Yasmina Lokmanoğlu | Üzüm ve Şarap | Güney Gazetesi Mersin
Yasmina Lokmanoğlu

Üzüm ve Şarap


Haftaya sizlerle başlamak benim için son derece keyifli oluyor. Bütün hafta yazacağım yazı hakkında tekrar, tekrar okuyup araştırdıktan sonra hafta sonu oturup sabırsızlıkla yazımı yazıyorum. Mersin ve Gıda beni çok heyecanlandırıyor. Galiba ben bu işi çok seviyorum.

 

Bu hafta sizlerle Üzüm ve şarapçılık komisyonun görüşlerini aktaracağım. Slow Food “hep yerel ürününüzü tespit edin ve özellikle kaybolmakta olanları Nuh’un Ambarı listesine kaydetmek için bize başvurun” der. Bizimkiler de kolları sıvayıp, araştırmaya başladı. Listede Tarsus Beyazı, Patkara veya Tatkara, Recep, Tilki Kuyruğu, Gök Üzümü, Kişniş Üzüm, Ceviz Üzümü vardı. Öncelikleri Tarsus Beyazı oldu. Bu üzümün nakil sırasında dayanıklı olmadığı ve çabuk bozulduğu için çalışmalar ve araştırmalar yaptılar.

 

Bu araştırmalar sırasında çiftçinin çok yorulduğunu ve artık bu işten kar etmediğini; yerli cinsleri söküp daha ismi güzel çeşitleri ektiklerini; bu cinslerden de verim alamadıkları şikayetinde bulunduklarını ve sebepler arasında verdikleri ilacın pahalı olduğu, ayrıca da defalarca verseler de baş edemedikleri, ürünün para etmediği gibi yakınmaları komisyonumuzun notları arasındaydı.

 

Arkadaşlarımıza göre de sebepler arasında bu yerel ürünleri gelişi güzel söküp, yeni cinsleri ektikleridir. Çünkü özellikle asmada “toprak analizinin çok önemli olduğunun” önemini vurguladılar. Ayrıca iklim değişikliği, havadaki nem oranı, sıcaklık artışı tabi ki en büyük etkenler arasında. Ulusal bir “Ürün Planlama Programının” olmaması, bu keyfi hareketleri engelleyemiyor. Eğer iyi tarım veya organik tarım yapılmıyorsa denetim de olmuyor. Onun için istedikleri zirai ilacı rahatlıkla temin edebiliyorlar.

 

Tabi bu raporları okurken çok üzüldük. Kendi adıma konuşmam gerekirse, müthiş ümitlerle başlarken gerçekler acı geliyor. Bu duygular içindeyken, İstanbul’dan aldığım e posta imdadımıza yetişti. Bu e-posta Türkiye’nin en tanınan şeflerden birinin asistanından geliyordu. Türk şarabının, kendi yerel üzümlerimizle yapılmasını desteklediklerinden bahsediyordu. Bu konuda beni “Kök kokan Topak sempozyuma” davet ediyordu. Yazının devamında da şarap tutkunu Mimar Umay Çeviker, Mersin’in Mut ilçesine bağlı Çömelek köyünün 1150 metre rakımlı bağlarında “Gök üzümü” ve “Patkara üzümleri” keşfettiğini anlatıyordu. Üzümleri analize yolladığı, denemeler yaptığı ve kaliteli şarap üretecekleri sonucundan sonra da Urla’daki Urla Şarapçılıkta modern tesislerinde bu üzümleri 2017’de İşleyerek “Discover” diye bir seri altında işediğini yazıyordu. Bu ürünlerle de Geoffrey Roberts anısına İngiltere’de konulan ödülü kazandığını söylüyordu. Sonuç olarak Mersin’in diğer üzümlerinizde merak ettiklerinden bahsediyordu.

 

Tabi ben heyecandan, mutluluktan hemen arkadaşlarımla paylaştım. Daha sonra Nuh’un ambarı listesine Patkarayı yazdık ve girdi. https://www.fondazioneslowfood.com/en/?s=Patkara.

 

Üzüm ve şarap komisyonumuz iki üzüm hasadı düzenlediler. Biri Melemez’de Tarsus beyazıydı. Sosyal medyada çok ses getirdi. İkincisi Mut’un Çömelek mahallesinde, Taşeli şaraplarının tesisinde Patkara üzümü hasadıydı. Biri Haziranda, öbürü Eylül sonu oldu. Bizim hedefimiz öncelikle Tarsus Beyazının nakliyesi için Alata Tarım Araştırma Enstitüsünün çalışmalarını desteklemek. “Tilki kuyruğu” gibi Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde yer alan üzümlerimizin laboratuvar analizlerini yaptırmak. Sonuça göre ürünün işlenmesini teşvik etmek. Anlayacağınız marka değeri ürünlerimizi öne çıkarmak.

 

Komisyon bu sene, konvensyonel tarım yapılmayan ya da geleneksel tarıma geçme olasılığı olan köylere, çiftçiye ziyaret edip, onları dinlemek istiyor. Karşılıklı, bilgi  alış verişini başlatacaklar.Bu konuda Mersinli tüketiciyi aydınlatacak Farkındalık çalışmalarını gerek sosyal medyada ve gerek AVM’lerde ilgili derneklerle yapmaya devam edeceğiz. Şu gerçeği kendimize devamlı hatırlatalım. Mersin bir hazinedir. Mutfağıyla, coğrafyasıyla. Ah bir de ona şefkatli yanaşsak ne kadar iyi olur… Haftaya buğday komisyonumuzun raporuyla devam edeceğim. Sevgiyle kalın



ARŞİV YAZILAR