Mersin’de, Akkuyu Nükleer Güç Santralini (NGS) inşa eden Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, nükleer enerji santrallerindeki bakım onarım çalışmaları ve kriz anlarında yapılması gerekenler konusunda çalışanlarının niteliğini ve kapasitesini arttırmak için sanal gerçeklik uygulamalarını içeren yeni bir eğitim programı başlattı. Uygulama ile yeni işe alınacakların yeterlilik derecelerinin ve niteliklerinin anlaşılması için de farklı simülasyonlar gerçekleştirilebiliyor.
“KENDİNİ BİR ANDA NÜKLEER SANTRALDE BULABİLİYOR”
Rosatom’a bağlı nükleer enerji endüstrisinin önde gelen onarım kuruluşlarından Atomenergoremont Anonim Şirketi’nin Üretim Teknolojileri Bölüm Başkanı Artem Vedenin, yeni eğitim programına ilişkin açıklama yaptı. Vedenin, “Sanal gerçeklik teknolojileri, işe alınan personelin yeterliliği, çalışanların eğitimi, uzmanlıklarının artırılması ve endüstriyel süreçlerde geniş bir kullanım alanına sahip. Sanal gerçeklik kaskını takması ile kişi bir anda kendini bir nükleer santralde, gerçekmiş gibi hissedilen olayların içinde bulabiliyor” dedi.
“İŞLETMELERİN İÇ VERİMLİLİĞİ ARTACAKTIR”
Sanal gerçeklik teknolojilerinin sektöre kattığı değer ve bu teknolojilerden bakım ve onarım süreçlerinde nasıl faydalanıldığına dair önemli bilgiler veren Vedenin, şunları söyledi: “Sanal gerçeklik teknolojilerinin üretim ve eğitim sahası çalışmalarında, malzeme tedariki verimliliğini arttıracaktır. Bu uygulamaların teknolojik ve mali açıdan büyüme ve uluslararası piyasalara girme arzusunu tetikleyeceğini düşünüyorum. Dijital teknolojilerin uygulama alanının genişlemesiyle işletme iç verimliliği de artacaktır. Çalışanların iş ve özel yaşam arasındaki denge arayışlarına bağlı olarak daha esnek çalışma istekleri de bu teknolojiye olan ilgiyi artırmaktadır. Bu uygulamalarla sanal ortamda ekip çalışması yapma imkanı doğmaktadır. Onarım şirketleri açısından da dijital teknolojilerin kullanım alanları gelecekte kaçınılmaz bir biçimde yerini alacak, üretim ve ofis teknolojileri uygulamalarından görsel konuların çözüme kavuşturulmasına kadar geniş bir sahada rol oynayacaktır.”
“Reaktör çekirdeği dahi kontrol edilebilir”
Kişinin sanal gerçeklik kaskını takmasının, kendini bu ortamda bulması için yeterli olduğunu aktaran Vedenin, bu teknolojinin nükleer santrallerin onarım ve bakım süreçlerinde de kullanıldığının altını çizdi. Vedenin, “360 derecelik görüş ve kontrol açısıyla bulunulan yerdeki ekipmanların işleyişleri kapsamlı bir biçimde izlenebilir. Üç boyutlu bilgisayar ortamında nesneler, ellerin uzantısı olarak görev gören joystickler aracılığıyla kontrol edilir ve belirli görevler yerine getirilir. Simülatör sistemleri bu noktada çalışanların eğitilmesi ve uzmanlıklarının üst düzeye taşınması için de kullanılabilir. Örneğin, çalışan, simülasyonda zor bir durumla karşı karşıya bırakılarak kritik durumlarda nasıl davranacağı konusunda analizler gerçekleştirilir. Bunun yanında yeni işe alınan personelin ve genç uzmanların yeterlilik derecelerinin ve niteliklerinin anlaşılması amacıyla da belli durumlar simüle edilebilmektedir. Sanal gerçeklik sistemleri nükleer enerji sektörü için de kullanışlı bir süreç sunar. Pompa sistemi ve elektrik motorunun iç yapısından reaktörün çekirdeğine kadar pek çok parça incelenebilir” ifadelerini kullandı. (İHA)