ÇİKOLATADA BİTTERİ TERCİH EDİN
Çikolata, olan Orta Amerika kökenli günümüz insanının tükettiğinden oldukça farklı bir formda ve uzungeçmişi olan bir besindir. Çikolatanın hammaddesi olan kakao, çoğu besinden daha fazla antioksidan içerir. Antioksidan polifenollerin neden olduğu acılık, işlenmemiş kakao çekirdeklerini tatsız hale getirir; ancak çikolatanınüretim aşamaları ile içerikleri 10 kata kadar azaltılarak daha az acı hale getirilir. Bitter çikolata ayrıca kafein (15 mg/20 g) ve teobromin (100-150 mg/20 g) içerir; bu bileşiklerin miktarı kafeinli içeceklerden çok daha düşük olsa da olası ek etki nedeniyle yüksek alımda dikkate alınmalıdır. Fizyolojik bir bakış açısıyla; kakaonun antioksidan, anti-inflamatuar, kalp-damar üzerindeki etkileri ve metabolik etkileri dahil olmak üzere sağlığı olumlu yönde etkileyen çeşitli biyolojik etkileri vardır.
BESLEYİCİ: Yüksek kakao içeriğine sahip kaliteli bitter çikolata satın alırsanız, yeterli miktarda çözünür lif içerir ve minerallerle yüklüdür. %70 üzeri kakao içeren 100 gramlık bir bitter çikolatada yaklaşık olarak 11 gram lif vardır. Günlük demir değerinin %66'sını, magnezyumun %57'sini, bakırın %196'sını, manganezin %85'ni karşılar. Ayrıca bol miktarda potasyum, fosfor, çinko ve selenyum içerir. Elbette 100 gram oldukça büyük bir miktardır ve günlük olarak tüketmeniz gereken miktar değildir. Bu besinler ayrıca yüksek kalori ve makul miktarda şeker ile gelir. Bu nedenle bitter çikolata ölçülü tüketilmelidir.
ANTİOKSİDAN KAYNAĞI: Bitter çikolata, biyolojik olarak aktif olan ve antioksidan işlevi polifenoller, flavanoller ve kateşinler gibi organik bileşiklerle yüklüdür. Yapılan bir çalışma kakao ve bitter çikolatanın, yaban mersini ve açai meyveleri de dahil olmak üzere test edilen diğer tüm meyvelerden daha fazla antioksidan aktiviteye, polifenollere ve flavanollere sahip olduğunu göstermiştir.
KAN BASINCINI DÜZENLER: Bitter çikolatadaki flavanoidler, arterlerin astarı olan endoteli nitrik oksit üretmesi için uyarabilir. Nitrik oksitin işlevlerinden biri, kan akışına karşı direnci azaltan ve dolayısıyla kan basıncını düşüren arterlere gevşeme sinyalleri göndermektir. Birçok kontrollü çalışma, etkileri genellikle hafif olsa da, kakao ve bitter çikolatanın kan akışını iyileştirebileceğini ve kan basıncını düşürebileceğini göstermektedir.
KAN YAĞLARINDA ve KALP DAMAR HASTALIKLARINDA ETKİLİ:Bitter çikolata tüketmek, kalp hastalığı için birkaç önemli risk faktörünü iyileştirebilmekte ve yüksek kolesterole karşı koruma sağlayabilmektedir.Kakao, kan dolaşımına giren ve lipoproteinlerioksidatif hasara karşı koruyan bol miktarda güçlü antioksidan içeriği sayesinde oksidasyona yatkın LDL (kötü kolesterol) formlarının seviyesini düşürebilmektedir. Birçok çalışma, haftada 3 kez çikolata (bitter)tüketmeninkalp ve damar hastalığı riskini %9 oranında azalttığını ortaya koymuştur. Başka bir çalışma, haftada 45 gram çikolata yemenin kalp ve damar hastalığı riskini %11 oranında azalttığını öne sürmüştür. Haftada 100 gramdan fazla çikolata tüketmenin sağlık açısından fayda sağlamadığı da belirtilmektedir.
CİLDİ KORUR: Bitterin içindeki antioksidan flavanoller güneş hasarına karşı koruma sağlayabilmekte, cilde kan akışını iyileştirebilmekte ve cilt yoğunluğunu ile hidrasyonunu artırabilmektedir. Ancak çikolatanın güneş kremi ve diğer güneşten korunma biçimlerinin yerini alamayacağını unutmayın.
BEYİN FONKSİYONLARINDA ETKİLİ: Kakao flavanoidleri hafif bilişsel bozukluğu olan yaşlılarda bilişsel işlevin korunmasına yardımcı olarak bozukluğun bunamaya ilerleme şansını azaltabilmektedir. Araştırmalar, erişkinlerde yüksek flavanol tüketiminin beyne giden kan akışını iyileştirebileceğini göstermiştir. Bu durum günlük kakao tüketiminin neden dikkati, sözel öğrenmeyi ve hafızayı geliştirdiğini açıklamaktadır. Ek olarak, kakao kafein ve teobromin gibi uyarıcı maddeler içerir ve bu kısa vadede beyin fonksiyonlarını iyileştirebilmesinin temel nedeni olabilir.
UZMAN DİYETİSYEN İREM YILDIZ