‘Üniversiteler ağır bir yıkıma uğradı’ | Güney Gazetesi Mersin

‘Üniversiteler ağır bir yıkıma uğradı’

Eğitim-Sen Mersin Şube Yürütme Kurulu, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından kurulan Yükseköğretim Kurumu’nun 39. Yılı dolayısıyla bir açıklama yaptı.

‘Üniversiteler ağır bir yıkıma uğradı’


ESRA ŞASİ YAĞMUR

 

Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül,  “Türkiye’nin siyasi ve ekonomik atmosferi her birimizin giderek daha zor nefes almamıza neden oluyor. Bir taraftan daha da derinleşeceği söylenen ekonomik kriz ve pandemi süreci, diğer taraftan temel hak ve özgürlükleri ağır biçimde tahrip eden siyasal bir rejim karşımızda. Haliyle gündelik yaşamlarımız sorunlarla adeta abluka altına alınmış durumda.  Bugün Türkiye üniversitelerinde özgürce bilimsel bilgi üretmek, hakikati aramak, sanat ve felsefe üretmek yasaktır! Bugün Türkiye üniversitelerinde serbest olan tek şey, siyasi iktidarca makbul görüleni üretmektir” dedi.

Üniversitelerde liyakatsız kadroların akademik birimleri tuttuğunu, akademisyenlerin ihraç edildiğini belirten Sümbül sözlerini şöyle sürdürdü:

“AKP iktidarının üniversitelere dair söyleyebildiği tek şey artan üniversite sayıları, öğrenci sayıları ve yayın sayılarıdır! Ancak nicel büyüme nitelik artışını beraberinde getirmemiştir. Aksine, üniversiteler ağır bir yıkıma maruz kalmış, ciddi bir nitelik kaybı yaşamıştır. Çünkü demokratik bir siyasal iklim olmadan akademik özgürlüklerin, düşünce ve ifade özgürlüğünün var olabilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla da üniversitelerin gücü demokrasinin ve evrensel hukuk ilkelerinin yaşamdaki gücüyle doğru orantılıdır.  Eğitim- Sen olarak belirtmek isteriz ki, Türkiye üniversiteleri köklü bir dönüşüme ihtiyaç duymaktadır. Bunun ilk adımı ise YÖK’ün kaldırılmasından geçmektedir. Barış talep eden ya da sendikal faaliyetleri nedeniyle rektörlerin şimşeklerini üzerine çeken akademisyenleri, idari ve teknik personeli ihraç eden, haklarında her türlü nefret kampanyasını yürüten, cezaevlerine gönderen bir yönetim aklı ortadan kalkmalıdır. Talebimiz açık ve nettir. YÖK kaldırılmalı, ihraç edilen akademisyenlerin, idari ve teknik personelin kurumlarına geri dönme hakkı sağlanmalı ve itibarları iade edilmeli, üniversiteler demokrasinin, eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin yaşam bulduğu kurumlar haline getirilmelidir. Siyasi iktidarın ve sermaye çevrelerinin çıkarlarına hizmet eden üniversite fikrinden vazgeçilmeli ve insan, toplum, doğa yararına üniversite fikri sahiplenilmelidir. Aksi halde bu yıkımın sürmesi ve daha ağır sonuçlar yaratması kaçınılmazdır.”