SAĞLIK DEPOSU BİBERİYE
Biberiye, enfeksiyon önleyici ve ağrı kesici ajan olarak kullanılan Akdeniz bölgesine özgü aromatik bir bitkidir. Bu çok yıllık bitki, iki metre yüksekliğe kadar ulaşan bir çalı şekline ve karakteristik bir kokuya sahiptir. Biberiye şu anda anti-kanser ve karaciğer koruyucu özellikleri açısından araştırılmaktadır. Biberiyenin ayrıca yüksek antioksidan ve anti-mikrobiyal aktiviteleri nedeniyle etkili bir besin koruyucusu olduğu da rapor edilmiştir. Bu özellikler biberiyenin mikrobiyal büyümeyi önlemesine ve oksidasyon yoluyla besin bozulmasını azaltmasına olanak tanımaktadır. Diterpen karnosol ve karnosik asit, biberiyede en çok bulunan fitokimyasallardan ikisidir ve bu bileşikler bitkinin antioksidan potansiyelinin yaklaşık %90'ına katkıda bulunur. Ek olarak çeşitli çalışmalar biberiyenin, mide-bağırsak sistemindeki oksidatif stresi ve inflamasyonu azaltarak olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir.
ANTİOKSİDAN, ANTİ-MİKROBİYAL VE ANTİ-İNFLAMATUAR ETKİ: Biberiyenin antioksidan ve anti-inflamatuar aktivitesi büyük ölçüde içerdiği rosmarinik asit ve karnosik asit gibi polifenolik bileşiklerine bağlanır. Antioksidan özelliği nedeniyle rosmarinik asit, çabuk bozulan besinlerin raf ömrünü uzatmak için sıklıkla doğal bir koruyucu olarak kullanılır. Biberiye yaprakları anti-bakteriyel ve yara iyileştirici etkileri nedeniyle geleneksel tıpta kullanılmaktadır. Çalışmalarda rosmarinik ve karnosik asidin kanser üzerindeki etkileri de araştırılmıştır. İki asidin anti-tümör özelliklere sahip olabileceğini; hatta lösemi, meme ve prostat kanseri hücrelerinin büyümesini yavaşlatabileceğini bulmuşlardır.
KAN ŞEKERİ DENGELEYİCİ: Tedavi edilmediğinde yüksek kan şekeri gözlerinize, kalbinize, böbreklerinize ve sinir sisteminize zarar verebilir. Bu nedenle diyabet hastalarının kan şekeri seviyelerini uygun şekilde yönetmeleri kritik öneme sahiptir. Araştırmalar biberiye çayındaki bileşenlerin kan şekerini düşürebileceğini göstermiştir; bu da biberiyenin diyabetli kişilerde yüksek kan şekerini yönetmek için potansiyel uygulamalara sahip olabileceğini düşündürmektedir. Biberiye üzerinde yapılan test tüpü ve hayvan çalışmaları, içeriğindeki karnosik asit ve rosmarinik asidin kan şekeri üzerinde insülin benzeri etkilere sahip olduğunu göstermektedir. Bazı çalışmalar, bu bileşiklerin kas hücrelerine glikoz emilimini artırabildiğini ve kan şekerini düşürebildiğini göstermektedir.
RUH HALİ VE HAFIZAYA ETKİSİ: Kanıtlar biberiye çayındaki bileşiklerin ruh halini iyileştirmeye ve hafızayı geliştirmeye yardımcı olabileceğini göstermektedir. Yapılan bir çalışma, 1 ay boyunca günde iki kez 500 mg biberiye almanın, almayanlara kıyasla üniversite öğrencileri arasında kaygı düzeylerini önemli ölçüde azalttığını, hafıza ve uyku kalitesini iyileştirdiğini tespit etmiştir. Sanayi çalışanları üzerinde yapılan 2 aylık başka bir araştırmada, günde 2/3 bardak (150 ml) suya 2 çay kaşığı (4 gr) biberiye tüketenlerin, hiçbir şey tüketmeyenlere kıyasla işlerinde önemli ölçüde daha az tükenmişlik hissettikleri belirtilmiştir. Sağlıklı 20 yetişkin üzerinde yapılan bir araştırma, biberiye yağı solumanın beyin aktivitesini uyardığını ve ruh halini iyileştirdiğini bulmuştur. Katılımcıların aktivite düzeyi, kan basıncı, kalp atış hızı ve nefes alma hızı, yağı soluduktan sonra artmıştır. Biberiye özütü, bağırsak bakterilerinin sağlıklı dengesini destekleyerek ve beyninizin duygular, öğrenme ve anılarla ilişkili kısmı olan hipokampustaki iltihabı azaltarak ruh halinizi iyileştirebilmektedir.
BEYİN SAĞLIĞINI DESTEKLEYER: Bazı çalışmalar, biberiye çayındaki bileşiklerin, beyin hücrelerinin ölümünü önleyerek beyin sağlığını koruyabileceğini bulmuştur. Araştırmalar, biberiyenin felç gibi beyin hasarına yol açabilecek durumlarda iyileşmeyi destekleyebileceğini, beyin yaşlanmasının olumsuz etkilerini önleyebileceğini, hatta Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklara karşı koruyucu bir etki gösterdiğini öne sürmektedir.
GÖZ SAĞLIĞINI KORUR: Hayvan çalışmaları, diğer oral tedavilere biberiye ekstraktının eklenmesinin yaşa bağlı göz hastalıklarının ilerlemesini yavaşlatabileceğini bulmuştur. Hayvan çalışmaları ve deneysel çalışmalar, biberiyedeki rosmarinik asidin, kataraktın başlangıcını geciktirdiğini ve kataraktın şiddetini azalttığını göstermektedir.