Bahçacı, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'de ilk vakanın 11 Mart tarihinde görüldüğünü hatırlatarak, Sağlık Bakanlığı ile diğer kurum ve kuruluşların hızla harekete geçtiğini, virüsün yayılma hızını azaltmak için bir takım tedbirler alındığını söyledi. Alınan tedbirlerin içerisinde önemli bir yer teşkil eden sosyal izolasyon kuralı çerçevesinde vatandaşlara 'evde kal' çağrısının yapıldığını ifade eden Bahçacı, “Hepimiz zor bir dönemden geçiyoruz. Kovid-19 salgını dünyanın hemen hemen her ülkesini etkilemeye devam ediyor. Salgın, ailelerin ve bireylerin yaşam rutinlerini değiştirmelerine neden oldu. Çevremizde göremediğimiz ancak bizi sürekli tehdit eden bir virüse karşı korunma çabası içindeyiz. Tam olarak kendimizi güvende hissedemiyoruz. Bu durum haliyle sağlımız üzerinde bir takım olumsuzluklara sebep oluyor” dedi.
Kovid-19 salgınının bir süre sonra kontrol altına alınacağı ve hayatın normale döneceğini söyleyen Bahçacı, “Kriz yönetimi olağanüstü durumda ortaya çıkan düzensizliği önlemek ve düzeni yeniden kurmak için yapılanlar anlamına gelir. Bu koşullar değişecek ve bizler bir salgınla mücadele etmeyi öğrenmiş bir toplum olacağız. Ama bir süre evimizde kalmak zorundayız. Bu durum ruhsal bir stres oluşturabilir. Bu çok doğal bir durumdur. Çünkü fiziksel ruhsal açıdan bir kriz ortamında bulunmaktayız. Bizlerin ruhsal olarak etkilenmemiz, krizin hiç geçmeyeceği ya da büyüdüğü anlamına gelmez. Her şeyden önce evimiz bizim zaten vaktimizin çoğunu geçirdiğimiz bir mekan, bunu unutmayalım. Yeni bir yerde değiliz. Temel olarak önerilen hijyen kurallarına uyduğumuz zaman virüsle enfekte olma ihtimalimizin çok düşük olduğu biliniyor" diye konuştu. Günlük uyku, uyanıklık, beslenme ve spor gibi aktivitelere rutin olarak devam edilmesini gerektiğini kaydeden Bahçacı, "Medya ve diğer bilgi kaynaklarına sürekli takip etmek bizim bilgimizi arttırmaz, sadece kafamızı karıştırır. Güvenilir bilgilere Sağlık Bakanlığı web sayfasından ve sosyal medya hesaplarından ulaşabiliriz. Var olan ilaçlarımızı düzenli kullanmaya devam etmeli, ara vermemeliyiz. Yakınlarımız, arkadaşlarımız ile görüntülü olarak konuşabilir, onlarla duygu ve düşüncelerimizi paylaşabiliriz. Sosyal mesafeye dikkat ederek daha yaşlı bireylerin alışverişlerini yapabilir, onlara sosyal destek sağlayabiliriz. Günlük rutin oluşturup kendimize özel zaman ayırmalıyız. Çocuklarında kendi kendilerini oyalayacak sağlıklı yollar bulmalarını sağlamalıyız” ifadelerini kullandı.
“PSİKOSOSYAL DESTEK HATLARIMIZ VATANDAŞLARIMIZIN HİZMETİNDE”
Evde kalma sürecinde yaşanan sıkıntıların giderilmesi için Psikososyal Destek Hattı da kurduklarını söyleyen Bahçacı, şöyle devam etti; "Evde kalma süresince yaşanması olası sıkıntıların çözümü için psikosyal destek hattı kurduk. Oluşturduğumuz ekipler konusunda uzman psikolog, sosyal çalışmacı ve çocuk gelişimcilerimizden oluşuyor. Hafta içi 08.00-17.00 saatleri arasında hizmet veriyoruz. Müdürlüğümüz bünyesinde oluşturduğumuz ekibin numarası 0 324 233 53 05, Erdemli numaramız 0 324 516 22 68, Toroslar 0 324 233 55 52, Mezitli 0 324 359 32 40 ve Tarsus 0 324 625 93 44. Psikososyal destek almak isteyen vatandaşlarımız bu numaraları aramaları yeterli. Unutmayalım; Kovid-19 alacağımız tedbirlerden daha güçlü değil.” (Haber Merkezi)