Tarsus Belediye Başkanı Bozdoğan, görevi devraldıkları Mart 2019 tarihinden itibaren uyguladıkları tasarruf önlemleriyle bugün geldikleri noktayı İHA muhabirine anlattı. Belediyeyi devraldıklarında çok büyük bir borç bulunduğunu belirten Başkan Bozdoğan, “O tarihte belediyenin 97 milyon lira net borcu vardı ama tahakkuk etmeyenlerle birlikte 144 milyon lirayı buluyordu. Cari açık 82 milyon liraydı. Şu an 32 milyon lirayı bulan cari fazlalığımız var. 82 milyon lira cari açıktan bugün 32 milyon lira cari fazlaya ulaştık. Şu an biz cari fazlalığı olan belki de Türkiye’de tek belediyeyiz. Bu, bir belediyenin hem tasarruf anlamında hem de yatırımları bilinçli bir şekilde yapmasından kaynaklanan bir başarı” diye konuştu.
“VATANDAŞIN PARASINI FAİZE VEREMEM”
Önceki dönemlerde yüksek faiz oranlarıyla para çekildiğini gördüklerini dile getiren Bozdoğan, “Geçmiş dönemlere baktığımızda 2,64 faizle çekilen para vardı. Yaklaşık 38 milyon lira parayı 2,05’ten çekmişler, 2,64’ten çekmişler. Burada benim en sevindiğim nokta şu; bunların her birini yapılandırmaya, indirime götürdük. Burada bir gerçek var; para vatandaşın parası. Ben o vatandaşın parasını tutup da faize veremem” ifadelerini kullandı.
“YAKITTAN YÜZDE 40 TASARRUF SAĞLADIK”
Uyguladıkları tasarruf önlemleriyle birçok alanda israfı önlediklerini vurgulayan Bozdoğan, “Mesela başkan yardımcılarına özel araç tahsis edilmiş, kiralanmış, müdürlere araç kiralanmış. Biz havuz sistemine geçtik, hepsini geri gönderdik, kimin ihtiyacı varsa telefon açıyor, arabası gidiyor ve gideceği yere götürüyor. Ama herkesin özel arabası olmadı, müdürlerin özel arabası olmadı. Bu, bize yakıt olarak da yüzde 40’a inen tasarruf oldu ki, yüzde 40 inanılmaz bir rakam” şeklinde konuştu.
“YAPMAMIZ GEREKEN TEK BİR GERÇEK VAR; HALKIN PARASINI İYİ KULLANMAK”
“Bu para halkın vergisiyle İller Bankasından gelen para” diyen Bozdoğan, bu paranın iyi kullanılmasının hem halka hizmeti artıracağının hem de belediyeye artı gelir sağlayacağının altını çizdi. Bozdoğan, “Tabi kaynaklarını da çok iyi kullanırsan, belediyeye artı gelirleri ortaya koyarsın. Ama asıl olan; o paranın kimin olduğunu bildiğin zaman daha dikkatli davranırsın. O para benim param değil. O para bizim belediyede yönetimdeki insanların da parası değil. Sadece bizim yapmamız gereken tek bir gerçek var; halkın parasını iyi kullanmak, hizmet babında insanlara eşit bir şekilde götürebilmek. Hem tasarruf hem de doğru yatırımlara yöneldik ve 32 milyon lira cari fazlaya ulaştık. Söz verilmiş ne varsa biz devamını da getirdik. Mesela biz 2 yılda 4 tane cami bitirdik. ‘Taziye evleri’ dediler, taziye evlerini de yaptık. Biz geçmişle kavga etmek istemedik. Geçmişle bugünü kavga ettirip de yarınları kaybetmek benim işime gelmez. Birileriyle siyaseten kavga etmek, halkı o siyasetin içine gömmek demektir. Ben her konuşmamda şunu söyledim; halk siyasetin üzerindedir. Keşke halkı yalnız bıraksalar, keşke halka siyasetle algıyla gitmeseler. Halk doğru olanı zaten buluyor” diye konuştu. (İHA)