“Yorgun ve kaygılı” | Güney Gazetesi Mersin

“Yorgun ve kaygılı”

Ekmek ve Gül pandeminin birinci yılına denk gelen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne giderken aralarında Mersin’in de olduğu 22 ilde kadın işçiler arasında bir araştırma yaptı.

“Yorgun ve kaygılı”


Araştırma Mersin, Adana, Adıyaman, Ankara, Antalya, Antep, Aydın, Balıkesir, Bursa, Çorum, Denizli, Dersim, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Malatya, Manisa, Nevşehir, Tekirdağ ve Tokat’ta 23 farklı işkolunda gerçekleştirildi. Bankacılık, basın, belediye, büro, cam, depo, eğitim, eğlence, ev hizmetleri, gıda, hizmet, iletişim, madencilik, mağazacılık, metal, petrokimya, sağlık ve sosyal hizmetler, savunma, tarım, taşımacılık, tekstil ve turizm sektörlerinde çalışan 680 kadınla yüz yüze yapılan görüşmeler sonunda bir rapor hazırlandı.

Rapora göre, pandemi döneminde işyerlerinde alınan tedbirleri yetersiz bulan kadınların oranı yüzde 57, kısmen yeterli bulanların oranı yüzde 10, “yeterli” diyenlerin oranı ise yüzde 30.

Rapora göre çalışma saatlerinde değişim yaşayan kadınların oranı yüzde 44,8. Kadınlar hafta sonu yasakları nedeniyle çalışma sürelerinin belirsizleştiğini, pandemi tedbiri adı altında uygulamaya konan esnek çalışmanın çalışma sürelerini uzattığını ortaya koyuyor.

Salgın koşullarında daha fazla molaya ihtiyaç duyulduğu açıkken, görüşülen işçi kadınların yüzde 88’i yeterli mola süresinden mahrum olduklarını ortaya koydu. Kadınların bir kısmı ise pandemi öncesinde de mola sürelerini kullanamadıklarını ya da çok az molaya çıkabildiklerini, şimdi fiilen molaya çıkmanın imkansızlaştığını belirtti. Ayak üstü ya da masa başı karın doyurmak neredeyse normalleşmiş. Raporda görüşülen kadınların yüzde 39’u iş yoğunluğunda belirgin bir artış yaşandığını söylüyor.

 

EVDEKİ İŞLERE AYRILAN ZAMAN DA ARTTI

İşyerinde tacize uğrayan kadınlar, cezalandırılma riskiyle ses çıkaramıyor. Taciz söz konusu olduğunda “tutanak yeme” ve “işten atılma” korkusu belirleyici.

Raporda görüşme yapılan 680 kadının yüzde 77’si evdeki işlerine ayırdıkları zamanın arttığını söylüyor. Kadınların yüzde 34’ü dinlenme zamanlarının pandemi öncesine göre azaldığını belirtiyor. Yüzde 95’i salgın öncesine göre daha yorgun ve tükenmiş olduğunu söylüyor.

Pandemi sürecinde kadınların büyük kısmı, çocuklarının bakımını büyükanne desteğiyle sağlayabilmiş. Çocuğu olan kadınların yüzde 29’u çocuklarını evde yalnız bırakmaktan başka çare bulamamış.

 

KADINLARIN YÜZDE 78’İ KAYGILI

Kadınların yüzde 78’i “kaygı/endişe”, yüzde 53’ü “gerginlik/sinirlilik”, yüzde 51’i ise “mutsuzluk” duygusu yaşadığını belirtiyor.

“Pandemi döneminde koşulları ve zorlukları düşündüğünüzde, sizce sendikalı olmakla, sendikasız çalışmak arasında bir fark var mı?” sorusuna, “var” diyenler yüzde 66, “yok” diyenler yüzde 27 oranında. Kadınlar en çok “hakları kullanmak”, “güvence”, “birlik ve dayanışma” için sendikalı olmanın önemli olduğunu dile getiriyor. (Haber Merkezi)