çekti ve milletin erken seçim istediğini belirtti. Vahap Seçer’in açıklaması şu şekilde:
“ÜZERİMİZDE OYNANAN OYUNLARA RAĞMEN MORALİMİZİ BOZMADIK”
“Ekrem başkanımızı ziyaret ettik, Murat başkanımızı ve Emrah başkanımızı. Üçünün de moralleri gayet yerinde. Ekrem başkanımızın morali son derece yüksek onu söyleyeyim. Biz aslında kendisine moral vermeye gittik ama o bize moral verdi. Bu manidar bir durum çok diri. Tabi ki aslında belediye başkanları olarak son birkaç aya bakarsanız üzerimize bazı oyunların oynandığının farkındaydık. ‘Turpun büyüğü heybede’ hikayesini biliyorsunuz, hatırlıyorsunuz. Bu turplar sırasıyla kimlerdir? Kendi aramızda da bunları konuşuyorduk. Ama hiçbir zaman moralimizi bozmadık, hiçbir zaman motivasyonumuzu kaybetmedik. Çünkü 2024 seçimlerinde her birimiz çok yüksek teveccühle, çok yüksek destekle göreve gelmiştik ve vatandaşlarımıza sorumluluğumuz vardı. Bu dedikoduları, bu spekülasyonları kulak arkası ettik. Hizmetlerimizi bir bir yapmaya devam ettik.”
“MİLLETİMİZ BUGÜNE KADAR DİŞİNİ SIKTI”
“Bugün geldiğimiz noktada aslında göstere göstere üzerimize oynanan oyunların, kumpasların bir şekilde netice verdiğini görüyoruz. Bu bizi elbette kısmen üzüyor ama hiçbir zaman da gücümüzü, moralimizi bozduramıyor. Bizi daha da güçlendiriyor, daha da motivasyonumuzu artırıyor. Son bir haftadır ülkede yaşanan durumu görüyoruz. Zaten ekonomik bir kriz içerisinden geçerken böyle bir hadisenin olması, bu operasyonların yapılması, zaten ekonomi milletin canına tak etmişken insanların bir anda sokağa çıkmasına neden oldu. Aslında Ekrem başkanın tutuklanması, diğer belediye başkanlarımızın tutuklanması, bugüne kadar dişini sıkan milletimizin hassas noktalarına dokunan bir olay oldu ve onun için sokaklar birdenbire aslında hiçbir yönlendirme yokken, kendi istekleriyle başta gençlerimiz, öğrencilerimiz, hatta yaş almış insanlar, emekli insanlar herkes sokaklara döküldü. Çünkü bu bir yılların birikimiydi. Zaten ekonomik olarak zor durumda olan vatandaşlarımızın şu bir haftada Türkiye ekonomisinin kaybettiği paraya bakarsanız çok büyük bir kan kaybı olduğunu görürsünüz.”
“KOLTUK SEVDASIYLA BU ÜLKENİN GELECEĞİNİ KARARTANLAR”
“Kişisel bazı hesaplaşmalar ya da koltuk sevdası bu ülkenin geleceğini karartan hesapların yapılması, bu kararların verilmesi ve uygulamaya konulması geleceğe dair vatandaşlarımızın umudunu bir kez daha köreltmiştir, bir kez daha aşağıya çekmiştir. Bizim bundan sonraki görevimiz bir arada olmak, burası son derece önemli. CHP ülkenin kurucu partisidir, demokrasinin sigortasıdır, hukuk devletinin sigortasıdır. Bu sigortanın atmaması lazım, devre dışı kalmaması lazım. Biz kurumsal hüviyetimizle milletvekillerimizden belediye başkanlarımıza hep beraber, sayın genel başkanımızdan en sade üyemize kadar birlik içerisinde bu mücadelemizi sürdüreceğiz.”
“EN BÜYÜK GÜÇ MİLLETİN GÜCÜDÜR”
“Sonuç itibariyle şu anda içeride tutsak olan arkadaşlarımızın bir an önce özgürlüğüne kavuşması için iktidar olmamız gerekiyor. Bir an önce seçime gitmemiz gerekiyor. Ülkenin seçime gitmesi gerekiyor. Bunun şartlarını hazırlamamız gerekiyor. En büyük güç milletin gücüdür, halkın gücüdür. Ben umut ediyorum, siyasetin de önüne geçen milletin gücü, halkın gücü sokağa taşmıştır ve Türkiye’de seçim şartlarını oluşturacak olan milletimizin sesidir. Bu şartların oluştuğunu görüyorum ve seçimin çok uzakta olmadığını da görüyorum. Önemli olan biz siyasilerin vatandaşlarımıza, milletimize bu saatten sonra ayak uydurabilmesi, bunu da açık yüreklilikle ifade etmek istiyorum. Hep birlikte beraberlik içerisinde de bu zor günleri aşacağız. Milletimiz bu konuda endişeye kapılmasın, moralimizi yüksek tutalım. Ülke bizim, zor kurduğumuz bu ülkeyi kolay bu ellere bırakmayacağız.”
“HUKUK YOKSA HERKES RİSK ALTINDA”
“Türkiye’yi çok farklı bir noktaya getirdikleri bir gerçek. Basın tabi ki milletin haber alma özgürlüğünü engelleyen bir baskı altında. Onun için uzun süredir tutuklamalar var. Doğal olarak bu da bir mücadelenin bizim açımızdan siyasilerin açısından bir parçası. Tabi ki basının hakkını da savunacağız. Vatandaşın özgürce haber alma hakkını da savunacağız. Az önce ‘kendinizi risk altında hissediyor musunuz?’ diye bir soru geldi. Elbette ki açık ifade edeyim demokrasinin, hukuk devletinin olmadığı bir yerde sadece biz değil sade vatandaş da milletvekilleri de seçilmişler de ya da iş insanları da herkes maalesef risk ve tehdit altında. Bunu da söyleyebilirim.
KARALAR: TOPLUM ÜLKENİN GELECEĞİNDEN ENDİŞELİ
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da ziyaret sonunda yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Aslında gelecekle ilgili toplumun çok endişeli olduğunu, son günlerdeki toplantılara gelen yürüyen, pazar günü oy kullanan insanlardan görüyorsunuz. Yani ortada resmi bir seçim yok, 15 milyon insan gelip oy kullanıyor. Yani bu aslında ülkenin geleceğiyle ilgili ciddi bir endişenin ortaya çıktığı anlamına da gelir. Bir hukuk devletinden uzaklaştığımız, emrivakilerin, keyfi uygulamaların olduğu bir ortamdayız. Hakikaten izahın, mantığın, hukukun olmadığı bir süreçten geçiyoruz. Türkiye bunları yaşamamalıydı ama yaşıyor. Biz arkadaşlarımızda görüştük, hepsi çok diri çünkü biliyorlar ki bu iş bir suç yapılmasından dolayı kaynaklanmıyor. Tamamen siyasal iktidarın toplumun üzerinde etkili olan insanları susturmasından kaynaklı bir hareket bu. Geçen gün de söylemiştim; Ekrem başkan eğer ciddi bir siyasi figür olmasaydı, sayın cumhurbaşkanımızın karşısında kazanacak bir aday olmasaydı bu işler başına gelir miydi? Herkes ‘gelmezdi’ diyor tabiatıyla. Hakikaten hepimiz endişeliyiz ama kararlıyız. Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün çok zor koşullarda kurtardığı ve kurduğu bu cumhuriyeti asla teslim etmeyeceğiz. Biz sonuna kadar demokratik ortamda mücadelemize devam edeceğiz.”
