Hasan KÜÇÜK
Akdeniz Belediye Meclisi’nin Mart ayı birinci oturumunda Karaduvar Mahallesi’nde halkın tepkisine rağmen kurulması planlanan polipropilen tesisi için HDP’li meclis üyesi Ali Tanrıverdi’den referandum yapılması talebi geldi. Dilek ve temenniler bölümünde söz alan Tanrıverdi, Karaduvar Mahallesi’nde kurulması planlanan polipropilen fabrikasının diğer sanayi kuruluşlarına benzemediğini ve petrol atıklarının buharlaştırılması sonunda çevrede ciddi tahribatlar yaratacağı gerçeğinin bulunduğunu söyledi. Polipropilen fabrikasının faaliyete geçmesi durumunda insanların ve canlıların o civarda yaşama şansının olmayacağını öne süren Tanrıverdi, “Biz Akdeniz Belediye Meclisi olarak Karaduvar halkına bir soralım bunlar bunu istiyorlar mı istemiyorlar mı? Gerçekten istiyorlarsa yapılsın. Bir takım projelerin ÇED raporlarının çıktığı, bir takım projelerle ilgili çalışmalar yürütüldüğü söyleniyor” şeklinde konuştu.
“REFERANDUM YAPILSIN”
Tesisin yapılmasını karşı olmadıklarını, ihtiyaç olduğu için üretim yapılmasını istediklerini anlatan Tanrıverdi, “Ancak sahilde denizin kenarında, Karaduvar gibi bir yerde yapılmasının beraberinde ciddi sıkıntılar getireceğini görmekteyiz. O halkın temsilcileri olarak üzerimize düşeni hele siz iktidarı temsil eden bir Belediye Başkanı olarak bu konuda caydırıcı rolü oynamanız çok önemli olacaktır. Israr ediliyorsa Karaduvar’a gidelim bir halk oylaması yapalım. Referandum yapalım bu demokrasinin bir gereğidir. Halk istiyorsa yapılsın, istemiyorsa yapılmasın. Belki maliyet yükselebilir ama başka bir alana taşınsın” ifadelerini kullandı.
“HERKES AYNI HASSASİYETİ GÖSTERMELİ”
Tanrıverdi’ye cevap veren Başkan Gültak ise Karaduvar’da yapılması planlanan polipropilen tesisi için Mersin’deki yerel yönetimlerden ve Mersin idaresinden ÇED raporuna olumlu bir cevabın gitmediğini söyledi. “Burada yapılması gereken şu; sizin hassasiyetlerinizin aynısını sivil toplum örgütlerinin diğer belediye meclis üyelerinin, Karaduvar halkının, muhtarlarının aynı hassasiyeti göstermesi gerekiyor” diyen Gültak şöyle devam etti: “Bu hassasiyet hep beraber gösterilirse daha etkili oluruz. Sadece benim ÇED’e olumsuz rapor vermem, sizin gündem etmeniz yetmez. Bu konuda tüm belediyelerin STK’ların elimizi güçlendirmesi gerekiyor. Bu konuda o insanların bunu örgütlemesi gerekiyor ki bir ses gelsin. Yoksa sadece bizim ÇED raporuna olumsuz rapor vermemizle bu işler bir yere gitmez. Bu konuda tüm STK’lar, bölgenin muhtarları, bölgenin söz sahibi insanların çıkıp bu konuda bir deklarasyon yayınlaması, bir şey yapması gerekiyor. Bu konuda bizde onların yanında yer alacağız. Destek vereceğimizi söylüyoruz.”