Hülya Aslan | UYAN BEYEFENDİ…………. | Güney Gazetesi Mersin
Hülya Aslan

UYAN BEYEFENDİ………….


Yaklaşık altı yedi yıl önce "Boğaziçi ,ODTÜ ve Bilkent yıkılmalı, Erasmus Orgazmustur" diyen Yeni Şafak gazetesinin bir yazarı var. Bu üç üniversitenin yıkılmasını söyleyen şahıs adı sanı olmayan bir üniversite de hocalık yapıyor üstelik. İslami kesimin “okur –yazar ve fikir üreten” dediklerinden biri….. Yusuf Kaplan. Bu akıl almaz “fikrin” sahibi olan şahsın kızı ise hem Boğaziçi mezunu hem Erasmus programıyla Sorbonne Üniversitesi’nde öğrenimine devam etmiş. O zamanda çokça yazılıp çizildi bunlar…

 Dinci camianın müteaddit örneklerinden biridir bu haller. Kendi çocuklarına ABD de ya da Avrupa da ünlü okulları layık bulurken halkına tarikat cemaat okullarını, kuran kurslarını ya da imam hatip okullarını ballandırıp pazarlar ve hatta bu okulların, evlerin sayıca hala az olduğundan dem vururlar …Fena halde batı düşmanı görünür, hatta yer yüzünde ki bütün kötülüklerin kaynağı olarak orayı işaret ederler ancak başlarına bir şey gelecek olsa gidecekleri/sığınacakları yerler o batı ve onun mahkemeleri olur. Ne İran ne BAE, ne de Sudi Arabistan…  

Bir zamanlar hoca efendileri olan gibi …  Pensilvanya da “fakirhanem” dediği malikanesinde bir eli yağda bir eli balda yaşayıp, görevini yapmaya devam edip, hukukuna sığındığı gibi….

 Bunun gibiler insanımıza dini afyonlarken, bin dört yüz yıl öncenin yaşamını dayatırken, öte dünyanın cennet-cehennem kavramları ile çocukların beynini ve ruhunu bozarken kendi çocuklarına her gün küfrettikleri batının eğitimini, teknolojisini, sağlık imkânlarını, modernitesini sunma ikiyüzlülüğünü göstermekten asla utanmazlar…

   Bunlar sabilerimizi ve ailelerini Allah’la aldatıp köşe olurken “batı”nın her hangi bir ülkesinin kurucusuna ve değerlerine küfredip bu rahatlıkta yaşayamayacaklarını bilir, batının iz sürücüleri olurlar.

  Yeni Şafak yazarı Y. Kaplan da Aslında ilk/e/lerini ve ülkülerini en iyi koruyanlar, ülkelerine en çok sahip çıkanlar, en iyi, en sahici ve herkese hakkını teslim edici iz sürücüler oldukları” gazını Müslümanlara üflerken, Müslüman coğrafyasının bu olmadığının milyon örneğini bildiği halde.

    Bu şahıs 28 Kasım günkü köşe yazısın da yine çok iyi bildiği ve fakat sanki dün olmuş gibi “Ülkenin genç kuşakları Türkiye’yi terk etmekten söz ediyor!” gibi bir yazı kaleme almış.

       Uyan beyefendi…….. gençler artık “söz etmiyor”…. terk ettiler ve olanca hızla da ediyorlar yazık ki.

    Yazısında Batıyı cellat olarak gösterip ona âşık olanlarında gençlerimiz olduğunu, ve dünyayı köleleştirenlerden özgürlük beklemekle yanlış yolda oldukları mesajını verip peşine suçlunun gençler değil “bizleriz, hepimiz. Aileler. Mankurtlaştırıcı medya. Yozlaştırıcı kültür endüstrisi” gibi bolca laf cambazlığı da yapıyor.

Suçlunun gençler olmadığını olağanüstü bir fikirmiş gibi açıklarken bizleri-aileleri suçluyor.

Hayır, beyefendi… ne bir anne-baba ne bir öğretmen ne bir köylü, işçi hiç birimiz suçlu değiliz. Suçlu siz ve sizin savunduğunuz iktidar. Bizleri suçunuza ortak etmek için cırmalamayın… boş..

"Gelinen noktada çok büyük bir felâketle karşı karşıyayız ülkemizde pandemi sonrasında”diyen beyefendi bu kaçışın sebebi sanki pandemiymiş gibi de gösterme derdinde.

   Akademisyen-yazar sıfatı taşıyan beyefendi diyemiyor ki ülkeyi yönetenlerin yanlış politikaları sebep, diyemiyor ki dağı taşı ovası denizi gölü deresi, madenleri…ne birikimi varsa satılmış bir ülkede işsizliğe mahkum edilmiş, geleceğine zincir vurulmuş gencin umutlarını karartanın sebebi bu hükümet …..değil mi ki pandemi acılarını yaşayan hangi İtalyan hangi İngiliz genci eğitim ve gelecek kaygısı ile ülkesini terk etti/ediyor

Uyan beyefendi bizler ve pandemi değil gençleri kaçışa zorlayan. Sizin gibilerin savunduğu din-siyaset  tezgahında köleleşmekten ,mankurtlaştırıcı medyanızdan, eğitimi ilkokuldan üniversiteye kadar getirdiğiniz niteliksizlikten, ülkenin en güzide üniversitelerini yıkın diyen ortaçağ zihniyetinizden kaçıyorlar.

Ama bilin ki hiç biri ne ülkesini kurda kuşa, ne emperyalist leş kargalarına ne de dinci bezirganlara yem etmez. Burası ATATÜRK Türkiye’si Arap coğrafyası değil beğim..

 

 

 

  

 

 



ARŞİV YAZILAR