Mansur
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Mersin temasları dikkat çekiciydi.
Açık ve örtülü mesajlarla Mansur Bey, siyaset arenasına Mersin’den güçlü bir mesaj gönderdi.
*
Birinci mesaj şu:
Mansur Bey, Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olduğu dönemde, “Cumhurbaşkanı adayı olur musunuz” sorularına ve tekliflerine “Hayır” diyordu, “Sayın Kılıçdaroğlu varken ben olmam.”
Hatta, İyi Parti’nin eski genel başkanı Meral Akşenir’in, bu konuda Mansur Bey’e çok ısrarcı olduğunu, Mansur Bey adaylığı kabul etmeyince de ona korkak dediğini bilmeyen yok.
*
CHP’de genel başkan değişti.
Kemal Bey gitti…
Özgür Özel geldi…
*
Mansur Bey şimdiler de “Cumhurbaşkanı adayı olur musunuz” sorusuna ne diyor?
“Olurum.”
“Partim görev verirse olurum” diyor ama siz bunu “olurum” olarak okuyun.
*
Eskisi gibi “Sayın Genel Başkan varken bana düşmez” demiyor.
“Olurum” diyor.
*
İstanbul’u ve Ekrem Bey’i işaret edip “Ekrem Bey daha popüler, ona yakışır” filan da demiyor, demez de zaten.
“Olurum” diyor.
*
Yani Mansur Bey, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’na diyor ki:
“Ben buradayım. Kartları bensiz karamazsınız!”
*
Karabilirler mi?
Özgür Özel ve Ekrem Bey, içinde Mansur Yavaş’ın olmadığı gibi oyun kurabilir mi?
*
Bu soruya yanıt vermeden önce, Mansur Bey’in ikinci mesajını okumak lazım.
İkinci mesaj, örtülü veriliyor ama siyaseti takip eden herkes anlıyor ki mesajın Türkçe meali şöyle:
“31 Mart’ta alınan seçim başarısı CHP genel merkezinin başarısı değil. Belediye başkanları olarak başarıda bizim de payımız çok büyük.”
*
Mansur Bey, belediye başkanlarının seçim başarısındaki rolünü anlatırken ben merkezli değil.
Meseleye sadece Ankara, İstanbul olarak da bakmıyor.
Mesela Mersin’de, gittiği her yerde ne dedi:
“Bana rekortmen diyorlar ama asıl rekortmen Vahap Seçer. O oyunu daha fazla artırdı!”
*
Siyasetçiler için alışıldık durum değil!
Siyasetçi hep kendini över.
Hep kendi başarısını öne çıkarır…
*
Ama Mansur Bey, kendi başarısını anlatırken bir de paragraf açıyor, “Vahap Bey’in rekoru bizim rekordan daha yüksekti” diyor.
*
Neden?
*
CHP tabanının, her başarıyı kendine yontan, son seçim zaferini sanki tek başına kazanmış gibi caka satan belediye başkanlarına bir mesafe alacağını hissetmiş olmalı.
*
Sakin, efendi, saygılı, ağırbaşlı siyasetçi ve belediye başkanı profili Mansur Bey’in imajını sürekli güçlendirdi.
CHP’nin genel başkan değişimine gittiği kurultayda çok öne çıkmadı, hoplamadı, zıplamadı, dikkat çekmedi.
Kavga, miras paylaşımı, devri sabık yaratma izlenimleri vermedi.
Bu da onun hanesine artı olarak yazıldı.
Şimdiler de o imajı “ben” yerine “biz” diyerek tahkim etmeye çalışıyor.
Ve “biz” diyebileceği bir tabanı örmeye çalışıyor.
*
Sorumuza dönelim:
Özgür Özel ve Ekrem Bey, içinde Mansur Yavaş’ın olmadığı gibi oyun kurabilir mi?
Evet, kurabilir, siyaset isimlerin ötesindedir…
*
O zaman şöyle soralım:
Özgür Özel ve Ekrem Bey, içinde Mansur Yavaş’ın temsil ettiği toplumsal, siyasal kitleyi ve Mansur Yavaş’ın şahsında/imajında somutlanan “ciddi, oturaklı devlet adamı” beklentisini yok sayarak oyun kurabilir mi?
Hayır, kuramaz!
*
Siyaset, ekiple yapılır.
Siyaset şartların olgunlaşmasıyla fırsatlar sunar.
Ama seçimleri imaj ve ciddiyet kazanır.
*
Bunu da bir başka yazıda konuşuruz.