İşte etik!
Bugün, Mersin’de vuku bulan ilginç bir hülle olayını anlatacağız.
*
Bir ucu ticarete, bir ucu siyasete, bir ucu eğitime, bir ucu spora, bir ucu Mersin İdman Yurduna uzanan bir garip hülle hikayesi.
*
Türkiye’nin köklü özel dershanelerinden biri, isim hakkı anlaşması kapsamında, Mersin’de bir grup eğitimci ile yatırımcıya ismini verir.
*
Marka değeri yüksek bu okulun Mezitli şubesi açılır.
Öğrenci möğrenci işleri derken…
*
Mersin’in iş ve spor dünyanın tanınmış bir ismi de hem bina vererek hem para vererek bu ortaklığa girer.
*
Kısa süre sonra iş ve spor dünyasının tanınmış ismi, özel dershanenin büyük ortağı olur.
*
Büyük ortak, hisseler filan değişince yönetim de değişir.
İş ve spor dünyasının tanınmış isminin isteğiyle öğretmenlerle bir toplantı yapar özel okulun idarecileri.
*
Derler ki…
“Arkadaşlar, hisseler değişti, ortaklar değişti. Sizinle çalışmaya devam edeceğiz. Ama gelin arabulucudan kağıt imzalayın. Tazminat hakkınızdan yarı yarıya vazgeçin…”
*
Eğitim emekçileri ne desin bu durumda?
“Peki” demişler.
Yarı tazminata razı olmuşlar.
*
Sigortadan işten çıkışları verilmiş.
*
2 ay sonra tekrar işe girişleri yapılmış.
*
20 gün sonra hop bir daha çıkışları verilmiş!
*
Niye?
“Sizinle çalışamayacağız hocam…”
*
Eğitim emekçileri tazminattan olmuş, bir.
Birkaç ay prim kaybı olmuş, iki.
Tüm özel okullar kadrolarını en geç temmuz ayında kurduklarından, bunlar da eylül başında çıkış verdiklerinden, iş miş de bulamamışlar, üç.
*
İşte buna işte etik denir arkadaşlar!
Helal olsun!
*
Patron her kimse düzene uymuş, işi kılıfına uydurmuş!
*
Patron her kimse dediğime bakmayın, patronu biliyorum.
İş ve spor camiasında çok tanınmış biri.
*
Mersin İdman Yurdu Başkanı!
*
Bugünlerde sağda solda sosyal medya paylaşımları görüyorum.
Kimileri, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i hedef alıyor.
Sayın Başkanı Mersin İdman Yurduna destek vermemekle suçluyorlar.
*
Oysa spor kulislerinde konuşulan çok farklı.
Deniliyor ki, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin İdman Yurduna 10 milyon lira kaynak bulmuş, teslim etmiş.
Mersin Limanı da yaklaşık 13 milyon lira vermiş.
Etti mi 23 milyon?
*
Fakat Mersin İdman Yurdu başkanı “yalnız bırakıldık” diyormuş.
“Verdikleri 3 kuruş para” diyormuş.
Belediyeleri, kurumları eleştiriyormuş, veryansın ediyormuş.
*
İnsanların özel yaşamı kendilerini ilgilendirir, değil mi?
İş yaşamı ise özel değildir.
Kamuya açıktır.
Bir insan siyasete atılacağı zaman, bir sivil toplum örgütünde, bir dernekte, bir spor kulübünde çalışacağı zaman, iş yaşamında nasıldır, ona bakılır değil mi?
*
Kimi iş insanı vardır; sözü senet gibidir…
*
Kimi iş insanı vardır, bugün dediğini yarın unutur.
*
Şimdi ne yapalım?
*
Kıdemli eğitimcileri, öğretmenleri tazminat konusunda boşa düşüren, sonra sezon ağzında pat diye işsiz bırakan sayın iş insanının, “Mersin İdman Yurdunda beni yalnız bıraktılar, verdikleri 3 kuruş para” demesine inanalım mı?